Bankaların verdiği kredi kart faizlerine çıkartılacak bir yasa ile sınırlama getiriyor.
Tabii ki bu düzenleme geç bile
kalındı.
Bir dönem sokaklarda önlerine gelen herkese kredi kartı dağıttılar.
Öyle ki İstanbul’un merkezi caddelerinde yol boyunca 5-6 bankanın standında çanta, şemsiye, yağmurluk ve bir çok hediye ile kredi kartı dağıtıldı.
Sadece kimlik kartının fotokopisi yeterliydi.
Sonra sistem tıkandı.
Şu anda her ne kadar sorun yokmuş gibi görünse de Merkez Bankası kredi kartlarındaki sorunu çok iyi görmekte ve bu nedenle yeni bir düzenleme için hükümete baskı yapmaktadır.
Şu an da bankalar bağırıyor.
Bu yasa çıkmamalı.
Çıkarsa bankalar batar.
Koca koca bankalar sadece vatandaşın cebindeki kredi kartı ile mi ayakta duruyor ki, onların faizindeki sınırlama ile batsın?
O zaman bu bankaların işleyişinde ve mali yapısında ciddi bozukluk olduğunu tartışmaya başlayacağız.
Bankaların hükümeti tehdit ettiği konulardan biri de eğer bu yasa çıkarsa taksitli alışverişler biter.. Esnaf satış yapamaz ve satış yapmayınca üretici ürettiğini satamaz ve imalat sanayi çöker.
Örneğe bakın güler misiniz ağlar
mısınız.
Bu örnek bana bir halk hikayesini hatırlattı.
Günün birinde 10 yaşında bir kız çocuğu ağlıyormuş hem de nasıl hüngür hüngür. Babası gelmiş ve kızına sormuş:
Neden bu kadar aglıyorsun ne oldu?
Kız ağlamasına devam ederek babasına dert yanmış.
Babacığım ben ağlamayayım da kim ağlasın. Kayısı yerken çekirdek yere düştü ve ben şimdi o çekirdeği yerde bulamıyorum.
Kızının feryadı ile şaşkın olan baba kayısı çekirdeği ile büsbütün şaşkına dönmüş:
İyi de kızım kayısı çekirdeğinin toprakta kaybolmasına niye ağlıyorsun?
Kız akıllara ziyan savunmasını
yapmış..
İyi de baba, bu kayısı çekirdeğini toprakta bulamazsam ya yarın bu çekirdek burada ağaç olarak çıkarsa,büyürse ve bende evlenirsem, çocuğum olursa, kayısı ağacına çıkarsa ordan düşerse kafasını kırarsa .. Ben ağlamayayım da kim ağlasın dedesi...
Kıssadan hisse..
Bankalarda eğer kredi kart faizlerini düşürülürse sıralıyor olumsuz senaryoyu..
Taksitli alışverişi keseriz. O zaman esnaf iş yapamaz. Esnaf iş yapmayınca üreticinin ürettiği mal satılamaz. Üreticinin malı satılmayınca fabrikalar kapanır. Fabrikalar kapanınca insanlar işsiz kalır, ekonomi çöker.
Vah Türkiye vah!
Megerse koca ülke yüzde 60’ı yabancının kontrolünde olan 4-5 bankanın verdiği bu kredi kartları ile ayakta duruyormuş.
Tıpkı bir kene gibi vatandaşın canına yapışıp yıllardır kanını emen bu bankaların savunmasına bak.
Bence son günlerde sık kullanılan kene ilacı bu bankalara da sıkılmalı.. Belki vatandaşın sırtından düşer.
Hükümete gelince,4-5 bankanın daha fazla kar etmesi için 70 milyonluk Türkiye’yi kurban edemezsin.
Bu yasa çıkmalı. Artık kredi kartları Türkiye için kanayan bir yara olmaktan çıkmalı.
Şimdi top Meclis’te, milletvekillerinde.
Golü ya vatandaşa ya da bankalara atacaklar.