Yeni ABD elçisi kriz yöneticisi

Altı ay ara ile memlekete gelince, sürekli burada yaşayanların görmediği veya göremediği şeyler, göze batıyor. İlk hafta böyle oldu. Bir kere, resmi rakamlar ne derse desin, benim rakamlarıma göre, ülkedeki altı ay içinde fiyat artış hızı yüzde 20. 
Akaryakıt pahalanmış, et, yumurta, süt, peynir, zeytin, altı ay öncesine göre, yüzde 20 pahalı. Bu pahalılık, ufak, ufak. 40 kuruş, elli kuruş, bir lira, iki lira gibi çaktırmadan, cüzdanınızı yakıyor. İçtiğiniz gazoz, çay, kahve de bu pahalılıktan nasibini almış. 
Ama emekli, memur ve işçi ücretlerinde değişiklik yok. Aylık dar gelirli bütçesine, en az 200 lira zam getiren, bu gizli enflasyon, hükümet tarafından yalnız 40 lira zam ile geçiştirilmiş. Tekrar dikkatinizi çekerim, fark Kasım 2013 ile Nisan 2014 arası. Tam altı ay. Tabii onlar, sizle aynı geliri paylaşmadığı ve hiç kullanmadığınız maddeleri, ekonomiye temel aldıkları için, olayı görmezden geliyor. Belki de işlerine geliyor. Bilemem. Ama anladığım kadarı ile geçen yerel seçimlere, afyonlanmış giren Türk halkı, yediği kazığın farkında değil. Eğer farkındalar ve bu sonuç çıktıysa, bence durum, çok daha vahim. 
Neyse gelelim siyasete. Memlekette, özellikle Ankara’da, Anayasa Mahkemesi olayları, beni şaşırtmadı. AKP iktidarı, gün ve gün, beraber yürüdüğü bu yollardaki ortakları ile ilişkilerini bozuyor. Aynı yıllarca dost olduğu komşularıyla bozduğu gibi. Önce 10 yıl beraber olduğu cemaatle, şimdi de kapatılmalarını önleyen Anayasa Mahkemesi Başkanı ile. Oysa beraber çıkmışlardı değil mi bu yola. Ne oldu da, bu birliktelik koptu. Bence çıkar çatışması. Ama yapılan eleştirilere bakınca gülme krizi geliyor.     
Dış siyasette ise Washington’da Türk Büyükelçiliği önünde Ermeni gösterisi ve Ankara’ya gelecek yeni Amerikan Büyükelçisi konusu var. Ermenilerin geleneksel Türk büyükelçiliği önündeki gösterisine karşı, Türk kurum ve kuruluşlarını, AKP’yi eleştiren, Atatürkçü ve milliyetçi gençlik savundu. Gece karanlığında, Türk öğrenciler, Atatürkçüler, Büyükelçilik önünde nöbete girdi, binanın kaldırımını, Ermenilere kaptırmadı. Neden önemli bu kaldırım derseniz, büyükelçilik çalışanları, kendilerini katillikle suçlayan bir topluluk içinden çıkıp, evlerine gitmek zorundaydı. Dolayısıyla gösteriye gelen Ermeniler, Elçilik karşısındaki kaldırımda gösteri yapmak zorunda kaldı. 
Atatürkçü Düşünce Dernekleri üyeleri de, genç, yaşlı Türk temsilciliğini korumada görev aldı. Peki, bu kavgada mangalda kül bırakmayan AKP yanlısı Amerika’da yerleşik vatandaş ve öğrenciler neredeydi derseniz? Onlar, bu tür kavgalar için konuşmaya gerek görmezler, hem de Başbakanları Ermenilere taziyet sunmuşken. 
Hoş, bu taziyeyi de anlamış değilim ya. Gerçekte ne Ermeniler ne de Amerikalılar anladı. Özür mü diledi, yoksa gene kaçamak mı konuştu, yoksa Beyaz Saray’a, “Sizlerle hâlâ uzlaşmaya hazırım” mesajı mı verdi anlamak zor. Her ne mesajı verirse versin, buradaki birçok gelişmenin kaynağı, orası yani Washington. Ben çok sayıdaki meslektaşımın tersine, ABD’nin artık Tayyip Erdoğan’ın görevi ya kendi partisinden ya da başka birisine bırakması gerektiğine inandığı mesajı alıyorum. Mesela bu aybaşında çıkan ve Türkiye’de pek de önemsenmeyen haberlerde, ne ABD ne de AB, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığına sıcak bakmadığını işaret etti. Teğet geçildi, aynı ekonomik kriz gibi. Bence niyet önemli. Zira AKP’nin çok güvendiği para muslukları kapanıyor tek tek. Araplar, batılılar, Amerikalılar.
Son konu Ankara’ya atanacak yeni büyükelçi. Biliyorsunuz şu andaki Amerikan Büyükelçisi Ricardione’nin görev süresi Temmuz ayında tam da Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi doluyor. Yerine atanan John Bass, çok dikkat çekici bir kişi. Daha önce Gürcistan’da Büyükelçilik yapmış ve Holbrooke’un bu görevle ilgili savunması da neden Ankara’ya aday gösterildiğini açıklar gibi. Hele bizdeki Gürcü olduğu söylenen siyasi liderler konusu gündemdeyken.
Bass, Bush döneminde, perde arkasındaki Başkan, Cheney’nin özel danışmanlığı ve Irak’taki Amerikan işgali ardından federalleşme ve yeniden yapılanma çalışmalarını da yönetmiş. Daha önce de Dışişleri Bakanlığında krizlere müdahale eden operasyon merkezi direktörlüğünde bulunmuş. Şimdi siz oturun düşünün, bu adam tam da Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi, Ankara’ya neden gönderiliyor, neler yapacak diye. 

Yazarın Diğer Yazıları