Melih Gökçek dönemindeki helikopter yolsuzluğu

Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümü vesilesi ile Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen törende yaptığı konuşmada şunları söyledi:

"Ne diyorlar, ekonomi battı, ekonomi bitti. Bunlarda insaf yok. Bunlar nankör. Türkiye'nin dört bir yanında içeride dışarıda terörle bu denli büyük bir mücadele verilirken bu mermi, kurşun, kalkan uçaklar, helikopterler fıstık, leblebi mi dağıtıyor. Bunların hepsi para değil mi, ekonomi değil mi?"

Yani ekonomimizin içinde bulunduğu buhran dönemi terörle mücadelede kullanılan mermi ve bombalardan dolayıymış!

Ne yazık ki hiç kimse bu bahanelere inanmaz. Ekonomist değilim ancak bazı gerçekleri görmemek için ya yandaş ya da zır cahil olmak gerek.

Sayın Cumhurbaşkanı bu ülkeyi yırtık çarıklarla kurduğumuzu unutuyor. Çünkü ekonominin bu denli bozuk olmasının yolsuzluk düzeninden başka bir sebebi yok.

Devlet kaynaklarının bilinçsizce ve iyi hesaplanmadan harcanması, yüksek faizler ile borçlanarak betona yapılan yatırımlar, bir elin parmaklarını geçmeyecek kişilere peşkeş çekilen kamu kaynakları sonucu bizim ekonomimiz sıkıntılı günler geçiriyor.

Sayın Cumhurbaşkanı'nın çok uzaklarda da aramasına gerek yok. Çok yakınında..

Görevden alınan Melih Gökçek döneminde verilen ihalelere bakması yeterli. Onlarca yazı yazdım.

Tüyü bitmemiş yetimin hakkı, kamu kaynakları nasıl hoyratça harcanıyor şimdi size buna örnek olacak çok çarpıcı bir bilgiyi aktarmak istiyorum.

Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı tarafından 21.08.2013 tarihinde düzenlenen, "Belediye Mücavir alanlarının genişlemesi nedeniyle her alanda hizmetlerin daha sağlıklı verilmesi için bir adet tek motorlu bir adet çift motorlu Helikopter kiralanması işi" ihalesi.

İhaleyi, 1.7 milyon TL ile belediye iştiraki Belka A.Ş. aldı.

Belka A.Ş. ile 1 yıl süreli sözleşme imzalanmış ve işin başlangıç ve bitiş tarihleri 23.09.2013-22.09.2014 olarak belirlenmiş.

Buraya kadar her şey normal gözüküyor. Bu noktadan sonra işler karışıyor...

Kiralanan iki helikopterden bir tanesi bir yıl boyunca sadece 12 kez uçurulmuş (3 aylık dönemde 12 kez, 9 ay boyunca boşta tutulmuş), diğeri 1 yıl boyunca hiç uçurulmamış. Ancak ihaleyi alan firma ile sözleşme bedeli tutarı garanti edilmiş. Yani tüm para ödenmiş.

Yine Ankara Büyükşehir Belediyesi iştiraki ASKİ tarafından da 2014 yılında aynı firmadan 1 adet tek motorlu, 1 adet de çift motorlu helikopter kiralaması yapıldı. Helikopterlere yaklaşık 4.4 milyon TL ödeme yapıldı.

Her iki kurum tarafından kiralanan helikopterlerin Hava Aracı Tescil Sertifikaları ve seri numaraları karşılaştırıldığında sonuç ne çıkıyor biliyor musunuz?

Meğer aynı belediyenin şirketleri aynı helikopterler için iki ayrı sözleşme yaparak kiralamış!

…...

Evet, ben de olayı ilk çözdüğümde sizin gibi duraksadım.

Yani yanlış okumadınız. Helikopterler aynı. Belka A.Ş. kiralamış sadece 3 ay kullanmış, helikopterler hangarda boş boş yatarken aynı helikopteri ASKİ de kiralamış. Yani bir anlamda ASKİ, vatandaşın 4.4 milyon TL'sini firmaya hibe etmiş.

Skandalın dahası var…

Teknik şartnamede "Başka kurumlara ücretsiz tahsis edilmesi" hükmü altında tek sözleşme ile iki kurumunda aynı helikopterleri kullanması mümkün iken, aynı tarihlerde aynı helikopterler iki ayrı sözleşme ile iki kuruma kiralanmış.

Ortaya çıkıyor ki ASKİ istese Belka A.Ş.'nin kiraladığı helikopterleri hiç para vermeden zaten kullanabilirmiş.

Acaba Sayıştay bu konu hakkında bir tespit yapmış mı diye 2013-2014 tarihli raporlara baktım. Tam tahmin ettiğim gibi!

2014 yılı Ankara Büyükşehir Belediyesi raporunun 11. ve 12. sayfasında da olayı olduğu gibi anlatmış.

Bakın, tek iş için iki kurum tarafından ödeme yapılması en basit tabir ile soygundur, yağmadır.

Devam edelim…

Helikopterlerin alındığı firmayı araştırdım. Kiralama yapılan firma Güneydoğu Havacılık İşletmesi Ltd. Şti. Kuruluşu 1995 yılında Gaziantep'te… Firma sahipleri Hüseyin Sarıdağ ve A. Selam Sarıdağ.

