Çete kalıntılarına dikkat

      Kabuk tutmuş bazı yaralara pansuman yaptığınızda kıyısından köşesinden kanamalara tanık olabilirsiniz... Durum size, o yaranın henüz iyileşmediği sinyalini verir. Böylece yaranın bir süre daha tedaviye muhtaç olduğunu anlarsınız...

       Siyasal ve sosyal hayatta da benzer tablolarla karşılaşmanız mümkün...

       Taa 15 Temmuz kalkışmasından bu yana her tarafta hâlâ fetöcü hain aranıyor...

       Kimi devlet kadrolarında, kimi özel sektörün çatısı altında, kimi de üniversitelerde ve silahlı kuvvetlerde saklanmayı becerdiği için ancak bugünlerde peş peşe yapılan operasyonlarla yakalanıyorlar...

       Daha dün yetkili AKP ağzı ile Başbakan Binali Yıldırım, bu operasyonlara rağmen fetö çetesinin tamamen ortadan kaldırıldığını ayrı ayrı duyurdular; açılan davalar ise devam edecek...

       Bu açıklamalardan sonra bakalım daha kaç fetöcü yakalanacak...

       Yani çete tamamıyla çökertildiyse mesele yok, yaradan sızıntı olursa bilin ki yara kabuk bağlamadı...

 ***

       Taşeronluk yarası için de kapandı diyorlar ama durum öyle değil; birçok iş kolundaki taşeron işçilerin girişi yapılmadı; konu herhalde soğumaya bırakılmış durumda...

       Kara yollarında çalışan taşeron işçilerin girişleri yok; sadece onlar değil, demir yollarında ve tarım sektöründe çalışan işçilerin de yeni statüye göre girişleri tamamlanmadı...

       Bu yaraya pansuman yapıldıkça cerahat sızıntısı da sürecek demek ki...

      ***

       Afrin'de eğitim ve öğretim hayatı aylar sonra başladı. Demek ki hayat yavaş yavaş normale dönüyor...

       Okullar, bayraklarımızla donatılmış, öğrencilerin ellerine bayrağımız verilmiş. Duvarlara da Erdoğan'ın posterleri ile Mehmetçik'e teşekkür dövizleri asılmış...

       Afrin'de çocuklar ne kadar mutlu ve umutludur şimdi...

       Bu tabloyu hazırlayanlar da...      

    ***

       Menbiç'teki çocukların da gözleri herhalde Afrin yolunu gözlüyor olmalı, Mehmetçik'in yolunu...

       Herhalde "Gelse ve bizim de okulumuza güven içinde gidip okumamızı sağlasa, ne güzel olurdu" diye mırıldanıp duruyorlardır incecik sesleriyle...

       Güven içinde olmak ve geleceğe ilişkin umutlar beslemek, insan için, hele çocuklar için ne bulunmaz bir nimet!

       Menbiç şu anda, işgal gücü ABD'nin ortağı terör çetelerinin egemenliği altında...

       O çeteler eli silahlı kuklalar; okullarda eğitim ve öğretime izin verip vermedikleri de meçhul...

       Akılsız başının cezasını etkisiz hale getirilerek ödemeyi seçenler için, çocuğun ve eğitimin herhalde hiç değeri yoktur...

       Çocukları hunharca katledenler, okul ve öğretimi mi düşünecek!

      ***

       Sıra ikinci Kandil dedikleri Sincar'a geldi galiba... İstihbari bilgiler PKK çetesinin buraya iyice yerleştiğini işaret ediyor.

       Irak yönetimi bir süredir dikkatle izlediği bölgede ne zaman operasyon yapar bilemiyoruz.

       Ancak gelen haberlere bakılırsa kentin doğu kısımları Irak istihbarat örgütü tarafından kontrol altında tutuluyor.

       Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ortak operasyon için karar alındığını, ancak hazırlıkların tamamlanmasına çalışıldığını söyledi. Çaresiz bekleyeceğiz...

At binmek eğitim ister

         Başbakan Yardımcısı Bozdağ, "Emaneti ehline verdiniz, ata Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı bindirdiniz, at da şaha kalktı, Türkiye de şaha kalktı, Yozgat da şaha kalktı" deyince aklımıza, at binip de düşenler geldi...

        Lafla at binmek, hatta şaha kaldırmak kolay...

        Bu yaşta lafla ben bile at biner, şaha kaldırırım...

        Ya padokta...

        Binmemle küüt diye düşmem bir olur...

        Allah muhafaza!

Ahali ikisinden de mahrum

        Tarım Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba son günlerde sıkıntılı; nedenini de açıklıyor:

        -Kim görse et diyor, yemediğim eti size yedirmem diyorum, yine de susmuyorlar...

        Tabii susmazlar...

        Yemediğiniz eti yedirmiyorsunuz beyefendi ama yediğinizi de yedirmiyorsunuz ki...

        Ahali mırıldanmasın da ne yapsın!

Yazarın Diğer Yazıları