Belirlenmiş görüşlere sahip ideolojik siyasi kuruluşların her seviyedeki yöneticilerine, dikkatle uygulayacakları görevler düşmektedir. Her şeyden önce ideolojik görüşlerin gereğini yerine getirmek mecburiyetleri vardır.
Onun için, üstlerine düşen milli görevlerini yerine getirenlere, sosyal konularda öneri ve çözüm üretenlere “Ülkücü” unvanı verilir.
Yetişkin gençlerimizin bu unvana sahip olması için, Türk Milliyetçi görüşü siyasi platformda temsil eden siyasi kuruluşumuz MHP’nin en önemli Genel Merkez Kuruluşlarının başında, Araştırma-Geliştirme Merkezi’nin (AR-GE) ürünleri gelmektedir. 1998 yılında kuruluşunu tamamlayan bu örgütümüz, hızlı kalkınmamızı gerçekleştirmek, insanlarımızı mutlu etmek, Devletimizin saygın konumunu geliştirmek amacı ile çalışmıştır.
Her türlü sosyal meselelerimizin detaylı projelerle incelenip çözüm yolunun önerilmesini bilimsel metotlarla siyasi platforma taşımak görevini üstlenen bu Kurumumuzu daha etkin duruma getirmeliyiz. Bu imkanlara sahip olduğumuzu, 1999 seçimlerinden önceki günlerde neşredilen, her konudaki görüşlerimizi bildiren kitaplarda ve “Siyaset Okul” umuzun becerilerinde görmek mümkündür. Bu konunun öneminin ana temelinde, MHP’nin her şeyden önce bir fikir kuruluşu olduğu yatmaktadır. Bu sayede, bugün olduğu gibi hiçbir Genel Başkan ve yönetici özel görüşünü “parti görüşü” olarak ileri süremeyecektir. Ve o zaman Devlet Bahçeli Bey de, Türk Milliyetçiliğini yeniden tarif etmek hakkını kendinde bulamayacak ve “Türk Kimliliğinin oluşumunda kan bağı ve soy birliği değil vatandaşlık bağı esastır.” saçmalığını, yapamayacaktır...
Araştırma Geliştirme Merkezi (ARGE) gibi örnek bir ünitemiz de, Genel Sekreterlik’dir. Genel Başkanlıktan sonra, siyasi kuruluşumuzun idari-siyasi ve fikri yapısını yönlendiren ve yöneten makam, hiç şüphesiz bugün adını bile duymadığımız, “Genel Sekreterlik” makamıdır.
Bütün önerilerin değerlendirilmesini düzenleyerek alakalı Kurumlardan aynı konudaki görüş ve bilgileri toplayarak, uygun gördüğü önerilerini onay mercii olan Genel Yönetim ve İdare Kurulları görüşlerinin gerçekleştirilmesinden sonra da uygulamasına geçerek görevini tamamlayacaktır.
Parti Genel Merkezi’nin giriş kapısından, Yurdumuzun dört bir köşesinden umut dolu olarak giren taraftarlarımızın güler yüzlü ve sevgi ile karşılanmalarından ve ağırlanmalarından, kamu ile ilgili salahiyetli yöneticilerimizle görüşmelerinin sağlanmasının bütünü, Genel Sekreter’liğin uygulamalarına bağlıdır.
Ülkücü gençlerimizin okuyan, öğrenen, bilgili ve sağlıklı olarak yetişmelerini sağlamak; hepimizin ve onları siyasi platformda temsil eden siyasi kuruluşun, MHP’nin Genel Sekreterliğinin görevi olmalıdır. Gençlerimizi meydanlardan çekip bilgisayarların başına oturtmak isteyenler, ilk önce bu konuda kendilerine düşen görevi yerine getirmeleridir. Milliyetçi gönüllü kuruluşlarca hazırlanan ve yayınlanan kültür yayınları, Genel Sekreterliğimizce bütün Ülkü Ocaklarımıza ulaştırılmalı ve kütüphanelerimiz zenginleştirmelidir.
Yine, Türk Milliyetçiliği Fikriyatı’nın doğuşuna ve inkişafına yardımcı olan önderlerimizi, Türk Dünyası’nın bütünlüğünü hedef kabul eden “Türkçülük Ülküsü” yapısına katkıda bulunan düşünürlerimizi ve her türlü sosyal konuda önderlik yapan kişileri ve olayları, yıllık hazırlanan kültür programları ile Ülkücü gençliğe sunmak yine bu ünitemizin yardımı ile yapılacaktır.
Yoksa MHP’nin eski “Hükümet İzleme Komisyonu” üyesi Ahmet Yılmaz kardeşimizin dediği gibi, “Sıkıntılarımızı bugün işbaşında bulunan liderlerle çözmenin imkânı bulunmuyor. Ne yazık ki MHP, küresel güçler tarafından işgal altındadır. Bizlere düşen görev, MHP çatısını yeniden inşa etmektir.” Tanrı Türk’ü Korusun
