Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Hüseyin Macit <br>YUSUF

Hüseyin Macit
YUSUF

Akıncı, halkına meydan okuyor

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı Ramazan Bayramı vesilesi ile yayınladığı mesajında bilindik zamanı geçmiş, çökmüş, başarısız olmuş fikirlerini tekrarlayarak birçok KKTC vatandaşını ve Anadolu'daki kardeşlerimizi çileden çıkarmış ve üzmüştür... Akıncı tutarsızlığını, yanar döner olduğunu, kendi egolarının, hastalıklı fikirlerinin esiri haline geldiğini birkez daha göstermiştir.

Akıncı'nın 'doğruluğuna inandığı yol' federasyon çözüm yoludur. Akıncı federasyondan başka hiçbir konuyu görüşmeyeceğini açıklamıştır. Halbuki Akıncı, Crans Montana'da çöken müzakerelerin hemen sonrasında yaptığı çeşitli açıklamalarda federasyonun Rum tarafının yürüttüğü olumsuz siyaset nedeniyle mümkün olamadığını ve neslinin son denemesinin de başarısız olduğunu söyleyerek, başka çözüm yollarına kapı aralamıştı.

 Cumhurbaşkanı Akıncı, "Kıbrıs sorunu bağlamında, sizlerin ciddi bir oy oranı ile verdiğiniz destek ve eksilmeyen güveninizle yapmaya çalıştığım budur. Size verdiğim söz ve sizlerin onayladığı çerçevede, adamıza barış ve huzur gelmesi için, geçmişin acılarının bir daha yaşanmaması için tüm gücümüzle uğraş verdik" diye demagoji yaparak halkımızı kandırmaya yeltenmiştir.

Akıncı 2015 seçimlerinde kendisini seçen iradenin çoktan değiştiğini gizlemeye çalışmaktadır. 2015'te 2. turda  iki devlete dayalı çözümü destekleyen Özersay ve Siber'in oyları ile seçildiğini, emanet oylarla cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturduğunu kabullenmek istememektedir. Yapılan ciddi anketlere göre bugün seçim olsa Akıncı yüzde 10-15 aralığında oy alabilecek 2. tura kalamayacaktır.

Akıncı 7 Ocak 2018'de gerçekleşen milletvekili seçimlerinde iki devlete dayalı çözümü destekleyen partilerin KKTC Meclisi'nde 35 sandalyeye sahip oldukları gerçeğini de gözardı etmeyi tercih etmekte ve hala daha 2015'teki iradenin var olduğunu hayal etmekte, rüya görmektedir.

KKTC Meclisi'ndeki 35 milletvekili kesinlikle iki devlete dayalı çözüm istemektedir ve Akıncı Meclis'e rağmen yanlış yolda yürümeyi, yasaları ve demokratik teamülleri çiğnemeyi sürdürmektedir.

 Akıncı bayram nesajında "Tüm tarafların kabul edebileceği tek gerçekçi çözüm modeli olan Federal çözüm için, gereken yerde inisiyatif de alarak tüm çabaları büyük bir gayretle sergiledik" diyerek Rum tarafının federasyonu reddeden siyasetinin, yalpalayan siyasetinin çözüme engel olduğunu da vurgulamış ve "Bu tutumlar karşısında öfkeye kapılarak çözüm konusunda ümitsizliğe düşmek ve artık Rumlarla ortak bir yapı kurmanın mümkün olmadığını düşünmek son derece doğal karşılanabilir; ne var ki bunun sonucunda Birleşmiş Milletler parametrelerini reddeden, olmayacak hedeflerin peşinde sürüklenen ve bir yandan müzakere edilmiş bir çözümden bahsederken bir yandan da müzakerelerle iki ayrı bağımsız devletin var olacağı bir formülün gerçekleşebileceğini öngörürsek en hafif deyimi ile toplumumuzu aldatıyoruz demektir." diye de daha önce defalarca yaptığı talihsiz açıklamalarına bir yenisini eklemiştir. Akıncı iki devletli çözümün Rumlar ve emperyalist batı tarafından reddedileceğini ve bu nedenle de mümkün olmadığını söylemektedir. Halbuki aynı Akıncı federasyonun da Rumların tutumu yüzünden mümkün olmadığını söylemektedir. Görüldüğü gibi Akıncı büyük bir çelişki içerisindedir ve daha önce federasyondan başka birşey görüşmem dediği için geri adım atmamakta ve inatla çöken başarısız bir siyaseti yürütmeye çalışmaktadır.

Akıncı devletine inanmayan biri olarak KKTC'nin en kutsal makamlarından birini işgal etmektedir. Bayram mesajında federasyon  siyasetini sonuna kadar sürdüreceğini bildirmekte, yeni kurulan UBP-HP hükümetinin 'AB içerisinde iki devlete dayalı siyaseti ile alternatif modellerin de masada görüşülmesi gerekir' şeklindeki hükümet programına da meydan okumaktadır.

Tekrar hatırlatmakta fayda vardır; Akıncı Crans Montana çöküşünün hemen sonrasında Ağustos 2017 ayı başında yaptığı açıklamalarda iki devlete dayalı çözümü gündeme getirmiş ve desteklemişti:

"...Ömrümü Kıbrıs'ta federasyon için adadım... Ancak gelinen noktada, farklı formüller için ortak akıl aranması gerekir... Avrupa Birliği içinde iki ayrı devlette bunlardan biridir..."

"…Gelin iki ayrı devlette anlaşalım... Ya bizimle yönetimi paylaşmayı içlerine sindirecekler, ki bunu başaramadılar... Ya da iki ayrı çatı altında, yan yana yaşamanın koşullarını oturup bizimle konuşacaklar… KKTC tanınmamış olmasına rağmen, kurumlarıyla bir varlıktır... Bir devletimiz vardır ve Rum tarafının bunu kabul etmesi gerekmektedir."

Bunları söyleyen Akıncı bugün maalesef çark etmiş ve yeniden federasyona sarılmıştır.

Yazarın Diğer Yazıları