Zikirmatik ile hatim olursa BOP ne olur?

Trabzon’dan gelirken, uçakta, yanımda oturan kadın, işaret parmağının ucuna taktığı yorgancı yüksüğü büyüklüğündeki dijital  “zikirmatik”  ile zikir çekiyordu. 1 saat 50 dakika boyunca, cam kenarındaki kızının verdiği kurabiyeleri atıştırmak dışında, sadece zikirmatiğin düğmesine bastı, başka hiçbir faaliyette bulunmadı. Kızcağız da elleri açık, devamlı dua halindeydi..
Doğrusu ben de uçağın kalkışı ve inişi sırasında Fatiha ve dua okurum. Fakat böylesine ilk defa rastladım. Sonra Muhsin Kadıoğlu’nun verdiği iftar yemeğinde konunun önemli bir ayrıntısını, bankacı bir hanımdan öğrendim. Meğer 70 bin zikir, bir hatim sayılıyormuş! Artık ne zaman biterse..
Oysa, bunun yerine o kadıncağız, Kur’an’ı Kerim meali okusa, kendi ana dilinde, kutsal kitabında ne yazdığını anlasa, namazda okuduğu surelerin anlamını öğrense daha iyi bir iş yapmış olmaz mı?

***

Belki bir vesile olur da bu konuda yazarım diye düşünürken, Anadolu Ajansı Mısır’dan bir haber geçti. Meğer Mısır’da, bizdeki gibi toplu taşıma araçlarında zikir çekmek yerine doğrudan Kur’an okunuyormuş. Herhalde bir aylık yolculuk sırasında Kur’an’ı hatmediyorlar.
Türkiye’de bazı camilerde, Ramazan boyunca her sabah namazında Kur’an’dan bir cüz okunur. Ramazan bittiğinde siz de Kur’an’ı dinleyerek hatmetmiş olursunuz.. Fakat Arapların Kur’an okuması ile başka milletlerin okuması arasında elbette fark var. Arapça bilmeyenler, anlamını bilmedikleri sözleri tekrarlamış oluyor.. Buna rağmen Kur’an dilini bilseniz bile bir yolculuk ortamında Kur’an okumaya Mısır’ın El Ezher Üniversitesi hocalarından itiraz var. 
El Ezher Üniversitesi’nde Kuran İlimleri öğretim görevlisi olan Muhammed er-Rawi,  “Allah bizlere Kur’an okuduğumuzda düşünmeyi, öğrenmeyi ve onunla amel etmeyi emrediyor” diyerek  “Günümüzde çoğu kişinin Ramazan ayında Kur’an-ı Kerim’i hatmetme telaşıyla toplu taşıma araçlarında, duraklarda ve kalabalık ortamlarda okumaları, kabul edilemez ve mekruhtur” yorumunda bulundu.
Ezher Üniversitesi İslami Araştırmalar Merkezi üyesi Muhammed Rafet Osman da Rawi’nin sözlerine katılarak, ’’Kuran ayetlerinin manası düşünülerek, hükümleri anlaşılarak okunmalı “ ifadelerini kullandı.

***

Konuyu, 1993 yılında, Türklüğün Yeni Dünya Düzeni’nde ” Kuran okuyanların çoğu anlamından habersiz “ başlığı altında incelemiştim:
” Ülkemizde bilindiği gibi Kur’an veya mevlit okumakla geçinen insanlarımız vardır. Bunlar, davet edildikleri mevlit törenlerinde Kurân ve mevlit okurlar, karşılığında da ’ücret’alırlar.
Okudukları Kur’ân’ı ne kendileri anlar, ne de dinleyenler...
Bu tür mevlitler genellikle kadınlar arasında daha çok düzenlenir. Bu tür mevlitlere gidenler arasında yaptığım küçük bir araştırma, bu toplantılarda Kuran okuyanların, ayetlerin anlamından hiç haberdar olmadığını ortaya çıkardı. 
Kur’ân okumayı bilenler, anlamını bilmiyor! Dinleyenler neyi bilecek?
Türklerin çoğunluğu, dinini doğrudan ve kaynağından değil, hep ikinci, üçüncü elden öğrenmiştir. Sanılıyor ki bu durumun sebebi ’Harf devrimi’dir. Oysa, bugün Arapça alfabeyi bilerek Kurân okuyanların, anlamını bilmediği gerçeği göz önünde durmuyor mu?
Yine müslümanların çoğunluğu, namaz sırasında okuduğu ayetlerin veya duaların bile anlamını bilmiyor. ’Kıldığı namazdan gafil olmak’, biraz da bu değil midir?
Hazreti Ali’nin naklettiği bildirilen bir hadis şöyledir:
’Dini bilgisi olmayan kimsenin ibadetinde, anlayışı olmayanın dini bilgisinde ve düşünmeden Kurân okumakta hayır yoktur.’
(İbni Dariş, Hilye, İbni Asâkir,
Hayatü’s-Sahabe).
Her gördüğü Arapça yazıyı kutsal bir metin zanneden insanların oluşturduğu bir toplum, bugünkü dünya ile başa çıkabilir mi? 

***

70 bin defa zikir yaparak hatim indireceğini zannedenler sonuçta ruh hastası olur. Milleti nasıl da kandırıyorlar..
Kurân okuduğunu ve sevap işlediğini zannederek bir ömür boyu kendisini kandıran, yani Kur’an’da sıkça belirtildiği gibi,  “aklını kullanmayan” ,  “düşünmeyen”  insanlar topluluğu, Hıristiyanlara hizmet eden kendi yöneticilerini,  “one minute”  gibi bir iki gösteri yaptıklarında Peygamber gibi görmez mi? Böylece onlara biat ederken, gerçekte, Büyük Orta Doğu Projesi gibi ABD’nin İslam dünyasını işgali demek olan projelere evet demiş olmaz mı?

Yazarın Diğer Yazıları