Nuri Albayrak, “Trabzon Başkanı” unvanını 3 gün sonra artık kullanamayacak.
Bana göre dahası olmalı ve “Eski Trabzonspor Başkanı” unvanını bile kullanmamalı..
Çünkü, Nuri Albayrak ismi ile Trabzonspor, eski veya yeni yan yana anıldığında, bu kulübün tarihindeki en kara günler onu sevenlerin aklına geleceği için, gelecekte de üzüntü duymasına sebep olacaktır.
Tıpkı Atay Aktuğ denildiği zaman, Rum takımına elenişin hatırlanması gibi...
Trabzonspor’u bırakın, gerçek sporseverlerin hiçbiri, spor ve futbol adına son 2 başkan dönemini hiç ama hiç hatırlamak istemezler, istemeyeceklerdir de...
Sayın Albayrak’ın, Trabzonspor’a başkan olmadan önce, adaylığı döneminde kardeşi zannedersem Ahmet Albayrak, bazı sivil toplum örgütlerini dolaşarak destek istiyordu.
Bunlardan birinde, “Benim kardeşim bu konuda tecrübeli. 10 yıldır İstanbul BŞB’nin başkanlığını yaptı” dediğinde, “Bakın, ben de spor medyasının içindeyim ama bunu ilk defa duyuyorum” demiştim.
Sonra da, “Siz Trabzonspor başkanlığını, bırakın İstanbul BB’nin, 3 büyük İstanbul kulübünün dışındaki hiçbiri ile yan yana getirip, mukayese yapmayın. Nuri Albayrak’ı bugün kimse tanımıyor. Ama 2 ay sonra bırakın Türkiye’yi Dünya tanıyacak. Ama Trabzonspor başkanı olarak” diye ilave ederek gerçeği algılamalarına katkı yapmak istemiştim. Dediğim oldu. Nuri Albayrak’ı başta spor camiası olmak üzere Türkiye’nin tamamı, dünyanın da bir kısmı artık tanıyor.
Ama döneminin tarifini, “Trabzonspor’a en kara günlerini yaşatan, onu en kötü yöneten” olarak yapıyorlar, bugün öyle tanıyorlar. Yetmedi, giderek ayak yaptığı ilavelerden söz ediyorlar.
“Türkiye şartlarında tam bir işadamı. Kulübe verdiklerini tahsil etmek için, kongreyi yasal olmayan biçimde erteleyip, İstanbul’daki benzin istasyonu satışından elde edilen geliri kulübün kasasına bile girdirmeden, kendi kasasına  aktardı” diyorlar..
Hem de, Pazar günü yapılacak seçimde enkazın altına omuz koyacağı anlaşılan Sadri Şener’in, “Bari şimdi alma. Haziran veya Temmuz’a  ertele” ricasına rağmen... Söz konusu Trabzonspor olunca Sayın Albayrak, “iyi yönetemedi, istikrarsız davrandı” denebilir, ama, kendi şirketi ve çıkarları söz konusu edildiğinde aynı şeyleri söyleyebilir misiniz?
Neyse... Trabzonspor’u sevenlerin sözleriyle tamamlayalım: Öyle veya böyle, bu kara defter kapansın da ne olursa olsun.. Bundan daha kötüsü asla ve asla olmaz...