Abdullah Gül, Atatürk’ün Çankaya’daki köşküne yerleşti. Daha önce mangalda kül bırakmayanlar, kuyruğa girip koştura koştura kutlamaya gitti. Bu arada seçim meydanlarında ip atanlar da Söğüt’e birlikte gitmek üzere Erdoğan ile sözleşiyor. Şimdiye kadar Gül’ün seçimine katkıda bulundukları yetmezmiş gibi şimdi de ipin ucundan kuyudan çıkartıyor.
Kıbrıs konusunda adamları Talat’ın Papadopulos ile bir araya gelmesini davul zurna ile ilan edenler, görüşme sonrası çıt çıkardıkları yok. Hala anlayabilmiş değilim, ne bekliyorlar tüm kozları eline geçirmiş Rumların adanın yarısını onlarda bırakacaklarını mı?
Başbakan Meclis’te hükümetinin ekonomik zaferini anlatırken, yarattığı iş alanları konusunda neler anlattı neler. Ama aksiliğe bakın ki Erdoğan’ı tekzip eden bir rapor Cenevre de yayınlandı. Türk basınında tek satırı yayınlansın diye bekledim ama aynı Kıbrıs konusu gibi gene çıt yok.
Uluslararası Çalışma Örgütü İLO bir rapor yayınladı. Bu raporda Türkiye ile ilgili kısımlar aklı başında kimselerin tüylerini diken diken edebilecek boyutlarda. Bu rapora göre Türkiye’de kadın işçilerin durumu, Şeriatla yönetilen Suudi Arabistan ve Sudan ile aynı sırada. Sanırım AKP oy veren hanımlar ne demek istendiğini anlamışlardır.
Raporda ikinci en önemli konu Türkiye 25 ila 54 yaş arasındaki iş gücü işsiz olan ülkelerin başında bulunuyor. Düşünün bir ülkenin en etkili ve en faal olması gereken yaş gurubu işsiz. Ayrıca Türk işçisi en az çalışma saatlerine sahip ve üretkenliği de en az olan gurup. 
Bu rakamlar, Türk işçisinin tembel olduğunu göstermiyor. Aksine Türk insanının çalışmak için kaynak bulamadığını, iş bulamadığını ortaya koyuyor. Türkiye’de hükümet tüm iş alanlarını yabancılara satıyor ama ne hikmetse buralardaki işçi sayısı çalışan sayısı da azalıyor. Kimse olayın farkında değil bütün eller havada oynayın, Fener, Beşiktaş maçından mankenlerden söz ederiz olur biter, kim yarını düşünür bugün olsun da ne olursa olsun.
İkinci önemli konu, Washington’da Ermenilerin başlattığı Soykırımı müzesi. Öyle bir yerdeki inanın Musevilerin ABD başkentindeki soykırım müzesinden daha fazla dikkat çekici bir alan. Beyaz Saray’a ve Ulusal Basın Kulübüne bir blok uzaklıkta. Adamlar yıllar önce 5 milyon dolara aldıkları eski bir banka binası olan bu müze olacak yapının onarım ve dekorasyonu için ABD’nin iki ünlü inşaat ve iç mimarlık şirketleri ile anlaşmışlar. İki yıla kadar da binanın törenle halka açılacağı ileri sürülüyor.
Erdoğan hükümetinin iktidarı sona ermeden bu günüde göreceğiz bakalım Güllü Erdoğanlı AKP iktidarı, gene kasıp kavurup hiçbir etki yaratmadan daha ne goller yiyecek. Bu arada Soykırımı Tasarısı da geçmiş olduğu için Kıbrıs sorununda iyi niyetlerini gösterdikleri gibi Ermenistan sınırını da açarlar ve Söğüt’e giden ekiple hep birlikte gelir bu müzeyi de gezerler inşallah. Ne diyeyim.
Bu iki mesele nedense Türk basının ilgisini çekmiyor. AKP iktidarını rahatsız eder korkusu nedeniyle herhalde onlar limonata mı, yoksa içki mi servis edildi onları yazsınlar. Bu konular onları ilgilendirmiyor.