Erdoğan'ın "ipimizi çekerler" korkusu

YÖK Başkanlığı görevine atanan Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, ilk açıklamasını Anadolu Ajansı’na yapmış, öğretim üyelerine, rektörlere ve öğrencilere mesajı olup olmadığının sorulması üzerine  “Benim onlara mesajım, önümüzdeki dönemde çok daha serbest bir üniversite görecekleri, hem öğretim üyelerinin hem de öğrencilerin düşüncelerini serbestçe açıklayabilecekleri bir ortamın oluşturulması olacak. Bunu çok takdir edeceklerini düşünüyorum ve üniversitelerin de bu tür yerler olmasını istiyorum. Herkesin fikrini serbestçe söyleyebildiği, fikirlerin tartışıldığı yerler, mekânlar olmasını istiyorum”  demişti.

“Bu amaçla ne tür adımlar atılacağı”  sorusu üzerine Özcan,  “Belki bugüne kadar yapılan uygulamaların bazılarından vazgeçmek, üniversiteleri sıkışmış bir durumda bırakmamak, her türlü özerkliği, mali olabilir, idari olabilir onları vermekle olur zannediyorum”  diye cevap vermişti.

***

“Üniversitelerdeki tüm yasaklar kalkmalı”  diyerek özgürlük mesajı veren Özcan’ın ilk uygulaması da izinsiz televizyona çıktığı iddiasıyla Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi İslam Felsefesi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Şahin Filiz hakkında açılan soruşturmayı eleştirmek oldu. YÖK Başkanı Özcan, Şahin Filiz’i telefonla arayarak destek verdi.

Böylece bilim adamlarının konuşma özgürlüğüne ne kadar değer verdiğini gösterdi.
Derken YÖK Başkanı Özcan, Meclis Başkanı Köksal Toptan’ı ziyaretinde özgürlüklerle ilgili gerçek tutumunun ne olduğunu ele verdi. Kanal D kameramanının çekim yaptığını fark etmeyen Özcan, Toptan’ın  “Eleştirilere cevap vermek gerekir”  sözleri üzerine şu cevabı verdi:
“Aynısını konuştuk bunların. Sayın Cumhurbaşkanı tavsiye etti. Başbakan ’Aman hocam’ dedi. ’Dikkat’ dedi, ’Bir şey söylersin, ipimizi çekerler.’ ”

***

Doğrusu YÖK Başkanı’nın durumuna üzüldüm. Adamcağız YÖK Başkanı olmuş ama konuşma özgürlüğü elinden alınmış!
Kendisi konuşma özgürlüğünü sahip olmayan bir YÖK Başkanı, üniversiteleri özgürlüğe nasıl kavuşturacak?
Bir de Erdoğan’ın durumu var! Onun durumu daha vahim!
Erdoğan,  “YÖK Başkanı bir şey söylerse ipimizi çekerler” diye düşünüyor.
YÖK Başkanı öyle tehlikeli sözler söyleyecek adam mıdır ki Erdoğan uyarmak ihtiyacı hissediyor?
Tehlikeli söz söyleyecek biri ise YÖK Başkanlığı’na niçin getirdiniz?
Tehlikeli söz nedir? Rejimle ilgili bir söz söylersiniz, başınız derde girer. Hakkınızda dava açılır!
Bir de ip meselesi var. Demek ki AKP’nin ipi YÖK Başkanı’nın iki dudağının arasında!
Bir söz söyleyince Erdoğan ve arkadaşlarının ipi çekilecek!
Kim çekecek ipi? Basın mı?
Kendi ipi çekilmiş basın, artık kolay kolay kimsenin ipini çekemez.
Yoksa henüz değiştirilememiş rektörlerden mi korkuyor?
Erdoğan’ın bir bildiği olsa gerek.
“İpimizi çekerler” i mecazi anlamda kullanmış olsa bile bilinçaltında bir ip korkusu var!
Ve artık bıçak sırtında yürüdüğünü biliyor!
Ülkenin belli başlı bütün ekonomik değerlerini yabancılara satmış, borcu 400 milyar doların üzerine çıkarmış bir başbakan, YÖK Başkanı’nın muhtemelen türbanla ilgili bir konuşmasından niçin bu kadar korkuyor?
Asıl korkması gereken, bu satışlardır.

Yazarın Diğer Yazıları