Irak bölünürken Türkmenler paramparça!

Terör örgütü IŞİD’in devreye girmesiyle, Irak’ın en az 3’e bölünmesi beklenirken, Türkmenlerin ise paramparça olma ihtimali ne yazık ki güçleniyor.
Oysa, ülkenin parçalanması halinde Türkmenlerin de  “bağımsızlık” hakkı hem bulunuyor, hem de siyasi, askeri ve ticari bir önem arz ediyor.
Ne var ki bütün bu hassasiyete rağmen özellikle Türkiye’nin bu sorunda ağırlığını koyamadığı ve göz göre göre hem soydaşlarımızın canı-malı yok olma tehlikesi ile baş başa iken, hem de yakın zamana kadar kırmızı çizgimiz olan Kerkük’ün elden gitmesi faciası bizi bekliyor.
Nitekim, bizzat Irak Türkmen Cephesi Başkanı Erşad Salihi;  “IŞİD; Sünni, Şii ve Kürt bölgesini çizdi ama Türkmen bölgelerini haritadan sildi. Bu emrivakiyi kabul etmiyoruz”  açıklamasını yapıyor.
Salihi, IŞİD’in saldırıları sonrası Irak’taki Türkmenlerin durumuna ilişkin değerlendirmede bulunurken, Irak’ta Sünni Arap bölgesiyle Kürt yerleşim birimleri arasında kalan bir Türkmen coğrafyasında Kerkük ve güneyi, Altınköprü, Tazehurmatu, Tuzhurmatu, Diyala, Celavle, Karatepe ve Telafer olduğunu öne sürüyor.
Parası ve silahı olan
Türkmen lider Salihi,  “Irak’ta, parası ve silahı olan etkili oluyor.
Bunların her ikisi de şu anda Irak Türkmenleri’nde yok.
Bizi duyanlar, feryadımıza, derdimize, problemimize lütfen katılsınlar” çağrısında bulunuyor.
Salihi, bunun için başta Türkiye olmak üzere herkesten destek beklediklerini bildiriyor.
Salihi, Irak Türkmenleri coğrafyasının bu sefer ciddi bir tehdit altında olduğunu, kendileri için çok önemli olan Kerkük ve diğer Türkmen bölgelerinin ilhak edilmesine izin verilmemesi gerektiğini kaydediyor.
Erşad Salihi sözlerine özetle şunları ekliyor:
“Irak’ta şu anda emrivaki siyasetini gösteren bir bölünme görünüyor. Şii bölgesi belli, Sünni bölgeleri Musul, Enbar belli olmaya doğru gidiyor.
Burada Türkmen bölgeleri en büyük zararı görecek.
Kerkük, geçici olarak özerk bir bölge haline getirilsin.
Kerkük ne Kürt bölgesine ilhak edilsin ne de sadece bir tarafın hâkimiyetine bırakılsın.
Kuzey Irak, Kürt yönetimi gibi kendi başına özerk bir bölge olduğu zaman kendi bütçesi ve anayasası olacaktır.
Ancak bu, bir çözüm getirebilir.
Onun dışında Kürt yönetiminin bu konuda bir emrivakisi olursa gelecekte aramızda sorun çıkar.
Biz de bu sorunları yaşamak istemiyoruz.
Türkmen ve Kürt çocukları olarak burada gelecekte birlikte yaşamak istiyoruz.”
Türkmenlerin arasında Şii-Sünni diye bir ayrım olmadığını da dile getiren Salihi, Telafer’de ayrım yaşandığını hatırlatıyor.
Öte yandan, IŞİD’in Irak’ta neden olduğu şiddet olaylarında 380 Türkmen’in hayatını kaybettiği ve 620 Türkmen’in de yaralandığı bildiriliyor.
Türkmenler çok ağır kayıp vermiş
Söz konusu rakamların resmî olduğunu, gerçek bilançonun çok daha ağır olduğuna işaret eden Irak Milletvekili Niyazi Mimaroğlu, IŞİD tarafından kaçırılan yüzlerce Türkmen kadın ve kızdan haber alamadıklarına dikkati çekiyor.
Mimaroğlu, “1 milyonu aşkın Türkmen’in sığınmacı durumuna düştüğünü” belirterek, şu bilgileri paylaşıyor:
 “Sadece Musul şehir merkezinden 541 bin Türkmen göç etti. Musul’a bağlı ilçelerden 475 bin, Salahaddin iline bağlı Tuzhurmatu ilçesi, Yengice nahiyesi ile Bastamlı, Karanaz, Biravcılı ve Hasadarlı köylerinden 36 bin, Diyala’ya bağlı Celavle, Şahraban ve Karatepe’den 18 bin, Kerkük’ün Beşir köyü ve Tazehurmatu nahiyesinden ise 3 bin 500 Türkmen başka bölgelere sığındı.”
Nereden bakılırsa bakılsın ve kim ne derse desin, AKP iktidarının, Suriye’de olduğu gibi Irak politikasında da büyük hatalar yaptığı şimdiden tarihe geçiyor.
Özellikle, soydaşlarımız Türkmenlere karşı yardım elini bir türlü uzatamayan ve Kerkük’ü yitirmek tehlikesi ile karşı karşıya kalan iktidarın, artık çıkış yolu bulması imkânsız görünüyor.

Yazarın Diğer Yazıları