Bir an saflaşıyorum, "anlamak mümkün değil" diyorum;

Her gün olan tren seferlerinden birinde tesadüfen bir araya gelmiş ve kaza görünümlü o katliam anına kadar da muhtemelen birbirleriyle hiçbir ilgileri, alakaları, ortaklıkları, bağları olmamış, o faciaya uğramasalar sonrasında da olmayacak olan insanların ailelerini, sırf aynı acıda, aynı yasta, kimsenin sorgulayamayacağı aynı hesap sorma duygusunda buluşuyorlar diye nasıl olur da neredeyse terör örgütü üyeleriyle eş muameleye tabi tutulabilirler!

Sonra kendime gülüyorum;

SOMA'daki kaza görünümlü seri cinayette, şehit yakınları sokaklarda tekmelendiğinde, tehdit edildiğinde şahit olmadık mı misliyle vicdansızlaşılabildiğine.

***

"Fail" ortaya çıksın, gidenler geri gelmeyecek ama bundan sonra kimsenin "gitmesinin" vesilesi olmasın, bedelini ödesin diye bir yıldır bekliyordu aileler. 

Çorlu'da, aralarında çocukların da bulunduğu 25 kişinin can verdiği "tren kazası"yla ilgili dava bu bir yılın sonunda tam başlıyordu ki, mahkeme heyeti davadan çekildi.

Yabancısı olduğumuz bir tavır değil; çekinmeler ve çekilmelerin envai çeşidini görmüştür Türk hukuk tarihi.

Misal;

Adnan Oktar'ın yargılandığı (2008'deki) davanın görüldüğü mahkemenin heyeti de çekilmişti.

Afyonkarahisar'da 25 askerin şehit olduğu patlamayla ilgili davanın görüldüğü mahkemenin heyeti çekilmişti.

Gezi eylemleri sırasında öldürülen Ethem Sarısülük davasına bakan heyet çekildi.

Metris Cezaevinde işkence ve kötü muamele sonucu öldüğü iddia edilen Engin Çeber'le ilgili davaya bakan heyet çekildi.

Benim "adalet" hafızama en çok kazınmış olan çekilme, Cumhuriyet'ten önce, Ermeni Patrikhanesinin bulduğu yalancı şahitlerin iftiraları doğrultusunda yargılanan Kaymakam Kemal Bey'in davasına bakan  Hayret Paşa'nın, yapılan haksızlık, hukuksuzluk ve baskılara dayanamayıp, Damat Ferit'e rest çekerek çekilmesidir; ki emsallerinin aksine günün şartlarında bir erdemlilik vesikası sayılabilecek türdendir.

Velhasıl;

Bazı çekilmeler karşılarındaki suçluları cezalandıracak kadar "bağımsız" olmadıklarının "farkında" olanların çekinmesidir aslında.

Bazı çekilmeler, masumların cezalandırılmasına ortak olmamak için girişilen vicdani bir kaçış…

Bazı çekilmeler "görev"…

Bazı çekilmeler "tepeden" gelen arzu yahut "tabandan" gelen baskı üzerine bir zaruret…

Ve bazı çekilmeler ise sistemi kilitlemek, adaleti geciktirmekten başka işe yaramayan işgüzarlıklardan ibarettir sadece…

Dün yaşananın hangisi olduğunu bilebilseydik keşke!

SORU-YORUM

İYİ Parti'nin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi sürecinde, TRT'nin, terör örgütü başı Abdullah Öcalan'ın kardeşi Osman Öcalan'la röportaj yapıp yayınlamasıyla ilgili araştırma önergesine "İYİ Parti'nin böyle bir grup önerisi vermeye ahlaken de siyaseten de hakkı yoktur" sözleriyle karşı çıkan AK Parti milletvekillerine sormak istiyorum:

BİR: Memlekette bunları düzenleyen kanunlar var, tüzükler var, yönetmelikler varken, kimin neye hakkı olup olmadığına siz mi karar veriyorsunuz?

İKİ: Kırmızı bültenle aranan Osman Öcalan'ın TRT'ye kimlerin isteği ve kimler eliyle, hangi niyetle çıkarıldığının araştırılmasını amaçlayan "böyle bir grup önerisini vermeye" Habur'daki terörist karşılamasının, Oslo'da PKK'yla vıcık vıcık bir üslupla yürütülen pazarlıkların, İmralı müzakerelerinin, Dolmabahçe mutabakatının,  hendeklerde son bulan -yüzlerce şehit verdiğimiz- çözüm sürecinin mimarı durumundaki AK Parti'nin mi hakkı vardır?

ŞAİRİN ÖLÜMÜ...

Ben mi iyileşmeyen yarayım

Herkes mi keskin bıçak

Küçük İskender

HİÇBİR ŞEY OLMASA BİLE KESİNLİKLE BİR ŞEYLER OLDU!

Hepsi aynı gece, aynı saatlerde yaşandı;

Rus denizaltısında yangın çıktı ve -kaybın daha fazla olduğunu iddia edenler de bulunmakla birlikte- resmi rakamlara göre14 kişi öldü.

Rusya Devlet Başkanı ile Savunma Bakanı acil toplantı yaptı.

Norveç'in, Rusya yönünde aşırı radyasyon akışı tespit ettiği iddia edildi.

Rusya yalanladı.

Norveç yalanladı.

ABD Başkan Yardımcısı acil çağrı üzerine 'Beyaz Saray'a gitti.

Sözcüsü "acil çağrı"yı yalanladı.

Amerikan Başkanı'nın öldüğü iddia edildi.

Uzaylıların dünyayı istilaya geldiği iddia edildi.

ABD'nin "İran'a askeri operasyon" planladığı haberi geldi.

Üçüncü Dünya Savaşı paniği yaşandı.

Ya kitlesel bir şizofreni tedavisine ihtiyacımız var ya da hiçbir şey olmasa bile kesinlikle birşeyler oldu!