KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı bitmiş tükenmiş federasyonu suni tenefüsle canlandırmaya çalışmaktan vazgeçmeyip Kıbrıs Türkünün aklı ile alay etmeyi sürdürmektedir. Başarısızlığını ve Kıbrıs Türküne verdiği tahribatı örtmek için gittiği yerlerde abartılı bir şekilde gülücükler dağıtmakta ve zafer kazanmış bir komutan edasıyla gerine gerine köyleri gezmektedir. Kıbrıs Türkü, Akıncı'nın başarısızlığını örtbas etmeye çalışan 'hallerini' ve bu çirkin 'algı operasyonlarını' yemez.

Kıbrıs Türkü olan biteni, son 5 yıldır yaşananları çok yakından takip etmiştir. Rum-Yunan ikilisinin hedeflerini ve niyetini kavramıştır. Akıncı'nın KKTC Meclisi'ne, Hükümet'e, Anavatan Türkiye'ye ve Kıbrıs Türkünün iradesine rağmen verdiği tavizlerle bile federasyonu gerçekleştiremediğini ibretle izlemiştir. Rum'un adanın tamamını istediğini, Enosis ve Megali İdea'dan vazgeçmediğini, Kıbrıs Türkleri ile paylaşacak hiçbir şeyi olmadığını birinci elden Anastasiadis'ten dinlemiştir. Akıncı'nın maceraperest siyasetine, Kıbrıs Türkünü felakete götüren politikasına dur demek için 26 Nisan'daki seçimi dört gözle beklemektedir.

Akıncı, 2015'te seçilip göreve geldiğinde müzakere masasında ne vardı? Federasyon vardı. Akıncı'dan önceki Cumhurbaşkanı Eroğlu, 5 yıl, gerek Hristofiyas ve gerekse de Anastasiadis ile federasyon görüşmüş ve sonuç alınamamıştı. Eroğlu'ndan önceki 2. Cumhurbaşkanı Talat da aynı yoldan geçmiş, Papadopulos ve yoldaşı Hristofiyas ile yıllarca görüşmüş ancak federal çözüm mümkün olmamıştı. Üstüne üstlük federal bir çözüm için hazırlanan Annan Planı referanduma sunulmuş ve Rum tarafının 'hayır' demesi ile federal çözüm hayalleri yıkılmıştı. Talat'tan önce de ömrünü onurlu bir çözüm için harcamış olan rahmetli Denktaş, sırasıyla Makarios, Kipriyanu, Klerides, Vasiliyu, Papadopulos ile yaptığı müzakerelerden federal çözüm için sonuç alamamıştı. İki bölgeli, iki toplumlu federal bir çözüm için taraflar her yolu denemiştir. 50 yılı aşkın süre federasyon görüşülmüştür. En son Crans Montana'da Kıbrıs Konferansı'nda federal çözüm tamamen çökmüştür. Akıncı'nın 'neslimin son denemesi ' dediği çözüm girişimi iflas etmiştir. Şimdi bakıyorum da, Akıncı iflas etmiş federal çözümü halkımıza pazarlamaya çalışmaktadır.

Akıncı, geçtiğimiz Kasım ayında Berlin'de gerçekleşen 3'lü toplantının sonuçlarının Annan Planı ve Crans Montana'dan sonra ortaya yeni bir çözüm fırsatı çıkaracağını söylemektedir. Berlin'deki toplantının sonucunda ne çıkmıştır? Koskocaman bir 'Hiç'. Berlin toplantısı sonrasında Akıncı tarafından yapılan açıklamada 'İki kesimli iki toplumlu federasyon fikrinin bir kez daha net olarak hedef olarak belirlendiğini' vurgulamıştır. Yani Akıncı, 50 yıldır üzerinde anlaşma sağlanamayan federasyonun BM çözüm parametresi olarak masada olmasının teyit edilmesini başarı ve ilerleme olarak göstermektedir. Crans Montana'da federasyonun çökmesinin ardından ortaya atılan yeni fikirlerin -2 devlete dayalı çözüm modelinin- masada olması gerçeğinin ve çağrılarının dikkate alınmamış olmasını Akıncı başarı olarak görmektedir.

Berlin Zirvesi sonrasında 2. Cumhurbaşkanı Talat, Akıncı'yı eleştirmiş ve Zirve'de Akıncı'nın kaybettiği eşeği bulduğunu söylemiştir. Akıncı'nın eski müzakerecisi Özdil Nami ise Zirve'yi 'kara mizah' diye nitelemiştir.

Akıncı,  'ucu açık olmayan, çözüm odaklı ve stratejik bir anlaşma hedefinin artık eski süreçlerin tekrarının yaşanmaması açısından taşıdığı önemi dile getirerek' sanki ortada 'Yeni' bir model/seçenek varmış gibi halkımızı kandırmaya çalışmaktadır. Akıncı'nın sıkılmadan üzerine vurgu yaptığı 'stratejik bir anlaşma hedefi' dediği, Kıbrıs Türkünün felaketini hazırlayan Guterres belgesinde belirtilenlerdir. Yani Anavatan Türkiye'nin garantörlüğünün pazarlık konusu yapılmasıdır, toprak verilmesidir, Güzelyurt ve Maraş'ın Ruma iadesidir, içi boşaltılan-sulandırılan sözde siyasi eşitliğimizin sağlanmasıdır.

Akıncı, federasyonun öldüğünü, selasının okunduğunu ve tarihin derinliklerine gömüldüğünü kabullenmek istememektedir. Neymiş! BM'ye göre federasyon masadaymış; ve bu görüşülecekmiş… KKTC hükümeti, UBP-HP koalisyon hükümeti federasyonu görüşmek istemekte midir? Hayır.. Türkiye federasyonu görüşmek istemekte midir? Hayır… Yapılan anketlere göre Kıbrıs Türk halkı federasyonun görüşülmesine devam edilmesini istemekte midir? Hayır… Federasyonu görüşmek isteyen Akıncı'dır, Rum'dur ve Türkiye'yi adadan çıkarmak isteyen emperyalist güçlerdir. KKTC halkı, bunu göremeyecek kadar kör, sağır ve aptal değildir.