Darbe lafını hem çok seviyorlar, hem de ondan çok korkuyorlar. 
10 senedir darbe konuşulur. Mursi’nin devrilişinden başlayarak en yoğun şekilde yine darbe konuşulmaya başlandı. Şaştığım şeylerden biri de, koskoca Kılıçdaroğlu’nun, AKP ile aynı darbe yorumları yapması oldu.
Darbe dedikoduları yaparken, adının önünde Prof. bulunan kişilerin bile 30 milyon Mısır halkından tek kelime söz etmeyişleri oldu.
O halk oraya havai fişek atmak için toplanmamıştı. Mevcut iktidarın tehlikeli gidişini gördü ve bunu durdurmak için toplanmıştı. Olan şey şudur: Ordu bu sefer halkın yanında yer aldı. Mübarek’in devrilmesinde ordu tarafsız görünüyordu. Batılıların bu işte temkinli olmalarının sebebi de rahatça kullanabileceklerini sandıkları siyasal İslam’ın devlet tecrübesi yokluğundan, iktidar açlığından, bu açlık yüzünden iktidara ebediyen bağlı kalmayı istemesinden kaynaklanıyordu.

***

Mursi’nin ve adamlarının savaşı demokrasi savaşı falan değil, “İktidarı kaptırmam” savaşı. Bunu herkes biliyor, bizimkiler de biliyor ama demokrasi lafıyla maskelemek istiyorlar.
Madem ki bu kadar demokratsınız, Mübarek devrildiği zaman, neden orduyla münasebete geçtiniz, onu kutladınız, onunla stratejik anlaşmalar yaptınız? Bu soru bizimkilere, şimdi Mursi’ye soralım:
Madem ki demokrasiyi bu kadar seviyorsunuz, neden iyi kötü bir seçimle iktidar olmuş Mübarek’e yapılan askeri darbeyi o kadar sevinçle karşılayıp kabul ettiniz?

***

Mısır’ın iktisadi durumu bir yılda çökmüş. Rakamlar bunu gösteriyor.Yoksulluk artmış, işsizlik artmış. Ayrıca halk tıpkı bizdeki gibi yaşam tarzlarına müdahale edilmesinden bıkmış. Yatırım yok, üretim yok. Mursi’nin aklı fikri kadrolaşmada. Ehliyeti, liyakati olanı olmayanı devlet kadrolarına dolduruyor, tıpkı bizdeki gibi.
Yalnız ne tuhaftır ki, orduda da kadrolaşma yapmış ve şimdi onu deviren ordu bu ordu. Onun için kadrolaşmaya da güvenmeyeceksiniz.

***

Bizimkiler ve Mursi çok yanlış yaptı “direnin” demekle. Bu direnişi siz Gezi Direnişi mi sandınız? Gezi direnişçilerinin ölümlerinde yaralanmalarında olduğu gibi işin içinden kolayca çıkabileceğinizi mi sandınız? Suudi Arabistan, BAE bile temkinli davranırken, siz Mısır’la münasebetleri alt üst ettiniz. Yeni bir düşman daha kazandınız. Devlet adamlığı denilen şey Erbakan hocada vardı ama siz öğrenememişsiniz.
EK: Ben bu yazıyı yazarken, Taksim’de
pala dehşeti başladı. Onu da çarşamba günü yazacağım.