CHP, "İsviçre hesaplarına" sazan gibi atladı!

Aziz okuyucum arasında “Sana ne ulan CHP’den, sen MHP’li bir herifsin, ne diye CHP’ye ahkam kesiyorsun!!?” diye soranlara arz edeyim...
Son seçimlerin tümünde CHP’ye oy verdim... (Bu kafada gideceklerse haram olsun!!)
Kılıçdaroğlu’nun taklaya getirilmesini istemiyorum. (Paris’te mezara giden lider, Karabük’te taşan feryada hâlâ yeterince duyarlı değil..)
Gelgelelim takla ne kelime, güvercin takla ardı ardına!..
WikiLeaks meselesinde, tuzluğu kapıp  “İsviçre hesaplarına” koşmalarına bile şaşırmamak elde değil..
Muhterem CHP’liler  “zarfa”  geliyorsunuz. (Polise ne demek olduğunu sorun!!)
Nasıl ki askerler, muhtıra v.s çıkışları ile Tayyip Erdoğan’ın elini güçlendirmişlerse, ABD’linin “WikiLeaks”ı da aynı işe
yarayacak!..
Başbakan’ın “İsviçre’de hesapları olduğu”nu söyleyen, hangi akla hizmet ettiği belli olan Bay Edelman..!
“Ekip kurduk araştıracağız!!” diye açıklama yapan CHP Genel Sekreteri
Süheyl Batum, harikalar yaratmayı
sürdürüyor!..
Acaba CHP neyi nasıl araştıracak!!?
Varsayalım, Başbakan’ın İsviçre’de
gizli hesapları var.. CHP, İsviçre bankacılığı denilince akla neler geleceğini bilmiyor mu!!?
Hangi hesabı nasıl araştıracak..?
Ana muhalefetin bu akıl ve stratejisi ile, Başbakan CHP’nin etinden de sütünden de daha çok yararlanır!..
Tarihten bir yaprak..
Hitler, Londra’yı bombalarken ve de İngiliz Kraliyet ailesinin başkenti terki görüşmeleri sürerken, Başbakan ve Başkomutan Sir Winston  Churchill o sabaha karşı uyandırıldığı yatağında haberi aldı...
Japonlar, Pearl Harbour’u bombalamıştı.. Churchill, anında şükür duasına durdu!.. Çünkü, o ana kadar ABD, 2. Dünya Savaşı’ndan uzak duruyordu ve Hitler, İngiltere’nin hesabını görmek üzereydi!.. ABD olmadan İngiltere, Hitler’e direnemeyecekti..
Bu “İsviçre hesabı” konusu, seçimlere hazırlanan Erdoğan’a nasıl yarayacak göreceğiz.. Başbakan ABD iftirası(!)ve bu iftiraya sarılan CHP’yi meydanlarda ballandıra ballandıra anlatacak!..
Böyle bir hesap olsa dahi, ortaya çıkarılamayacak bir bankacılık konusudur..
CHP, eğer Başbakan’ın servetini sorgulayacaksa, daha somut yollar kullanmalıydı ve ABD’nin hangi akla hizmet ettiği belgelerinden medet ummamalıydı..
Başbakan, “milyar dolarlık servet” ile, 2002 seçimleri öncesinden beri muhatap oluyor.. O zaman bu meseleyi ortaya işadamı Rahmi Koç atmıştı..!
Ama Rahmi Koç, iddiasını ispatlama bir yana, sonradan sözünü nasıl geri alacağını şaşırmış Başbakan’a bin türlü yolu deneyerek özür  çareleri aramıştı.. Kaldı ki, aynı Rahmi Koç’un, aile fertleri ile Tayyip Erdoğan’ı Pınarhisar’a gidip cezaevinde ziyaret ettiği, bağlılıklarını bildirdiği de ortaya çıkmıştı..
28 Şubat döneminde Çevik Bir’in ünlü “andıç”ı vardır malum.. PKK ile halvet içerisinde olan gazeteciler hakkında, abartılı isnatlar ortaya atılmıştı.. Daha doğrusu, ispat edilmemiş ilişkiler, ele geçirilen PKK şefinin ağzından kamuya sunulmuştu..
Sonradan, o PKK şefi, ben böyle bir beyanda bulunmadım dedi.. Şimdi o adı geçen kalem sahipleri fırsat geldikçe ortalığa dökülüp, kendilerini mazlum kişiler olarak sunuyorlar!Oysa PKK ile çok derin irtibatları var bunların, ama kimse tek söz söyleyemiyor..
28 Şubat, hırpalar gibi yaptığı bu kimliklere aslında koruyucu-yüceltici bir kalkan sunmuştur aslında o “andıç”la!..
ABD ile aşırı yakın diye eleştirilen ve kendi tabanında da bu yüzden kafalarda gizli soru işaretleri olan Erdoğan’ı bu konuda temize çıkarmanın daha iyi yolu var mıydı!!?
“ABD tarafından iftiraya uğrayan Başbakan” meydanlarda halktan büyük ilgi görecektir..
CHP, daha Edelman’ın ipine sarıladursun!..
Kime çalıştığını çözemedikleri Edelman’ın..!

Yazarın Diğer Yazıları