Mehmetçik, alay sancağı yerine AB bayrağı taşıyacak!

AKP Genel Başkanı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi’nin AKP’yi “kapatmama” kararından sonra yaptığı ilk konuşmada -üzerine basa basa- “AB yolunda yürüyeceğiz” dedi... Avrupalılar Amerikalılar da AKP kapatılmadı, AKP iktidarda kalacak diye çok sevindiler... Sadece bu, yabancıların bu kadar sevinmeleri,  AKP’nin asıl kimlerin hizmetinde olduğunu gösterir!
AKP, Avrupalılar için “asrın en büyük projesi” olabilir “kriterleri ve müktesebatı”  arasında evrensel unsurlar da vardır. Türkiye de, kendi kararları ve hür iradesiyle, bunlardan yararlanabilir, yararlanmalıdır!
Ancak bu olayın gerçek, gerçekçi tarafları şu: Önce AB Türkiye’yi asla tam üye kabul etmeyecek! Avrupa’nın iç siyaset şartlarında, Türkiye’yi eşit şartlarla kararlarına ortak edemez... Bunu görmemek için kör veya fazla iyi niyetli olmak gerek. Ama bizi  “uyum uyum” yorduktan sonra -sıtmaya- imtiyazlı uydu ortaklığa razı edecek!

Amentü 
Ben, doğrusu bütün bu gerçeklere rağmen, hâlâ “AB’ye karşı değiliz, taraftarız” diyen bazı dostlarıma kızmaya başladım. Bu arkadaşlar herhalde, artık AB’ye karşı olmak, adeta “günah” haline geldiği için, bu amentüyü inanmadıkları halde, tekrara kendilerini mecbur hissediyorlar... Zira AB’nin, şimdiye kadar yaptığı haksızlıkları, Türkiye’nin değerlerini nasıl, “uyum uyum” yok ettiklerini, Kıbrıs’taki entrikaları ve Güneydoğu’da bölücülere nasıl sahip çıktıklarını çok iyi bilirler... Ama bunları benden iyi bilen ve kitabını ( “Çıkış Yolu”  Remzi Kitabevi) yazan, CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen AB’nin organı “Kriter” dergisinde bunları belirttikten sonra “AB üyeliğine karşı değiliz” amentüsünü tekrar ediyor... Acaba Öymen ve diğerleri, AB’nin Türkiye’yi, umdukları gibi “eşit şartlarla” üye kabul edeceğine gerçekten inanıyorlar mı?
Sorarım: CHP ve diğer iyi niyet sahipleri bu AB’ye mi taraftardırlar? Bunlardan, ülkemize hayır geleceğine gerçekten inanıyorlar mı? İnanıyorlarsa, neden lafları dolandırmadan bunu söylemiyorlar? Kimden çekiniyorlar; CHP’nin “fazla milliyetçi” olmasından şikâyet eden liberallerden mi?
“Kopenhag Kriterlerinin” patent hakkı yok; Türkiye bunca yıl, birçok evrensel değerleri benimsediği, uyguladığı gibi bunları, çıkar ve değerlerine uyanları da, başımızda AB Komiserlerinin sopası olmadan uygulayabilir! Eğer geçmiş iktidarlar, bunu şimdiye kadar yapamamışlarsa bunun nedenlerini araştırmak gerek... AKP de kendi başına yapmak istemiyor da Türkiye’nin kalkınmasını, çıkarlarını yabancılara ihale ediyorsa bu da düpe düz ihanettir.
Kısacası Avrupa Birliği Türk “tehlikesine”  karşı, post modern bir Haçlılar Ordusudur!
Bu “ordunun” başarı şansı, karşısındaki Türk Ordusunu, “hile ve desise” ile mağlup etmektir! Ve bu operasyon da çoktan başlamış, artan tempoyla, medyadaki Ergenekon iddiaları, Ordumun içine nifak, fesat sokmak entrikalarıyla devam etmekte...
Fakat asıl saldırı, Bakanlar Kurulu’nun sonrasında açıklama yapan Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek’in hazır olduğunu söylediği 3. Ulusal Program, AB’ye sunulacak. Kısacası TC Hükümeti AB’nin imtihan kapısında!

Taraf’ın sevinci
TARAF gazetesi, manşetten sevinçle ilan ediyor; “Askeri Vesayete Avrupa Freni” diye! Pakette asker-sivil ilişkileri, yeniden düzenlenecek, Ordunun harcamalarını Sayıştay, YAŞ kararlarını sivil yargı denetleyecek, Jandarma tümüyle İçişleri Bakanlığı’na bağlanacak vb... Bu paketin ayrıntıları açıklandığında TSK’nın, nasıl iğdiş edilmek istendiğinin -komplonun- boyutlarını göreceğiz!
Anlaşılan AKP İktidarı, kapatmama kararından cesaret aldı ki bu kadar cesaretle davranabiliyor! Ama bir fotoğraf, bin kelimeye bedel;  TARAF gazetesi, haberi  “süslemek” için bir Türk askerinin fotoğrafını koymuş ve fotomontajla eline Türk alay sancağı yerine AB’nin, mavi-sarı yıldızlı bayrağını vermiş!
“Olmaz” demeyin, olur ve hatta İstiklal Marşının yerine, Bethoven’in 9. Senfonisi çalınır, Okullarda AB’ye ant içilir!
Türk milleti bunu kabul eder mi? Türk Ordusu AB bayrağını Mehmetçiğin eline verir mi?
Göreceğiz! 

Yazarın Diğer Yazıları