Kedidir o kedi

Tıkır tıkır sesler duyulunca, komşular endişeleniyordu. Çünkü “Kasımpaşa Canavarı” diye bir şehir efsanesi var...
70’li yıllardı galiba...
Çok izlenen bir “komedi” filmi vardı.
Zeki Alasya, mahallenin bitirimi Metin Akpınar’ın kız kardeşine musallat oluyor, geceleri gizli gizli çatılarda dolaşıyordu.
Tıkır tıkır sesler duyulunca, komşular endişeleniyordu. Çünkü “Kasımpaşa Canavarı” diye bir şehir efsanesi var... Ahali “acaba o mu” diye korkuya kapılınca, Metin Akpınar, karizmasını çizdirmemek için hep şu lafı ediyordu:
“Kedidir o, kedi...”
Talabani, bizim Başbakan’a cevaben “kedi bile teslim etmem” deyince, bu geldi aklıma, her nedense.
Neyse...
Mesaj yağıyor telefonuma:
“Bu gece saat 21.30’da şehitlerimizin anısına, lambaları söndüreceğiz.”
Çevirdim numarayı, aradım Duhok’taki arkadaşımı...
- Lambalar yanıyor mu?
- Yanıyor.
- Elektriğiniz var yani?
- Var.
Burada millet, çaresizlikten, lambalarını söndürüyor... Oradakiler, Türkiye’nin verdiği elektrikle aydınlanıyor. Hálá.
Telekom’un üç tane kablosu koptu diye, ortalığı ayağa kaldırdılar, grevdeki işçilerimize “terörist” muamelesi yaptılar, utanmadan... Barzani’ye elektrik veriyoruz, kablolar sapasağlam, çıt yok!
Üstelik...
Hakkári’deki saldırıdan sonra nereleri bombalıyor topçumuz?
Duhok kırsalını.
Niye?
Duhok’a kaçıyorlar çünkü.
Bitmedi... Duhok’ta üniversite var. Binalarını, yollarını, kanalizasyonunu biz yaptık. ÖSS’yi kazanamayan bölge gençleri, bu üniversiteye kabul ediliyor. Sınavsız. Yurtlarında barınmaları sağlanıyor. Ücretsiz. Üstüne de, 200’er dolar harçlık veriliyor.
Elektriği kimden?
Bizden.
Veya şöyle bakalım...
Kaç şehit verdik 23 yılda?
1 tugay.
Ortalamasına bakarsan, 23 yılda, her ay 16 şehit vermişiz.
Bu ay?
32.
Şırnak ve İzmir’de katledilen sivil vatandaşlarımızı ekle...
45.
23 yıl ortalamasının 3 katı.
Ne deniyor hálá?
“Gerekirse...”
Anlaşılıyor ki, 5 Kasım’da Bush ile görüşmeden, gerekip gerekmediğini bilemeyeceğiz!
Peki....
Kasım’da hava nasıl orada?
Eksi 15.
Aralık’a kalırsa...
Eksi 21.
Kar kalınlığı 2 ila 5 metre.
5 Kasım’dan sonra harekátı bilmem ama, güzel güzel ski yaparsın oralarda anca, ski.
Onun için, takırtı falan duyduğunuzda geceleri, sakın endişelenmeyin boşuna...
Kedidir o, kedi. 
*Yılmaz Özdil / Hürriyet

Büyük fırsat kaçırdık
Başbakan Erdoğan, Dağlıca’daki çatışmayı gece yarısı haber alıyor. Ankara’ya 12 saat sonra, ertesi gün öğle vakti dönüyor... Saatler geçiyor. Olayı görüşmek için akşamın sekizi bekleniyor. Başbakan, toplantı sırasında Condoleezza Rice’ın kendisini aradığını ve bir iki gün süre istediğini söylüyor. Harekete geçmemek için alın size enfes bir mazeret. Çabalar zaten hep bu yönde: vakit kazanmak, halkı uyutmak, olayı unutturmak... Devlet vakit öldürüyor. Ne yapmalıydı? CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen anlatıyor:
- Geçen hafta tezkere Meclis’ten geçtiği gün askere siyasi talimat verilmeliydi. Hangi hallerde, hangi koşullarda, hangi çerçevede bir sıcak takibe girişebileceği bildirilecekti. Asker de Dağlıca’da saldırıya uğradığı andan itibaren harekete geçecekti. PKK’yı sınır ötesinde takip edecek, mevzilerini vuracaktı. PKK askerimizi vurdu,
8 erimizi kaçırdı. Silahlı Kuvvetler, PKK’yı takip edemedi.
Çünkü, hükümet yetki aldı ama askere yetki vermedi. Sıcağı sıcağına bir sınır ötesi operasyona dünya ses çıkaramazdı.
*Melih Aşık / Milliyet

GÜNÜN MUTLUSU
Özkök pek bi memnun
Devlet Bahçeli MHP Genel Başkanlığı koltuğuna oturduğu günden beri beni hem şaşırtan hem şaşırtmayan bir kararlılıkla yürüyor. Serinkanlılığın, aklın ve sorumluluğun yolunda.
Her defasında içimden şu ses yükseliyor: İyi ki, bozkurtların, ülküdaşların, milliyetçilerin başında böyle vatansever bir insan oturuyor.
*Ertuğrul Özkök / Hürriyet

Görelim artık!...
“Türkiye’ye kedi bile teslim etmeyiz” diyen bir devlet başkanı, diplomasiyi ve uluslararası sistemi çok iyi bilen bir lider, “PKK terörist örgüt” değil diyen Mesut Barzani ile PKK konusunda Türkiye’nin pozisyonunu belirleme gücüne sahip oldu.
Peki kaçırılan 8 askeri kurtarabileceklerini açıklayan DTP’ye ne demeli? Madem PKK üzerinde bu kadar etkinsiniz neden bu saldırıların önüne geçmediniz? Rehin askerleri kurtarmak için elbette her şey yapılmalı. Ama buna gücü yetenlerin, onlarca insan ölürken susmaları nasıl açıklanabilir?
Ya ABD’ye ni diyeceğiz? Türkiye’den üç gün süre istiyor. Ardından “sınır bölgesinde operasyon yapma” diyor. Türkiye, ABD’ye günler değil, aylar değil yıllarca süre verdi. Sonuca götüren bir işbirliği gören var mı? Talabani’nin “PKK ateşkes yapacak” sözü ile ABD’nin süre istemesi, sınırötesi operasyona tavrı aynı halkanın zincirleri. Bu koalisyon, Türkiye’ye karşı sınırötesi operasyon yapıyor. Dikkatli bakanlar görecektir.
PKK, Talabani, Barzani, ABD ve İsrail arasında oluşan koalisyonu görmeliyiz artık.
*İbrahim Karagül / Yenişafak

Yazarın Diğer Yazıları