Bordo-mavililer Trabzonspor olunca...

Hani denir ya; "Yapmak zor ama yıkmak kolaydır" diye!

Ya da; "Kazanmak zor, kaybetmek kolay!"

Dahası; "Kazanmak kadar onu muhafaza edebilmek önemli, gereklidir."

Trabzonspor'un Göztepe'yi İzmir'de 3-1 mağlup ettiği maçta tribünlerdekilerin yarattıkları işte bunları hatırlattı bana...

Onun için öncelikle bu satırların; "Yazana değil, yazdıranlara bakın" gerçeği üzerinden okunması, değerlendirilmesi en büyük beklentimdir!

Yazan ben olsam da, yazdıranlar Bornova'daki stadın üzerine Trabzonlu gençleri salan Ünal Karaman'ın önünü açan başkan Ahmet Ağaoğlu ve ekibidir.

Ama, başkanından teknik direktörü ve alt yapı toprağında "Trabzon Türkiye'nin T'sidir" gerçeği ile yetişmiş gençleri bu işin fitilini tekrar ateşlemiş olmasına karşın, meşaleyi yakan, "Bu yolda yürüyün. Takım ve renk ayrımına gitmeden sizinleyiz" inançlarını tribünlerden, alkışlarla dosta düşmana gösteren Göztepe taraftarı, ille de İzmir seyircisidir.

***

Görünen ve anlaşılan odur ki, kendi toprağından çıkan ve "Efsane kadrolar" diye tarif edilen futbolcularla elde ettiği başarılarla başta Anadolu olmak üzere tüm Türkiye'nin hatta dünyanın takdirini kazanan Trabzonspor'un o yıllarda yarattığı güzellikler, takdir edilen tercihler aradan şampiyonluksuz 35 sene geçmesine rağmen unutulmamıştır. Dahası, Göztepe taraftarının ortaya koydukları ile anlaşılmıştır ki, o güzelliklerin, tercihlerin takdirinin sadece üzerine kül serilmiş idi.

Ünal Karaman'ın, Yusuf, Abdulkadir Parmak, Abdulkadir Ömür, Murat Cem, Ali Osman, Uğurcan, Arda tercihleri ateşin üzerindeki küle üfleyerek rüzgâr olmuştur.

***

Aslında Trabzonspor'u geçmişte yarattığı, bugün ise özlendiği apaçık olan bu rüzgârı bekleyen, kullanmak için can atan o kadar çok takım, camia var ki!

Hele, İstanbul merkezli olan ve kimisinin tamamı, kimilerinin de yüzde 80-90'ı lejyonerlerden oluşması nedeniyle içine düşülen böylesine yüksek rakamlı ekonomik sıkıntılar da ortada iken...

Evet, ben diyeyim "bordo-mavililer", siz söyleyin "Trabzon", yeniden Trabzonspor olmaya başlayınca, görünen o ki Türkiye'de önümüzdeki aylarda, yıllarda çok şeyler aslına rücu ederek değişmeye başlayacaktır. Yeniden yaşanacak bu değişimin de her bakımdan Türkiye ve Türk futboluna kazanım sağlayacağını söylemek için kâhin olmaya da gerek yoktur!

 

Yazarın Diğer Yazıları