"Atina, Türkiye'yi kuşatmak istiyor"

"Atina, Türkiye'yi kuşatmak istiyor"
Yunanistan'ın Türkiye'ye yönelik kirli oyunlarının devam ettiğini söyleyen emekli Korgeneral Karakuş, Türkiye'yi bir anlamda hem hava sahasından, hem deniz sahasından kuşatmak istiyorlar. Doğu'da Suriye ile uğraşırken Türkiye bunu yapıyorlar" dedi.

Fatih ERBOZ/Ankara

Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) Başkanı emekli Korgeneral Erdoğan Karakuş, Yunanistan'ın hava sahasının bizim 3 mil yakınımıza geldiğini söyledi. Karakuş, "Bizim kıyılarımızdan Kaş'a kadar gidiyor. Kaş'ın doğusundan Mısır ve Libya hava sahalarına kadar gidiyor. Antalya ve Fethiye civarında bize yer bırakıyorlar, bunun dışında kalan bütün deniz sahasını da münhasır ekonomik bölge olarak almışlar. İstedikleri Kıbrıs'ı yutmak. Bunu yaparlarsa hava sahasını ve münhasır ekonomik bölgeyi genişletmek istiyorlar. O zaman Suriye'den Adriyatik denizi ortasına kadar olan saha tamamıyla Yunanistan'ın eline geçmiş oluyor. Esas konu bu" dedi.

Erdoğan Karakuş, Türkiye'nin doğuda bir sorun yaşadığında Yunanistan'ın Ege Denizi başta olmak üzere Kıbrıs'ta da sorun çıkardığını kaydetti. Yunanistan'ın istediği bazı şeyler olduğunu belirten Karakuş, şöyle devam etti:

"Bu isteklerini alabilmek için mümkün olduğu kadar NATO'da çatlak yaratıp her zaman Yunanistan'ın yanında yer alıyor zaten Batı devletleri, ayrıca ABD'nin F-35 uçaklarını vermemesi durumu doğabilecek, Yunanistan bunları hesaplayarak bizi Türkiye'yi sıkıştırmak istiyor. Yunanistan bunu devamlı yapıyor. Kıbrıs Barış Harekâtı'ndan sonra F-4 uçaklarını parasını vererek almamıza rağmen silah ambargosu nedeniyle ABD bize vermedi. Şimdi yeniden aynı durumu yaratmak istiyorlar. Türkiye'nin hava gücüne darbe vurmak istiyor. Güney Kıbrıs'a filo yaptılar."

Türkiye'yi ayrıca güneyden vurma amaçları olduğuna da vurgu yapan Karakuş, "Kendileri münhasır bölge olarak neredeyse Ege'yi ve Akdeniz'i kapsayarak ilan etmek istiyorlar. Türkiye'ye az bir bölge bırakmışlar. Bunu uluslararası alanda tasdik ettirmek için uğraşıyorlar. Bu konuları BM adına inceleyen İspanya'daki Sevilla Üniversitesi. Burasıyla da iyi ilişkiler içindeler. Türkiye'yi bir anlamda hem hava sahasından, hem deniz sahasından kuşatmak istiyorlar. Doğu'da Suriye ile uğraşırken Türkiye bunu yapıyorlar" diye konuştu.

BİZ PKK İLE UĞRAŞIRKEN FIRSAT BİLDİLER

Fırat'ın doğusunun PKK'nın eğitim kampına döndüğünü ve Türkiye'nin milli güvenliğine ciddi bir tehdit oluşturduğunu da değinen Karakuş, şunları anlattı:

"Irak'ta da güçlü hale geldi terör örgütü. Irak merkezi hükümetini de zorluyorlar. Her türlü gelişmiş silaha sahipler. Bu silahlar üzerinde de çalışıyorlar. Bu Fırat'ın doğusuna yapacağımız operasyon ise kısıtlı olabilir. ABD rahibi aldığı için bazı konularda bazı işlemlere müsaade edebilir gibi görünüyor. Suudi Arabistan'ın Kaşıkçı ile ilgili yanlışları nedeniyle Türkiye ABD yakınlaştı. Suudi Arabistan'da PKK'yı desteklemek de çekinir noktaya geldi. 400 milyon doları terör örgütüne yeni verdi, ayrıca 4 milyar doları ABD çekilmesin diye verecekti. Bütün bunlar bir araya geldiğinde Suudi Arabistan Türkiye ile arasının açılmasını istemiyor. Suudi Arabistan ile de yeni bir döneme girdik."

