Futbolda 2018-2019 sezonunu Süper Lig'de Galatasaray şampiyon tamamladı.

34 haftanın büyük kısmında zirvede yer alan Başakşehir'in şampiyon olmaya nefesi yetmedi.

Son 2 yılın şampiyonu Beşiktaş'ın metal yorgunluğu kendisine ancak 3'üncülüğü getirdi.

Kupalı son şampiyonluğu (!) 35 sezon önce (1984-1985) hanesine yazdırmış olan Trabzonspor, Türkiye'de Türk futbolcuları ile bu işin yapılabileceğini bir kere daha gösterdi.

Fenerbahçe, tarihinin en berbat sezonunu kazasız belasız atlattı.

Türkiye'nin en üst liginde ilk defa şampiyon olmuş bir takım, Bursasspor küme düştü.

Bu sezonun kısaca özeti budur.

Uzun özeti ise Trabzonspor üzerinden yapmakta fayda vardır. Çünkü Trabzonspor özellikle ligin ikinci yarısından itibaren kadro yapısı nedeniyle Süper Lig'in Türkiye'de, Türk futbolcuları ile oynandığını tekrar hafızalara yerleştirmiştir.

Hele hele, şampiyonluğu elde eden takımın, yani Galatasaray'ın maçlarının büyük bölümüne ilk 11'inde Türkiye Cumhuriyeti nüfus kağıdına sahip olan tek futbolcu dahi olmadan sahaya çıktığı gerçeği ortada iken.

Söz konusu Galatasaray ile Trabzonspor ikilemi içinde mukayese yapmak olduğunda, biri tamamen yabancılar mangası, diğeri ise büyük kısmını Türklerin teşkil eylediği yerliler ordusu diyebilir miyiz?

Hem de üstüne basa basa!

***

Haaa! Denebilir ki; "Devre arasında Trabzonspor'a transfer yasağı gelmese idi, hadi Yusuf ile Abdulkadir Ömür'ü bir kenara koyalım, Abdulkadir Parmak, Hüseyin, Uğurcan ilk 11'de forma şansı bulabilirler miydi? Bu soruya "Bulabilirler" cevabı verebilmek mümkün değildir!

Çünkü burası Türkiye… Ve sadece ve sadece tıpkı siyasetteki seçimlerde olduğu gibi, "amaca ulaşmak için her yolun mubah sayıldığı"  bir ülke… Ve onun Süper Ligi!

Ama öyle ama böyle! Ya da "Her şerde bir hayır vardır" gerçeği. Ama bu gerçekle muhatap olan onca takım geçmişte olmadı mı? Oldu! Ama hiç biri Trabzonspor kadar bu şerden hayır çıkarabildi mi? Çıkaramadı?

O zaman, demek ki şerden hayır çıkarmayı becerebilmek de bir anlayış, yetenek ve tercih işi. Trabzonspor yönetimi hem ekonomik hem de futbolcu kadrosu noktasında içine düştüğü şerlerden azami ölçüde ders çıkarmayı becererek bu sezonu tamamladı.

Spor kamuoyunda ben diyeyim "çok üstada", siz söyleyin "çok bilenlere" şu tahmini yaptırmadı mı?

-"Trabzonspor bu kadroyu muhafaza eylesin, gelecek sezon, olmadı bir sonrasında mutlaka açık ara şampiyondur."

Bana göre de mevcut durum geleceği böyle göstermektedir. Bu sezonu 5 yerli bankosu (Uğurcan, Hüseyin, Abdulkadir Ömür, Abdulkadir Parmak ve Yusuf Yazıcı) ile geride bırakan bordo-mavililerin ilk 11'e önümüzdeki sezonda 1-2 yerli daha eklediğini ve milli takımın iskeletini oluşturduğunu düşünün!

Düşünürken de, paralı asker misali futbol oynayan yabancıların Türk futboluna zararlı olmaya başladıklarını ve de son şampiyon Galatasaray'dan milli takımda, el alem işte görsün hesabıyla kadroya alınan Emre Taşdemir'i yok sayarsak kimsenin yer almadığını da düşünmeden geçmeyin!