Beynelminel oyun kuralları sakatlıklar için yetkiyi hakemlere verirken, şöyle der; hakem bir oyuncunun ciddi sakatlandığı kanısına varırsa oyunu durdurur, hafif sakatlandığı kanaatinde olursa top, oyun alanı dışına çıkana kadar oyunu devam ettirir. Ülkemizde hakemlerin bu yetki ve görevini son yıllarda artık futbolcular yerine getiriyor. Hakemler de bu kararların oyuncular tarafından verilmesini bekliyorlar. O zaman FIFA bu yetkiyi hakemlerden alıp futbolculara versin. Maalesef bu tabloları üzülerek her maçta izliyoruz. Bu hafta Torku Konya-Kasımpaşa müsabakasında bir sakatlanma oldu. Kasımpaşalı Babel yerde yatıyor. Torku Konya’nın kalecisi Kaya da o nedenle topu taca atmak istiyor. Ama meşin yuvarlak oyun alanında kalıyor. Aslında kaleci topu oyuna atmak düşüncesinde değil, sakatlık için taca gönderme eyleminde. Torkulu futbolcular, o pozisyonda duruyorlar ancak hakem oyunu devam ettirerek büyük hata yapıyor. Ülkemizde centilmenlik dışı hareketlerin mucidi Donk, Konyalı futbolcular ve kalecinin bakışları arasında topu boş kaleye gönderiyor ve gol oluyor. Burada müsabakaya devam diyen hakem ve de geçen yıl Beşiktaş müsbakasında anti fair-play ve kural hatası nedeniyle maçın tekrar edilmesine neden olan Donk’un yanlışı nedeniyle hakkı olmayan golü gören Şota, Donk’u çağırarak tekrar eşitliğin sağlamasını istiyor ve bu yerine getiriliyor. Fair-play adına örnek davranışı nedeniyle Şotay’a tebrikler. 
Torku Konya-Kasımpaşa
Mete Kalkavan
Konya lehine olan penaltı da el topa gidiyor karar doğru. Faul hataları yaptı. Ayrıca sakatlık anında verdiği devam kararı yanlıştı ve yukarıda bahsettiğimiz konuya örnek oldu.
Bursaspor-Balıkesirspor
Ali Palabıyık
Bursaspor’un birinci golü öncesi Bursa aleyhine faul verilmemiş ve devamı gol oluyor. Serdar Aziz, Gökhan’ı boğazından bariz tutuyor ve net faul verilmediği gibi sonrası penaltı geliyor. Penaltı kararı doğru değil. Havaya yükselen futbolcu, havaya hazırolda sıçrayamaz. Bilakis sıçramayı takviye için kollarında doğal olarak bir açı meydana gelir. Ayrıca pozisyonun içindeki oyuncunun arkası da dönük. Bir başka pozisyonda Ozan’ın sarı kartı var önemli alanda topu koluyla çeliyor ikinci sarı verilmesi gerekirdi. Her hafta maç yöneten genç hakemler de kendisinde aşırı güven hissettiği için hataya neden oluyorlar. Bu nedenle dağılım iyi yapılmalı.
Akhisar Bld.-Kardemir Karabük
M. Kamil Abitoğlu
Maçı iyi yönetti. Asistan yardımıyla gelen penaltı ile Ahmet İlhan’a aldatmadan verilen sarı kart doğru. 
Çaykur Rize-Medicana Sivaspor
Fırat Aydınus
Ceza alanı karambolünde Viera’nın, Utaka’yı tabanla düşürüşündeki penaltıydı atladı. Penaltı verilseydi skor değişebilirdi. 
Galatasaray-Başakşehir
Bülent Yıldırım
Kart tarifesini iyi aştı. Bunlardan biri hariç hepsi doğruydu. Son adam olan Muslera’nın, kalesini hızlı bir şekilde boşaltıp kasıtlı olarak çift ayakla dalarak başakşehirli futbolcunun ayaklarını yerden kesmesiyle mutlak bir gol önleniyor. Hareket sarı ile geçiştirildi. Oysa direkt kırmızı karttı. Çünkü kale boştu ve bazılarının dediği gibi topun yönü sağdaydı diye bir kural yok. Herkes şapkasını önünü koysun ve nerelerden ne gollerin atıldığını düşünsün. Ayrıca, zaman çalmak için topu oyuna atan ve Chedjou’nun sarı görmesine neden olan Erol Bulut’un da tribüne gönderilmesi gerekirdi. 
Eskişehirspor-Mersin İY
Hüseyin Göçek
Bilhassa Eskişehir için önemli olan müsabakayı çok iyi yönetme başarısı gösterdi.
Gençlerbirliği-Fenerbahçe
Halis Özkahya
Bazı faul beklentileri dışında bu kritik maçı hatasız yönetti.
Beşiktaş-Kayseri Erciyes 
Cüneyt Çakır
Verdiği sarı kartlar ve penaltı doğru. Bu arada futbolcuların bilmediği bir olay yaşandı. Eğer aynı takımından iki oyuncu birbirleriyle çarpışıp sakatlanırsa, tedavisi saha içinde yapılır. Bu kuralı bilmeyen Necip dışarıya yönelince hakem kendisini durdurarak kuralı yerine getirdi.
Gaziantepspor-Trabzonspor
Tolga Özkalfa
Gaziantep’teki maçta ilginç bir istatistik vardı. Maçta 44 faul düdüğü çalındı. Ancak Özkafla  hatasız bir yönetim gösterdi.