TÜRKİYE'NİN TAVRI 1994 YILINDAN BERİ BELLİ

Yunanistan'ın tüm bunları fırsat bildiğini ifade eden Karakuş, 1994 yılında Uluslararası Deniz Hukuku ve Hava Sahaları Konferansı'nda Türkiye'nin tavrını belirlediğini bildirdi. Karakuş, "Her hangi bir şekilde 1994 yılında alınan karar üzerine 12 mile çıkarsa Yunanistan'a savaş sebebidir dedik ve dünyaya da açıkladık. Böyle bir tutumuz oluştu. 1995 yılında yayınladığımız kırmızı çizgileri delmeye çalışıyorlar. Türkiye'nin uçak sayısı kadar pilot sayısı var. Yunanistan şimdi tüm bunlardan yararlanmak istiyor" dedi.

Erdoğan Karakuş, ancak Yunanistan'ın tüm bu yaptıklarının ters tepeceğini de bilmesi gerektiğini aktararak, "Yunanistan batı tarafından destekleneceğini düşünüyor. Almanya Kıbrıs meselesinin çözülerek Kıbrıs'ın AB'ye girmesini istiyor. İngiltere'nin AB'den ayrılması noktasında Kıbrıs ile ilgili çok fazla söz sahibi olamayacağını hesap ediyor. Hem hava sahasını, hem de ekonomik münhasır bölgeyi birleştirmek istiyorlar" şeklinde konuştu.

BİZİM DENİZLERE GÖZ DİKTİLER

Kıta sahanlığı kavramından daha çok münhasır ekonomik bölge kavramının son yıllarda kullanıldığını dile getiren Karakuş, şöyle devam etti:

"Bizim siyasilerimiz daha çok Ege söz konusu olduğunda münhasır ekonomik bölgeden çok kıta sahanlığı ile ilgili konuşuyor. Kıta sahanlığını dünyada öne süren neredeyse devlet kalmadı. Herkes münhasır ekonomik bölge diyor. Hava sahasını elde eden münhasır bölgeyi de elde ediyor. Yunanistan'ın hava sahası bizim 3 mil yakınımıza geliyor. Bizim kıyılarımızdan Kaş'a kadar gidiyor. Kaş'ın doğusundan Mısır ve Libya hava sahalarına kadar gidiyor. Antalya ve Fethiye civarında bize yer bırakıyorlar, bunun dışında kalan bütün deniz sahasını da münhasır ekonomik bölge olarak almışlar. İstedikleri Kıbrıs'ı yutmak. Bunu yaparlarsa hava sahasını ve münhasır ekonomik bölgeyi genişletmek istiyorlar. O zaman Suriye'den Adriyatik denizi ortasına kadar olan saha tamamıyla Yunanistan'ın eline geçmiş oluyor. Esas konu bu."

Yunanistan'ın İsrail ile Mısır ile anlaştığını, bölgede yeni yeni müttefikler elde ettiğini belirten Karakuş, "Bizim de buna karşı bazı önlemler almamız lazım. Bu anlamda mecbur kalıyorsunuz ABD ile ilişkileri düzeltmeye. Yunanistan'ın istediği F-35 uçakları Türkiye'ye verilmesin, Türkiye S-400 hava savunma sistemini almasın, Türkiye'nin özellikle hava gücü zafiyete uğrasın amaçları bu" diye konuştu.

İlgili Haberler