Hasan Sarıdağ'ın Airport'ta yer alan röportajında uçuş okulu için dershanelerin yapımı, uygun hava araçlarının seçilmesi ve bunların fiilen uçurulabileceği yerin tespit edilmesi ile ilgili çalışmaları bitirdiklerini dile getirerek, şöyle konuşuyor:

"Okul için MEB'e ve Gölbaşı'ndaki iniş kalkış alanı için de Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'ne hava parkı yapmak üzere müracaat ettik. Eğitimler için 2 adet gyrocopteralındı ve sabit kanatlı uçak için görüşmeler yapılıyor. Bütün desteği ASKİ veriyor. İkisi helikopter pilotu olmak üzere toplam da 4 öğretmenle birlikte bu işi yapacağız."

Şuraya varıyorum…

Hani yazının başında sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından bir bölümü aktarmıştım.

Ne diyordu:

"Bu mermi, kurşun, kalkan uçaklar, helikopterler fıstık, leblebi mi dağıtıyor. Bunların hepsi para değil mi, ekonomi değil mi?"

Aslında ekonomiyi batıran belediyelerdeki israf, Cumhurbaşkanı sadece hedef şaşırtıyor.

***

HASAN SARIDAĞ'DAN AÇIKLAMA

Müvekkil Hasan Sarıdağ, 34 yıldır havacılık sektöründe çalışmakta ve 1996 yılından beri de havacılık sektöründe hizmet eden Güneydoğu Havacılık İşletmesi A.Ş.'nin sahibi ve yöneticisi olarak faaliyet göstermektedir. Müvekkilin şirket ise geçmişten bugüne kendi faaliyetleri yanı sıra özel uçak ve helikopter sahibi olan kişi ve kuruluşlara Kanun ve Yönetmeliklere uygun olarak bakım ve işletme hizmeti sunmaktadır.

Yazar Murat Ağırel tarafından kaleme alınan ve Yeniçağ Gazetesinin 20 Temmuz 2019 tarihli baskısında yayımlanan "Melih Gökçek Döneminde Helikopter Yolsuzluğu" başlıklı yazıda; 2013-2014 yılları arasında Sayıştay Raporu referans gösterilerek müvekkilin genel müdürü olduğu şirket yönetimi ile birlikte müvekkil yolsuzluk iddialarıyla yan yana getirilmiş ve Kamuoyuna Sayıştay Raporuyla sabit bir yolsuzluk tespit edilmiş gibi aksettirilmiştir. Buna karşın açıkça izah ederiz ki: müvekkilin yahut genel müdürü olduğu şirketin anılan Sayıştay raporunda ismi dahi geçmemektedir.

Aynı yazarın 24 Temmuz 2019 günü yayımlamış olduğu yazıda, müvekkilin geçmişte yaşamış olduğu ve kayıtlarda bulunan genel bilgilere ilave olarak, "Dönemin Genel Müdürü İrfan Kaya ile olan ve arkadaşlık ilişkisinden öteye geçmeyen görüşmeleri ve kızı ile damadının meslek hayatı" yolsuzluk iddiası çevresinde anılan yazıya konu edilmiştir. Gerçek olmayan bu tür haberlerin yapılması müvekkilin ailesinin de toplum nezdinde karalanmasına ve itibarsızlaştırılmasına neden olmaktadır.

Müvekkil şirket, bahse konu edilen dönemlerde; 1 adet çift motorlu helikopter sahibi olan Bel-Ka A.Ş.'ye helikopterin işletilmesi ve faal tutulması maksadıyla "İşletme ve Bakım Sözleşmesi" kapsamında hizmet vermiştir. Müvekkil şirket aynı zamanda sahibi olduğu 1 adet tek motorlu helikopteri de 1 saat uçuş bedeli 900 euro olmak kaydıyla kiralamıştır. Bunun dışında söz konusu haberde yer alan hususlar tamamen gerçek dışıdır.

Müvekkilin şirket olarak Bel-Ka A.Ş'nin ASKİ ile ya da Büyükşehir Belediyesi ile yapmış olduğu anlaşmalara taraf olması, içeriğini veya fiyatını bilmesi ise mümkün değildir. Bu itibarla hala sektörde faaliyet gösteren müvekkili ve şirketini anılan yazılarda yer alan yolsuzluk iddiaları ile yan yana getirmek ve çeşitli ithamlarda bulunmak, hem ahlaki hem vicdanı açıdan sorgulanmalıdır. Kamuoyunun hukuka uygun bilgilendirilmesi ise tarafınız en büyük sorumluluğudur. Bu sebepledir ki hiçbir somut bilgiye dayanmaksızın müvekkil ve şirketine isnat edilen yolsuzluk iddialarını içerir habere ilişkin iş bu tekzip yazısının gazetenizin ilk çıkacak nüshasında aynı sayfada aynı sütunda ve aynı büyüklükteki puntolarla yayınlanmasını ihtar ederiz.

Avukat Ömer Ünlü

Yazarın Diğer Yazıları