Bir zamanlar olumlu ve verimli konularda; "Trabzon, Türkiye'nin, Trabzonspor da Trabzon'un "T"si" olarak ifade edilir idi.
Sonrasında o meşhur "iç ve dış düşmanlar" ifadesinde yerini bulanların olağanüstü gayretleri ile (!) Türkiye gibi, Trabzon da, Trabzonspor da kurulan tezgâhlar, oynanan oyunlar ve bunlara çanak tutanların gaflet, dalalet, hatta hıyaneti ile 2018'deki tarihinin en olumsuz tablosu ile karşı karşıya bırakıldı.
Ancak, 2018'de Trabzonspor, Trabzon ve Türkiye'nin aksine gelecek adına daha umut verici gelişmeleri yaşadı. Çünkü, camiaya her bakımdan, özellikle de sahada Ersun Yanal, yönetimde Muharrem Usta Trabzonspor tarihinin her bakımdan en kara dönemini yaşatırken, Ahmet Ağaoğlu ve ekibi lazım olan çevrelerin desteğini de, bu yıkım ekibini bertaraf edip, uçurumun kenarındaki camiaya "hep birlikte" diyerek kucak açtılar.
Mayıs 2018'den itibaren de "haddini ve hududunu bilen" bir anlayışla, adeta yokluğun içinden varlık yaratmanın peşine düştüler.
Ağaoğlu ve ekibinin bu idari ve ekonomik alandaki çabalarına, kimin baş, kimin kıç olduğu belli olmayan bir teknik ve sporcu kadrosuna da Ünal Karaman gibi, adamlığı sadece teknik konularda kalmayan, nüfus kağıdı ile değil, her şeyi ile Trabzonsporlu olan bir ismin getirilmiş olması en büyük destek olmuştur. Çünkü, öyle veya böyle, söz konusu "Şampiyonluk" olduğunda, kuruluşundan bu yana aday gösterilenlerin içinden hiç eksik olmamış Trabzonspor'da Ersun Yanal'ın yarattığı enkazdan çıkarmayı öyle veya böyle başarmıştır. Dahası bunun üzerine, Türk futbolunda "kendi altyapısı gerçeği" ile damga vurmuş olan bordo-mavili anlayışı da yeniden hâkim kılmaya başlamıştır.
Saha sonuçları ve ekonomisi ile uçuruma yuvarlanmasına ramak kalan Trabzonspor için 2018'in Mayıs ayında başlayan "yeniden diriliş süreci", Aralık ayının başında olağan genel kurulda 3 yıllık garanti verilerek revize edilen Ağaoğlu ve ekibine tekrar verilmiştir. Bunun üzerinden geçen 1 aylık süre bile Trabzonspor'u tarihteki kimliğine döndürmeye başlamış, öyle veya böyle ligin ilk yarısını 2'nci sırada tamamlamıştır. İşte bu ikincilik, her koşulda (ligin son sıralarında bulunduğu zaman dilimin de bile) şampiyonluk havası çalan Trabzonsporluları, bu kez "acaba olabilir mi" diye tereddüt ettirse de yine de heyecanlandırmıştır.
İşte bu heyecanın Trabzonspor camiasındaki sabırsızlığı yeniden tetikleyerek şampiyonluk için içindeki durumu unutup, boyunu aştıracak ve tıpkı "tek hedefim ekonomiyi düzeltmek" diyerek seçilen, ama tam tersini yaparak kulübü borç batağına düşüren Muharrem Usta'nın benzerliğine itmesinden endişe ederim. Ederim, çünkü böyle bir hatanın artık telafisi mümkün değildir.
Onun için, tarihin en berbat yılını yaşayan Türkiye'nin T'si Trabzon, bu kötü dönem içinde kurtuluş adına bir ışık yakalamıştır. Bu ışığın, azami fedakârlık ve gayretle duygulara esir olarak değil, aklı kullanarak değerlendirilmesi halinde "neden olmasın" denilen bu sezon olmasa bile önümüzdeki 2-3 sezonda şampiyonlukla taçlanacağını iddia etmek için kâhin olmaya gerek yoktur.
