​​​​​​​Tükenmişler ve Rıza Çalımbay

Fenerbahçe'yi de perişan eden, Sivas'ın bugünlere benzer çıkışını iki kez daha yaşamıştık. Hele ikincisinde "bu defa tamam" diye düşünmüştük.

Benim gibi çakma değil, köklerinden Sivaslı futbol yazarı kardeşim Halis Güler o günleri iyi hatırlar. Hemen her maçta, paslaşırdık. İlginç taraf benim ve Halis'in de ayrıca Beşiktaşlı olmamızdır.

Bu sezon aynı hava yakalanmış vaziyette. Takımın başında da, gerçek Sivaslı biri Rıza Çalımbay.

Tanışmam

Eski polis müdürlerinden ve Süleyman Seba yönetiminin yıldızlarından biriydi. Metin/Ali/Feyyaz döneminde görev yapan bu isim merhum Vedat Cem'dir.

İşte bu yıllarda Beşiktaş takım kaptanı Rıza Çalımbay'dı.

Atom Karınca Rıza hayatta tanıdığım en düzgün insan. Dostlarına sahip çıkışı bambaşka. Aile düzeni sembol. Bu sezon Sivas'ın şampiyonluk için en büyük şansı Rıza'dır.

Yepyeni buluşlar

Sivas'ın hocasının bugün geldiği nokta çok farklı. Ne Ersun Yenal gibi "önce gol yememek"e takıntılı, ne de Fatih Terim gibi "tükenmişlik sendromu" yaşıyor.

Mütevazılığı artılarından. Dikkat edin yarattığı sistem, basketbolun futbola uyarlaması. Sahanın her yerinden hücumu başlatabiliyor.

***

"Kartaca yıkılmalı"

Eski Roma'da ünlü politikacı ve siyaset adamı Seneca'nın önemli sözleri vardı. "Kartaca yıkılmalı" bunların başında gelirdi. Bu örneği neden hatırladım derseniz Ali Koç yüzünden.

Galatasaray saplantısından vaz geçecek gibi değil. Hele amigo muhabirlerin "tuzak soruları"na muhatap olunca, devreleri yanıyor. Bir anda ağzından çıkanı duymaz hale geliyor.

Yanlış transferleri kendinin onayladığını hatırlamıyor. Dedik ya "kafasını bir türlü yenileyemeyen" Ersun Yanal'dan hiçbir şey olamayacağını bir türlü hesap edemiyor.

Malum medyamız

Koç, o nedenle ekranın malzemesi haline geliyor. Örneğin CNNTURK'ün futbol tartışmalarında gırgıra alınıyor. Tayfun Bayındır'ın göndermesine bakın; "tiridine bandım." Hani bayat ekmekten yapılan tatsız tuzsuz yemek...

Ali Bey, bakalım içine düştüğü "gayya kuyusu"ndan nasıl çıkacak. Ona önerim kafasındaki takıntıları bir an önce atması.

Davutoğlu toparlıyor

Ahmet Davutoğlu'nun partisi tespitlerime göre umulan oy oranını yükseltiyor. Yavaş yavaş bile olsa, sandık gününe kadar epey artacak. Hatta BBP ve Vatan'ın toplamından çok daha fazlasını elde edecek.

Durum, birtakım yağdanlıkların bip atmalı gibi değil. Gelecek Partisi'nin götüreceği oyların tamamını Ak Parti'den toplaması kesin.

21 yaşında

Akşam Sefası'nı canlı yazısıyla izlerken müthiş coşkuyu yakaladım. Repertuvardaki 9/8'liklerin fazlalığı dikkatimden kaçmadı.

Seyirci de inanılmazdı. En gencinden en yaşlısına kadar ellerinde bir kaşıkları eksikti. Sonunda ekrana bindirilen "21. yıl kutlu olsun" yazısı bir kutlama olduğunun işaretiydi.

İsimler

Gözümün önüne kanalın kuruluş çalışmaları geldi. Bence, çok eleştirilse de dönemin genel müdürü İbrahim Şahin'in en başarılı icraatı bu ekran oldu. Açılan kampanyada katkımın olmasından dolayı mutluyum.

Çalışmalarda sacayağı oluşturan ilk kanal koordinatörü Necati Göksel'di. Epey o koltukta oturdu. Sonra görevini Bahtiyar Sis'e devretti. Süleyman Bektaş da üçüncü isim oldu.

Emin elde

Bugün TRT Müzik'i Kenan Bölükbaş yönetiyor. Kısa sürede canlı yayınları artırdı.

Akşam Sefası cinsinden programlar özel ve güzellerdendir. Şimdilerde şefliğini Korhan Gülderen yapmakta. Uzun süredir de aynı solist ve sazlarla karşımızdalar. Belki de en sevilen program bu.

TRT Genel Müdürü İbrahim Eren ve Kenan Bölükbaş'ın şahıslarında nice yıllara diyorum.

Tek isteğim hayatta olan abide isimlere özel programlar hazırlanması. Geçenlerde üstad Prof. Dr. Alâeddin Yavaşça'nın hastanedeki hâlini gördüm. Erdoğan'ın ziyareti ekranlara getirildi. Hoca, kardeşim Kenan Işık'tan farksızdı. Bu saatten sonra ne yapılabilir? Ayağa kalkacak hali yok. Sadece sağlık dileyebiliyorum.

İnci Çayırlı

Benim önerim, bir ses ustası, eğitmen ve yorumcu İnci Çayırlı ile özel program gerçekleştirilmesi. 85 yaşını devirdi ama, hâlâ müthiş. Lütfen İnci Hocaya bir ayrıcalık yapılması... Adını ise "Efsaneler" koymalı.

GÜNÜN SÖZÜ:

Kralların da, işçilerin de hamuru aynıdır. Montaigne

 

Yazarın Diğer Yazıları