Aytmatov'un tarihi önerisi

79 yaşındaki Kırgız Yazar Cengiz Aytmatov, Tataristan’ın Kazan kentinde bir belgesel çekimleri sırasında rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı.
Aytmatov’un hayatı, mankurtlaşan kendi insanlarını, özelde Kırgızları, genelde bütün Türkleri ve bütün insanlığı uyandırmaya çalışmakla geçti.
Sovyetler Birliği, bu mücadele sonunda kansız bir şekilde dağıldı ve Türk Dünyası bağımsızlığa doğru adım attı.

***

Türkiye Türkleri ise  “Türk kültürünü çağdaş uygarlık seviyesinin üstüne çıkarmak”  diye yola çıkmışken, AB’ye uyum noktasına geldi ve AB’nin köpek kapısına bağlanacak kadar aşağılandı!
Sadece bu tablodan bile anlaşılmalı ki, Türkler cumhuriyetin kuruluş felsefesini anlamış ve benimsemiş değildir.
Artık şunu iyi anlamamız gerekiyor ki,  “çağdaş uygarlık”  dediğimiz şey, Batı uygarlığı değildir! Batı uygarlığı, bütün insanlığa çektirdiği zulmün ötesinde, dünyanın doğal dengesiyle birlikte, kendisini de yok etme sürecine girmiştir.
Küreselleşme projesinin sahipleri, tek dünya devleti kurmak isterken, bütün insanlığı serbest piyasa ekonomisi, özelleştirme ve insan hakları diye üç sloganla, kendi projesinin peşinden kaosa doğru sürüklemektedir. 
Aslında, ne serbest piyasa istiyorlar, ne gerçek bir özelleştirme, ne de insan hakları.
Bu üç slogan, ABD-İngiltere-İsrail şeklinde ortaya çıkan gücün dünya hakimiyetinin üç ayağıdır. Ve ayaklardan sadece birini çekseniz, bütün kurguları çökecektir.
Serbest piyasa derken, kendi sermayelerine serbestlik istemektedirler, özelleştirme derken dünyanın bütün zenginliklerine el koymak projesini saklamaya çalışmaktadırlar, insan hakları derken ulus devletleri etnik ve dini temelde çözebilmenin alt yapısını oluşturmaya çalışmaktadırlar. UNESCO’nun ve AB’nin  “Yeni bir tarih, yeni bir toplum” düşüncesi ile, işi tarih coğrafya ve felsefe kitabı yazdırmaya kadar götürmesinden de anlaşılıyor ki, küreselleşme projesinin önündeki en büyük engel, bütün olumsuz tablosuna rağmen, genç  nüfusu, güçlü silahlı kuvvetleri ile yine de Türkiye’dir. UNESCO’nun Türkiye’yi bu uygulamalar için pilot bölge seçmesi,  “Türkiye’yi çözersek bütün Avrasya’yı çözeriz” düşüncesinin ürünüdür.

***

Bugün, başka hiçbir milletin bir Cengiz Aytmatov’u, bir Muhtar Şahanov’u ve bir Olcas Süleyman’ı yoktur!
Üç büyük düşünürün de bizim milletimizden çıkmış olması, mensup oldukları Türk halklarının; Kazaklar’ın, Kırgızlar’ın yaşadığı büyük acıların sonucudur. Fakat, onlar bu tabloyu tersine çevirecek genetik birikime sahip oldukları için bütün insanlığa ışık saçmaktadırlar.
Bu üç Türk düşünürünün, bütün eserlerini Türk halkına tanıtır, gençlerimizi bu eserler ışığında bilgilendirirsek, emin olunuz ki,  “Adaletli bir Yeni Dünya Düzeni”  kurmak mümkün olabilir.
Bizim Türkiye’de bu değerde düşünür yetiştiremeyişimiz, Cumhuriyet tarihi boyunca, dünya ölçekli düşünmek yerine, Türkiye ölçekli düşünmemizdendir.

***

Cengiz Aytmatov, bir İstanbul ziyaretinde şöyle demişti.
“21. asır, Türk Dünyası’nın yükselme ve gelişme asrıdır. Atatürk, Türkiye’nin yüksek bir medeniyet olmasını sağladı. Atatürk’ün dünyaya nasıl bir tarihi etki yaptığını yeni yeni öğreniyoruz. Benim için dünyada en önemli hadise, Türkiye’nin Atatürk önderliğinde büyük bir devlet olması ve bizim bağımsızlığımızı kazanmamız. Ben bunu Türk Dünyası’nın 20. yüzyıldaki senfonisi olarak görüyorum. Yeni dönemde Kırgız, Kazak, Özbek tüm aletlerin sesinin ortak çıkması gerekiyor. ABD, küreselleşme çerçevesinde Türk devletleri üzerinde gücünü giderek artırıyor. Buna karşı Türk halkları ortak mücadele etmeli. Küreselleşmeye karşı önce kendimiz bir araya gelmeliyiz Türk dünyası olarak.”

Yazarın Diğer Yazıları