Atatürkçü duruş, Haçlı saldırganların öncelikli hedefi.. Dahası, İslam dünyasının üzerinden silindir gibi geçmek için, Atatürkçü duruşun kesinlikle yok edilmesi gerekiyor.. (Bu tezi sulandırmak isteyen, İslamla Atatürkçü duruş arasında bağ kuramayan, meseleyi, emperyalizme karşı duruş çerçevesinde ele almalıdır)
Ulusal kimliğe ağır saldırıya alıştırılan milletimizin, damarlarındaki Atatürkçü inisiyatif boşaltılmak isteniyor.. Bunun için de öncelikli yol, CHP’nin kimlik tasfiyesi ile dönüştürülmesi..
SHP formatıyla yarım kalan hamleye yeniden geçiliyor.. (SHP formatı PKK’nın devlete, belediyelere sızmasını sağlamış ama, ulusal duruş tasfiye edilememişti..)
Projenin konu mankeni Kılıçdaroğlu.. (Otur diyorlar oturuyor, kalk diyorlar kalkıyor!.. Hasta kıza ziyareti bile, etnik siyasete rant arayışı temelindedir..)
Artık açık seçik ortada ve ahalinin dilindedir ki, CHP önüne konan bir Pentagon projesi üzerinde yürüyor!.. (Tekrar soruyorum, Kılıçdaroğlu ‘Füze kalkanı’ konusunda neden tek söz söyleyemiyor!!?)
Pentagon Projesi o kadar açık ki..!
Bakın, ABD devşirmesi (Türkiye’deki ABD çıkarlarını savunsun diye medyada istihdam ettirilenlerden) bir köşe sahibi, TÜSİAD medyasında “BDP ile CHP ittifakı tezgahını” nasıl açık ediyor..
Bu köşe sahibinin aktarmasına göre.. Kılıçdaroğlu ve BDP nöbetçi başkanı, ortaya bir koalisyon lafı attırıp tartışılmasına olanak sağlanmasını(!) istemişler.. Amerikancı kalem erbabının bunu yapması sağlanmış!.. Ertesi gün, hem Kılıçdaroğlu, hem de BDP’li, yazı için yazıyı yazana teşekkür etmişler!..
Hadi buyrun bakalım..
Demek ki, “Yok böyle bir durum!..” diyen Kılıçdaroğlu “artizlik!” yapıyor...
Nitekim ABD beslemeleri, BDP ile ittifakın CHP’ye altı puan getireceğini dayatmağa başladılar..
Kılıçdaroğlu, mezhep ve etnik siyaseti zorlayarak iktidar arıyor!.. Kendisi mezhebini, yardımcısı etnik kaşımalara başladı.. Teşkilatı bağladığı Diyarbakır’lı Mesut Değer, “Teşkilatlarımız CHP-BDP ittifakına sıcak bakıyor” demiş..
BDP’nin PKK’yı temsil ettiğini, bu Mesut Değer iyi biliyor!..
Amerikan beslemeleri yazarlara alkışlattırılan, CHP-BDP ittifakı elbetteki, malum sermaye ağalarının desteğinde yürütülüyor..
Kemal Kılıçdaroğlu’na dizginleri veren güç, ahaliye de “Kemalizmi terkederek partinizin zincirlerini kırın!..” telkininde bulunuyor..
Kısaca.. CHP’yi SHP’ye dönüştürme, yakın geçmişte denenmiş bir fiyaskoya dönüştür.. Siyaseten, partiyi darbeleyecek olan “fiyasko” aslında Sevr kolpacılarının zaferidir..
Baykal, partisini incitmemeğe çalışarak, “Sevr Projesi”ne soyunan “kadroyu” uyarıyor..
Deniz Baykal, “Türkiye çok şey kaybeder” diyor ve ekliyor..
“CHP fikriyatının bir önemi vardır, şimdi biz o önemli olan fikriyatımızı bırakırsak, yük gibi sayıp bir tarafa itmeye kalkarsak, parti olarak kazançlı çıkmayız, hiç kuşku yok Türkiye çok şey kaybeder. CHP’nin fikriyatı iktidarda olsa da, muhalefette olsa da önemlidir. ’O fikriyattan vazgeç sen iktidara gelirsin, o fikriyatı bırak seni iktidara uçururuz’diyenlere kulak asmayın”
Kılıçdaroğlu’nun hemen yanı başında boy gösteren bazı tiplere bakın..
Gözleri parlıyor, “verilen görevi!!” icra edip başarılı olduklarını bir yerlere gösterebilmenin mutluluğu içindeler..
Bunların, çok uluslu sermayenin içimizdeki acentaları ile, sosyete takımı ile ilişkileri, destanımsı bir şekilde anlatılıyor..
