Bahar havası bitti...

Yeni yönetim ve üst üste alınan 3 galibiyet ile, kış ortasında baharı yaşamaya başlayan Trabzonspor'da Manisaspor karşısında en evvel evlere şenlik bir defans vardı.
Bir de bu  evlere şenlik  defans içinden, biri yok olunca, Manisaspor golleri ilkyarıda peş peşe buldu.
Normal şartlarda daha önce bulması gerekirdi. Çünkü, ne kanatlardaki Mustafa ve Tayfun, ne de göbekteki Erdinç ile Çağdaş'ın uzaktan yakından kalelerini korumakla ilgisi yoktu. Öyle ki ilk 20 dakika içinde Manisaspor, Burak-Rafael ikilisi ile yakaladığı 3 net pozisyonu gole çeviremedi.
Adeta, rakibin işini kolaylaştırma amacıyla hata yapmak üzere görevlendirilmiş defans içinden Erdinç, taa orta alanda rakibine gereksiz bir faul yapıp, ikinci sarı kartla oyun dışı kalınca, Manisaspor'un işi kolaylaştı ve goller art arda geldi.
Böyle bir durumda defansa işe yaramayan Tayfun'un forvetti Umut'un işini yüklenerek, golleri atarak takımını kurtarması suçunu ortadan kaldırdı.
Rafael-Burak ikilisine, iyi destek sağlayan  Oğuz ve Nizamettin ile etkili olan Manisaspor'un bir başka yardımcısı daha vardı ki, o da Trabzonsporlu Gökdeniz oldu.
Ersun Yanal'ın Ayman'ın yokluğunda Barış yerine Adnan'ı tercih etmesi, pozitif anlamda oyuna katkıyı azalttı. Barış, ilk onbirde olsaydı, Trabzonspor daha derli-toplu olabilirdi. Nitekim son 15 dakika da yapılan bu değişim bordo-mavililere hareket ve bereket de getirdi.
Takımının yediği ilk golde topu kaptıran, ikincisinde ise orta sahada kazanılan serbest atışı kullanmakta ısrar eden Gökdeniz, rakipten  dönen topa müdahale edemeyince kalesinde ikinci golün görülmesini sağladı denebilir. Gökdeniz, adeta sahanın neresinden olursa olsun, kazanılan serbest atışları kullanma hastalığını bir kenara bırakması lazım.
10 kişilik Trabzonspor ikinci yarıya gol ile başlayınca oyun elektriklendi ve sertlikler üst üste geldi. Bu sertlikler sırasında Manisassporlu oyuncuların sürekli yerde yatmaları ve yanlarına gelen sedyeye binmeyerek adeta rahvan bir şekilde kenara yürümeleri çok çirkindi. Hakem Aytekin Durmaz'ın bu tür davranışlara göz yumması da zaman kaybı için ayrı bir çirkinlik oluşturdu.
Kısacası, kış ortasında bahar havasını yaşayan Trabzonspor, çığ altında kalmadan kar fırtınasını atlattı denebilir.

Yazarın Diğer Yazıları