Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Tuncay MOLLAVEİSOĞLU

Tuncay MOLLAVEİSOĞLU

Börtü böcek...

Yeniçağ yazı işlerinden Esat Abi'yi aradım...

Yazı günüm, tam da seçim yasaklarına denk geliyordu; "börtü-böcek yaz" dedi gülümseyerek...

Düşündüm, memleketin ağacını, kuşunu, ormanını yazsam yine yasağa girecek...

Nereye el atsam, neyi düşünsem yasak...

TV açık... Ekranda adını yazamayacağım adayın mitingi...

Milyonlar sel olmuş...

Araya kısa bir film giriyor; "Ben dağım" diyor filmdeki ses...

Doğanın en eski tapınağıyım...

Buzullarım ve akarsularım içtiğiniz suyu sağlıyor...

Ormanlarım; sizin odununuz, temiz havanız...

Yukardan bakınca bu dünyayı nasıl tehdit ettiğinizi görüyorum...

Eskiden vücudunuzu ve ruhunuzu ormanlarımın sakinliğinde dinlendirirdiniz...

Aydınlanmak için tepelerime tırmanırdınız...

Şimdi istediğiniz herşeyi aldınız ve sadece kendi kazancınızı düşünüyorsunuz...

Gözlerinizi açın, hala vakit varken...

Çünkü açıkça görebildiğim bir şey daha var...

Kıyısında bulunduğunuz uçurum ve altınızdaki kayalıklar...

"Doğa konuşuyor" başlıklı kısa filmlerden biriydi bu...

Okyanus'tan, mercanlara, buzullardan sulara kadar, doğaya ses olmuş film yıldızlarının anlatımı ile etkili bir mesaj veriliyor.

Doğayı kendisinden dinliyor ve izliyorsunuz...

Börtü böcek yazamadım ama internette de bulacağınız filmlerin ortak mesajını verebilirim; doğanın insana değil, insanın doğaya ihtiyacı var...

***

Kartal'da deniz kabukları...

"Alışmadık Gözde Lens Durmaz" (Metin Uca) ve "Karşı" (Kerimcan Kamal) son günlerin en popüler kitaplarından...

Her ikisinin yazarı ile çok eskilere uzanan bir dostluğum var...

23 yıl önce mesleğe yeni başladığımda Metin Abi Ankara'da yıldız muhabirlerdendi...

Haberleri, anonsları farklıydı...

Sonra "duruşun" getirdiği bir tasfiye süreci... Ancak yılmadı, kendi ifadesi ile  3 oyun, iki müzikli gösteri, 4 kitap... "Bir yerde sıkışınca kendimize yeni alanlar açtık ve orada kendimizi kanıtlamamız gerekti" diyor...

Yarışma programları izlenme rekorları kıran Metin Uca, yeni bir yarışma ile ekranlara dönmek istiyor...

Kerimcan Kamal ise çok iyi bir televizyoncu... Birlikte çok uzun yıllar mesaimiz oldu... Aynı ekmeği paylaştık, benzer sıkıntılar yaşadık...

"Karşı" adlı kitabı edebiyat, felsefe ve bir anlatı kitabı...

Herkesin kendinden birşeyler bulabileceği, şiir gibi okunan, güçlü kelimeler ve duygularla yazılmış...

Kerimcan'a televizyonlardaki vasatlığı soruyorum; "Samimiyet yok" diyor...

"Samimiyetsizlik hayatımıza nüfuz etti, aradığımız bu... Dizide, haberde, yarışmada... tv'de samimiyet yok ve sektör bir çölleşmenin içinde" diye ekliyor.

Metin Uca gülümseyerek söze giriyor; "Vasatın tahakkümüne karşıyız..."

"İçinde haber olmayan haber kanallarımız var artık" diyor... Fatih Portakal hariç hepsi birbirinin aynısı...

"Alışmadık Gözde Lens Durmaz" kitabı 4 ayda 20. baskıyı yaptı... Yaşadığımız delirme döneminde bir ipucu kitabı oldu, kimin neyi seçeceğine değil neyi seçmeyeceğine karar verdirme kitabı bu... İçinde tarihteki bazı gerçeklerin öyküleştirilmiş hali var...

TELE 1 için harika bir söyleşi yaptık iki eski dost ile... Söyleşinin mekanı ise Kartal Belediyesi'nin katkıları ile oluşturulan Can Geyran Deniz Kabukları Müzesi idi...

Kartal Dragos'taki müzeye hepimiz hayran kaldık... Müzenin kurucusu Kemal Geyran 50 yıllık birikimini, uğraşını Türk ve dünya denizlerinden, sularından topladığı deniz kabuklarını bu müzede sergiliyor...

Devasa deniz kabukları yanında büyüteç ile görünenler de var...

Ben müzeyi görünceye kadar deniz kabuklarının bu kadar çeşitli ve olağanüstü güzellikte olabileceğini düşünemezdim...

Kemal Geyran çok genç yaşta kaybettiği oğlu Can'ın adını yaşatıyor müzede... Hafta içi çocuklar ücretsiz gezebiliyor ve kendilerine bambaşka bir hayal dünyasının kapılarını açıyorlar.

Her deniz kabuğunun kendine özgü rengi, yapısı, özgünlüğü var...

Tıpkı Kerimcan Kamal ve Metin Uca gibi...

Tıpkı her rengi birbirinden güzel memleket gibi...

Yazarın Diğer Yazıları