Adana benim doğup büyüdüğüm topraklardır. Memleketimle her daim de onur ve gurur duyarım. Türkiye'nin en verimli toprakları Adana'dadır bilirsiniz. Elinizden yanlışlıkla tohum düşse olduğu yerde yeşerir hemen. İnsanı da bir o kadar samimi ve çalışkandır. Azıcık aşım ağrısız başım der yine de haksız kazanca göz dikmez. En azından büyüklerimiz bu felsefe ile yetiştirdi bizleri.

Hepimizin malumu, seçimlerde Zeydan Karalar, Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı, mutlak bir zaferle kazandı. Seçimlerden önce yazdığım yazıda da belirtmiştim. Adana'yı Zeydan Karalar, Ceyhan'ı Kadir Aydar alacak diye. Gittim, gördüm çünkü. Çok uzun zaman sonra Adana'lı hemşerilerim bir kişiyi bu kadar sevmiş ve sahiplenmişti.

Salı günü Adana Büyükşehir Belediyesi adına arandım ve basın toplantısına davet edildim. Düşünmeden "gelirim" dedim. Çarşamba günü toplantıda hazır bulundum. Tüm basın mensupları olarak belediyenin basın bürosu ve Başkanın samimiyeti ve içtenliği ile karşılandık. Basın toplantısı yapıldı ve duyduklarımız karşısında tabir yerinde ise şaşkınlık içerisindeydim. Ben ki her yazıda başka bir yolsuzluğu, yağmayı yazan kişiyim. Açıklananlar karşısında ben bile donup kaldım.

Hepsini anlatacağım.

Toplantıda aktarılan ayrıntıları anlatayım.

Zeydan Karalar, isim vermeden kimseyi hedef almadan Adanalıların paralarının nerelere nasıl harcandığını ve nasıl engellemeler ile mücadele ettiğini anlattı.

Bunların ayrıntılarını araştırıp sizlere anlatmakta benim boynumun borcu oldu. Basın açıklamasında hemen hemen AKP'den CHP'ye geçen her belediyede olduğu gibi yüksek borçlardan bahsedildi.

Zeydan Karalar Adana Büyükşehir Belediyesini 4.3 milyar TL borç ile devraldı. Çalışanların maaşlarını dahi ödeyemeyecek durumda olan Belediye için Belediye Meclisinden borçlanma yetkisi istedi ancak AKP ve MHP'li belediye meclis üyelerinin ret oyları ile borçlanma yetkisi verilmedi.

Zeydan Karalar'da eldeki mevcut bütçeyi incelemeye aldı ve tasarruf tedbirleri uygulamaya başladı. İşe de ASKİ'den başlamış.

ASKİ'nin işçilik giderleri ASKİ'nin bütçesinin %30'unu geçmesinden dolayı bazı personel ile yolları ayırma kararı alınmış. Bu sayede 4 milyon 500 bin TL bütçe fazlası sağlanmış. İştiraklerdeki harcamaları denetim altına alıp giderleri kontrol etmiş.

Araç kiralama işleri…

Araçların daha etkin ve verimli kullanılması için planlama yapılmış ve araç sayısı azaltılmış.2019 Ocak ayında toplam araç kiralama bedeli 6 milyon 200 Bin TL, Şubat ayı 6 milyon 287 bin TL, Mart ayı6 milyon554 bin TL, Nisan ayı 5 milyon 873 bin TL, Mayıs ayı 4 milyon 108 bin TL, Haziran ayı 3 milyon 906 bin TL, Temmuz ayı ise 4 milyon TL…

Yönetim el değiştirdikten sonra araç kiralamada ödenen rakamın gözle görülür düzeyde düştüğü görülüyor. Ayrıca akaryakıt fiyat farkının kesilmemesi ve sözleşme şartname hükümlerine uyulmadığı için cezai işlem uygulanmış. Akaryakıt fiyat farkı kesintisi için 4 milyon TL, sözleşme şartlarını yerine getirmediği için ise 4 milyon 145 bin TL kesinti yapılmış.

Toplamda ise 22 Milyon TL tasarruf sağlanmış.

Uzaktan okumalı sayaç ihalesi…

Mesela bir de sayaç ihalesi var. Evlere şenlik.

İhaleyi alan firmanın işe başlama tarihinden itibaren yazılı tebligat ve sözlü uyarılara rağmen ihale konusu sayaçları teslim etmediği anlaşılmış. Hatta hiçbir işlem tesis etmediği tespit edilmiş. Ek süre verilmiş ve tekrar tebligat yapılmış. Aynı durum devam ettiği için sözleşme feshedilmiş ve 2 milyon 255 bin TL teminat gelir kaydedilmiş.

Güncelleme farkı olarak da 1 milyon 171 bin TL takibi içinde hukuk müşavirliğine yazılmış. Teslim olmayan sayaçlar ile de ilgili sözleşmedeki cezai madde uyarınca 8 milyon 382 bin TL ceza kesilmiş.

Bu İhale ayrıntılarını biraz anlatmam lazım.

İhale kayıt numarası 2017/322140. Yaklaşık maliyeti 39 milyon 336 bin TL. İhale için üç firma evrak almış ancak bir firma ihaleye girmiş ve ihaleyi 37 milyon 590 bin TL bedelle Yaşam Elektronik Sayaç adlı bir firma almış.

Firma 2010 yılında Ankara'da Mecit Serkan Sürmeli, Emine Can Sürmeli, Sudan Sürmeli, Ahmet Kaplan ve Başkent Prodüksiyon adlı firmanın ortaklıkları ile kurulmuş. Firma 2014 yılında yönetim kurulu başkanı olarak Oğuzhan Şefkatli'yi atamış.2016 yılında Şirket İstanbul adresine taşınmış.

