Yolgeçen hanı olduk

En son yolumuzdan geçenler, içeri girenler, yerleşmeye kalkanlar Müslüman Kardeşler oldu. Yani sıradan bir misafirlik değil bu, darda kalmış bir misafire davet de değil. Adam diyor ki biz kendimize yer aramıyoruz, çalışacak, faaliyet gösterecek bir ortam oluşturmak istiyoruz. Rahatça çalışacaklarmış!

Suriye olayından beri giren çıkan belli değil. Herkes örtülü ödeneğin nasıl oluyor da geçen seneye göre ikiye katlandığını soruyor. 732 trilyon harcanmış. En kabarık rakam da cumhurbaşkanlığı seçimleri sırasında olmuş. Cumhurbaşkanı seçimlerinde mi oldu, yoksa bu örgütlere yardım mı edildi? Cumhurbaşkanı seçimlerinde diğer parti başkanları nispeten daha az harcama yaparken Tayyip Bey, 50 trilyon da bağış toplamış.

***

Yani, bir kere daha yazmıştım Amerikalıların tuzakları bitmez ama genellikle aptalcadır. Birinci Irak savaşında petrole bulanmış martıları Saddam’ın kirlettiği savaşa hamletmişlerdi. Bu sefer başlarını kestiğinden emin olamadığım cinayetler gösterdiler. Adam bağırmıyor, çağırmıyor, kan akmıyor. Zebella gibi bir adamın hikayesini dinliyoruz. Cinayete dair başka bir açıklama yok. Maksat, tuzağı başlatmak ve genişletmek. Çünkü: Bir yarım kalmış Irak savaşını tamamlayacaklar, bu arada da yan cebime hesabı petrolü kapacaklar. Ama asıl kazançları sözüm ona Türkiye’yi avuçlarının içine almak olacak. Buna işgal diyenler de var. Nasıl derseniz, işte şöyle: IŞİD kafa kesti ya, bütün dünya ayağa kalktı ya, ne olursa olsun IŞİD’i yok etmek için müttefik toplanacak, silah yardımı yapılıyordu zaten, bu artırılacak. Silah yardımı özellikle kime gidecek biliyor musunuz, biliyorsunuz tabii. Savaşan Peşmerge adı altında PKK’ya gidecek. 
Hey gidi Türkiye... 30 senedir PKK’yı püskürtürsün. Bu tuzağa düşeceğini zannettiler. Düşmüyoruz efendim. Bir şey yapamıyorsak da şimdilik, ne olduğunu biliyoruz. 

***

Günün birinde kara sakallı şalvarlı adamlar, Allah muhafaza etsin evlerimize saldırırlarsa, çocuklarımızı kaçırırlarsa bizimkiler ne halt edecek acaba, hiç düşünmüyorlar. Belki de düşünüyorlardır da kendileri bir batağa sürüklendiler çıkamıyorlar.
İyi haber alan bir muhabirden duydum bir televizyon konuşmasında. Büyük makamdakilerden biri şöyle demiş: Şimdiye kadar devlet işleri yaptık, bundan sonra artık İslam’a hizmet edeceğim.
Bu ne cahilliktir. İslam’a hizmeti yüz binlerce Müslüman’ı kesmekle, yerinden etmekle, aç açık bırakmakla olur sanıyorlar. İslam’a hizmet; rüşvet almamak, hırsızlık yapmamak, kamu malına ihanet etmemek, insanları koruyup kollamakla olur. 
Türkiye’nin Allah yardımcısı olsun. Şimdi bir de İhvan-ı Müslimin ile uğraşacak. Zaten adamlar kaç senedir buradaymış. Sanki öteki Müslüman devletler bunların kıymetini bilmediler de biz bileceğiz. Mısır’ı düşünün bakalım. Bunlar yüzünden ne badireler atlattılar.

***

Bu ülkenin İşçi Partisi’nden başka sahibi yok mu? Ermenilerle cenk etmek için onlar kanunlara baş vururlar. Kürtçe resmi dilin hem sosyolojik hem kültürel bakımdan, hem de yasal olarak mümkün olmadığını onlar anlatırlar. Şimdi de Atina’ya gidiyorlar. İzmir’in kurtuluş günü olan 9 Eylül’de çakma bir yasa icat ederek zaferimizi kirlettikleri için onu protesto edecekler. Türkiye’nin sahiplerinin daha çok olmasını temenni ederdim.

Yazarın Diğer Yazıları