Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programını açıklarken "Bugün bu ortamda kâr artırma amacıyla yapılacak her girişim; kısa soluklu, yakın gelecekte çok daha büyük zararları beraberinde getirecek adımlar olacaktır." dedi. Albayrak, bankaların Ağustos'tan itibaren verdiği kredilerin faizinde yüzde 10 indirime gidileceğini açıkladı ve bütün şirketlerin de gönüllü olarak yıl sonuna kadar ürünlerinde en az yüzde 10 indirim yapmasını öngördüklerini açıkladı. Yine doğal gaz ve elektriğe de yıl sonuna kadar zam yapılmayacağını bildirdi.

Bugüne kadar doğal gaza ve elektriğe yapılan zamlar ne olacak?

 "Enflasyonla Topyekûn Mücadele" denildiğine göre, bir "seferberlik" başlatılacağı anlaşılıyor. Elbette hiç yoktan iyidir ama sorun biraz ertelenmiş olur. Taşıma su ile değirmen dönmez!

***

Peki ne yapmak gerekir? Bu cevabı vermeden önce dikkatimi çeken bir açıklamayı daha paylaşayım...

İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı İshak Cihangiri, ülkedeki ekonomik sıkıntılara rağmen yetkililerin iş üretmesi gerektiğini belirtti.

Köylü ve Göçebe Millî Günü 5'inci Konferansı'nda konuşan Cihangiri, "Müdürler, engelleri aşarak çözüm üretmelidir. Yoksa yeteri kadar para ninemde de olsa, o da iş yapar." dedi.

Ekonomik sorunlar nedeniyle İran halkı için şartların zorlaştığına değinen Cihangiri, "Ekonomik baskılar arttı. Yetkililerin yerinde alacağı kararlarla bu zorlukları aşmalıyız." şeklinde kaydetti.

Haberi veren Anadolu Ajansı, "İran'a yönelik uygulanan ekonomik ambargolar ve ülkede üretim politikalarının uygulanamaması sonrası artan ekonomik sorunlar nedeniyle devlet hazinesinde yatırım için yeteri paranın bulunmadığı belirtiliyor." diye yorum da yaptı.

***

Türkiye de sıcak para bolluğundan sonra aynı sıkıntıyı yaşıyor. Kredi faizlerinde ve ürün fiyatlarında yüzde 10 indirime gitmek, para yokluğunda kısmi bir rahatlama sağlayacaktır. Fakat Türkiye ekonomisinin asıl sorunu üretmemektir.

Bakınız, Gümüşhane'nin Kürtün ilçesinde, kaçak silâh atölyesine düzenlenen baskında gözaltına alınan iki kişiden biri tutuklandı.

Valilikten yapılan yazılı açıklamaya göre, İl Jandarma Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlar Kısım Amirliği ile Kürtün İlçe Jandarma Komutanlığı ekiplerince, Kürtün ilçesinde belirlenen kaçak silah atölyesine baskın düzenlendi.

Baskında, atölyede bulunan H.K ve E.K.'yi gözaltına alan ekipler, atölye ile zanlıların ev ve iş yerinde arama yaptı. Ekipler, aramada bulunan ve silah yapımı için kullanılan çeşitli malzemelere el koydu.

Savcılık sorgusunun ardından mahkemeye sevk edilen zanlılardan H.K, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Oysa "kaçak silah imal etmek"le suçlanan o insanlara ödül vermek gerekirdi. El aletleriyle silah yapmayı kolay mı zannediyorlar? Bir ara bu politikadan vazgeçilmiş ve KOSGEB aracılığıyla, silah atölyesi olanların ruhsatlı tabanca üretmeleri planlanmıştı. Sonuçta güzel silahlar da üretildi ama bu girişim sınırlı kaldı.

Türkiye'de devlet, vatandaşın önünü açmak için değil, kapatmak için örgütlenmiş gibidir.

***

Hatay Dörtyol'dan Kazım Yalçın ise ne yapılması gerektiğini söylüyor:

"Ülkemizin kurtuluşu, lokomotif görevini millî tarımın üstlendiği, ithal ikameci, üretime dayalı karma ekonomik sistemle gerçekleştirilir.

Tarımda millî ve stratejik ürünlerin tespiti yapılmalı, devlet tarıma dayalı sanayiyi ya kurmalı ya da kurdurmalı, yine ihtiyaç olan bütün üretim sektörlerine KİT'lerle müdahale yapılarak devletçilik yönü ağır basan bir ekonomik sistem acilen hayata geçirilmelidir. Bütün dünya biliyor ki büyük önder Mustafa Kemal Atatürk, bütün imkânsızlıklara rağmen bu sistem ile yeni ve güçlü Türkiye Cumhuriyeti devletini inşa etmişti."