Yine olmamış galiba!

09 Kasım 2016 tarihinde kabul edilen 6756 sayılı Kanun'un 104'üncü maddesi ile askeri liseler kapatılmıştır. Bu karar, 31 Temmuz 2016 da yayınlanan 669 Sayılı Kanun hükmünde kararname ile alınmıştır.

Ancak Milli Savunma Bakanlığının kullanımında kalarak Milli Savunma Üniversitesinde eğitim gören üniversite öğrencilerine hizmet vermeye devam etmektedir.

Açık kaynaklarda bu okullara alınabilmek için gerekli şartlar da oldukça net olarak ortaya konmuş, ayrıca yine açık kaynaklarda Milli Savunma Üniversitesinin ve Harp okullarının Dekanlarını eğitim kadrosunu da net olarak görebiliyoruz. Bu isimler de çoğunlukla Tarih ve Coğrafya Bölümlerinde yetişmiş önemli Akademisyenler.

Zaten Prof. Dr. Erhan Afyoncu’yu da hepimiz tanıyoruz. Kendisi şu anda Milli Savunma Üniversitesinin Rektörü durumunda.

Yani 15 Temmuz Hain darbe girişiminin ardından Askeri okulları Sivilleştirmek ya da en azından sivil yönetime ve denetime kavuşturmak şeklinde bir çalışma yapılmıştı. Bu tarafının doğruluğu ya da yanlışlığı her bakış açısına göre değişir.

Ama bu bakış açılarının bu sonuçlara evrilmesi de genelde kendi içinde çelişir. Türkiye ne yazık ki hiç de hoş olmayan bir askeri darbeler ve vesayetler tarihine sahiptir. Bu açıdan sivilleşme talebi oldukça makuldür. Bu sivilleşme talebinden önce yaşanan FETÖ İhaneti, yaşanan kalkışmaya kadar defalarca muhalefet tarafından AKP ye ifade edilmiş olsa da kendileri buna ikna olmak için 15 Temmuz’u beklemişlerdir.

FETÖ den sonra bu sivilleşme konusunda atılan adımların karşısında ise genelde muhalefet durmuştur. Oysa ki FETÖ yapılanmalarına başlangıçtan itibaren karşı çıkan da çoğunlukla Muhalefet tarafı olmuştur.

Atatürk’ün adının da bu tip darbe söylemlerine her seferinde karıştırılması askeri vesayeti ortadan kaldırma talebinde olanların elini güçlendirmiştir. Dahası askeri vesayetin kaldırılması söyleminden daha normal ve demokratik bir talep olamaz aslında ancak her kes askeri vesayetin ortadan kaldırılmasını isterken farklı argümanlarla durumu kendi tarafına yontmayı başarıyor ne yazık ki.

İşte bu teğmenler meselesini de muhalefet genel olarak aynı noktadan görmeyi tercih etti hep beraber, ama benim yukarıda alıntıladığım 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından sivilleşme olarak tanımlanan askeri okullara alma ve orada eğitim görme konusundaki kritelerin değiştirilmesine rağmen bu sızmaların nasıl olduğunu sormadı ne yazık ki.

Eğer bu Harp okullarına bu sızmalar gerçekleşmiş ise siz 15 Temmuz’dan sonra bu okullar üzerinden o sivilleştirme hamlesini nasıl gerçekleştirdiniz diyen olmadı. Sosyal Medya mücahitleri tezlerini desteklemek için 2017 de yurt dışına kaçan, Peygamber Efendimize Hakaret ettiği için mahkum olan Sevan Nişanyan tarafından, “Teğmenlerin yaptıklarının cezası aslında idamdır, ucuz kurtuldular” şeklindeki videolarla aynı yere düşmekten neden rahatsızlık duymadılar

Evet Mutafa Kemal Atatürk’ün adı kullanılarak bu ülkede defalarca darbe yapıldı ve zulüm uygulanmaya çalışıldı. Ama o söylemleri bahane ederek Cumhuriyetin temel ilkelerine de alenen ve açıkça saldırıldı. Saldırılmaya da devam ediliyor.

Kimse adına bir kefalet koyacak yetkinlikte olmadan burada şu sorunun sorulmasını son derece önemsiyorum aslında. Hükümet tarafı bu teğmenlerin mezuniyet töreninde çekilen kılıçlar üzerinden “Siz o kılıçları kime çektiniz” şeklinde bir söylem geliştirdi. Anlaşılmaz bir korumaya sahip olan sosyal medya mücahitleri de bunu Atatürk aleyhtarlığına çok çabuk evirdiler.

Şimdi benim asıl soruma gelmek istiyorum. FETÖ denen örgütün yapılanmalarını devletten temizlemek isterken oluşturulan sivilleşme ile kurulan okullara 18-19 yaşında giren ve 4 sene o sivilleştirilerek temizlenen o okullarda okuyan bu teğmenler üzerinde hala bir vesayet mi var yani?

O zaman o sivilleşme çabalarının sonuç vermediğini mi kabul etmemiz gerekiyor. Güvenlik soruşturmaları muhakkak yapılmıştır ama elbette onlara vakıf olmamızı beklemiyoruz. Yine olmamış demek ki, o zaman biraz daha mı sivilleşsek, ya da aslında sivilleşmek farklı bir şey olabilir mi yanlış mı anladık acaba?..

Yazarın Diğer Yazıları