Yaşam Elektronik adlı firmanın ortağı olarak görünen Başkent Prodüksiyonda 2010 yılında Nazan Mehtap Şefkatli ve Sudan Sürmeli tarafından kurulmuş. Sonra Mehtap Şefkatli hisselerini Mecit Serkan Sürmeli'ye devretmiş sonrasında da Sudan ve Mecit Serkan Sürmeli tüm hisselerini Murat Şefkatli'ye devretmiş. Sonrasında bu firma Yaşam Elektronik ve Sayaç adlı firma ile birleşmiş.

Bu kadar isim vermemin bir nedeni var tabi ki…

Yaşam Elektronik Adana Büyükşehir Belediyesine bağlı ASKİ'den sadece bu ihaleyi almamış. 2014 ve 2018 tarihleri arasında toplamda 72 milyon TL değerinde 9 ihale almış.

Peki tüm hisselerin devredildiği bu milyonlarca liralık ihaleleri, MHP'li belediyeden alan Murat Şefkatli kim?

MHP eski genel başkan yardımcısı!

Oğuzhan Şefkatli de oğlu…

Zeydan Karalar yönetimi tarafından bu söz konusu ihale nedeni ile Cumhuriyet Başsavcılığı'na "İhaleye fesat Karıştırmak"tan suç duyurusunda bulunulmuş.

Firma sahibi Murat Şefkatli ile konuştum ve hakkındaki iddiaları ve belgeleri sordum. Firma sahibi olduğunun oğlunun yönetim kurulu başkanı olduğunu doğruladı. İhaleyi aldığını tamamını teslim edemediğini doğruladı.

Açıklaması ise şöyle;

"Ben 100.000 adet sayaç için İhaleyi aldım.32.000 adedini de teslim ettim. Ben ihaleyi aldığımda dolar 3,40 TL idi. Dolar 7 TL olunca maliyet inanılmaz yükseldi. 200 TL ye alıp Belediye'ye 265 TL ye sattığım cihazlar 290-300 TL alış fiyatına geldi. Zarar ettim. Belediyeden ek süre istedim. Verildi. Belediye benden 10.000 adet daha istedi. Sonrasında TBMM den tasfiye kararnamesi çıktı. İsterseniz projeyi sonlandırabilirsiniz dediler. Ben ek süre istedim. Bir yıl ek süre verildi. Belediye süre uzatımına uymadı. Banka teminatlarımı yaktılar. Sonra bana tekrar Belediye ek süre verdi.40.000 sayaç istedi. Ancak 15 gün içinde istediler. Yetiştirmem mümkün değildi. Belediye sözleşmeyi feshetti etti ve ceza kesti bana.2018 yılındaki 10.000 adet sayaç isteği yerine getirilmediği için 433 günlük ceza kesildi bana.

Şayet belediyeye pahalı mal satmışsam, fazla para ödenmişse bana istediğini yapabilirler ancak böyle bir durum yok.

Ben de yasal haklarımı kullanacağım.

Resmiyette belirttiğiniz toplam ihale bedelleri doğru ve ihaleleri ben aldım gözüküyor. Ancak en son aldığım 17 Milyon TL'lik ihaleyi yapmayacağım ve sayaç işinin sadece 10 Milyon TL'sini yaptım."

Ben de sordum tabi…

"MHP Genel Başkan Yardımcısı, MHP'li bir Belediye ile iş yapıyorsunuz. İhaleye tek başınıza giriyorsunuz. Bildiğim kadarı ile Sözlü'nün 2014 ve 2019 seçim kampanyasını da siz yürüttünüz. Bu normal mi?"

Şöyle yanıt verdi:

"İhaleye tek girmemin sebebi bu ürünü Türkiye'de yalnızca ben yapıyorum. Başka kimse yok ki. Pilot olacaktı. Sözlü'nün kampanyasını da yürüttüm. Ancak hak etmediğim bir iş yapmadım, yapmamda. Bana şu anda yapılanlar tamamen siyasi nedenler ile…"

Sondaj kuyusu açma işi…

Gelelim kamuoyunda en çok konuşulan mevzuya!

Adana'da içme suyu ihtiyacının temini amacı ile yapılan sondaj ve kuyu açılması işleri ile ilgili saha incelenmesinde 35 adet kuyunun hiç açılmadığı tespit ediliyor. Bu suretle de KDV dahil 5.2 milyon TL fazla ödeme yapıldığı anlaşılıyor.

Bu konu ile ilgili videoyu sosyal medya hesabımdan paylaştım. Twitter'da gündem oldu. Bir iş makinesi ile açıldığı söylenen kuyunun sözde beton kapağı kaldırılıyor. Kapak altında ne bir kuyu var ne de bir çalışma.

Peki kim bu ihaleleri alan firmalar?

(2018/510072 - 2018/89629 -2017/239343 ihale kayıt numaraları ile)Şahıs şirketi Erdal Kılınç.

Toplam bedeli 11 milyon TL. Bir ihaleye OHD İnşaat A.Ş. İle birlikte girmiş.

Yani açmadığı kuyular için para harcamış gibi yapıp faturalar kesilmiş.

Bu firma sahibi ile de görüştüm. Tunus'ta olduğunu belirtti. Türkiye'ye döndüğünde açılan kuyuların videoları ve resimlerini bir basın toplantısı ile açıklayacağını dava açacağını belirtti.

Sonuçta…

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar'ın, sadece ASKİ ile ilgili açıkladığı belgelere istinaden oluşan kamu zararı tam 60 milyon TL.

Yani…

Yanisi şu…

İnce Memed'in memleketinde Abdi Ağalar türemiş. Bu kez zulmün yerini sömürü almış.

Bir sonraki yazımda ise Adana Büyükşehir Belediyesi dosyalarına devam edeceğim.