Cumhur artık üvey evlât

      Anayasa tasarısında yer alan çok önemli maddeler de kabul edildi. Sıra geldi değişikliğin tamamının oylanmasına...

      Devlet Bey'in ekürisi vicdan muhasebesi yaptıysa değişikliğin tamamı 310 oy'a, bilemediniz 320 oy'a takılıp kalır, geçmez...

      Eküride yer alan vicdanlarda bir değişim olmazsa -ki olmayacak gibi gözüküyor- siyasal yapımızı değiştirecek emsali olmayan bir sistem davadan dönenler sayesinde yürürlüğe girer...

      Pekiyi, sonra ne olur?

      Ne olmaz ki...     

      * Cumhurbaşkanı, devlet başkanı sıfatıyla anılır...

      * Partili olabileceği için AKP'ye girer, Genel Başkan olur..

      * Yürütme yetkisine kavuşur...

      * Yardımcılarını atar, kabineyi oluşturur...

      * Kamu kurumlarına atamaları yapar...

      * Anayasanın uygulanmasını sağlar...

      * İç ve dış siyaseti şekillendirir...

      * Devlet organlarını denetler...

      * Veto hakkını kullanır...

      * Anayasa Mahkemesi'nde dava açabilir.

      * KHK'lar çıkarabilir...

      * Başkomutan olarak TSK'yı yönlendirebilir...

      Daha ne olsun?

      * * *

      Tasarı yasalaştığında "Partili cumhurbaşkanı kurumu" gidecek, yerine "Devlet Başkanı" kurumu gelecek...

      Tasarıda bu da var!

       Bu, cumhuru yetim bırakan bir karar olacak; zira devlet, cumhurun da önüne geçecek...

      Yadsınamaz gerçeği de söyleyim; devlet cumhur üretemez ama cumhur devlet üretir.

      Bu ince nokta keşke dikkate alınsaydı, yasa koyucu mantık hatası yapmamış ve cumhuriyet kavramına da dahletmemiş olurdu.

 

 

  

Sefam olsun

------------------------------------------

 

     Anayasa değişikliğini sağlayan maddeler, vekillere hiç yakışmayan kavgalı oturumlarda kabul edildi...

     Burnuna yumruk yiyen AKP milletvekiline ek olarak bir başka AKP milletvekili de "CHP'li arkadaş bacağımı ısırdı" diye şikâyetçi oldu...

     Ağlar mısınız, güler misiniz...

     Devlet Bahçeli çok gülmüş; fotoğrafını gördüm, hem de iki eliyle ağzını kapatarak. Anlaşılan kahkaha patlatmak istememiş...

     Tasarının tamamının kabulüyle gelecek siyasal sistem karşısında Devlet Bey bakalım yine gülecek mi, "Ohh iyi yaptık" diyecek mi...

      İnsanın mutlu olduğunu açığa çıkaran bir deyiş vardır, Sefam olsun" diyerek söylemimizi ya da eylemimizi beğendiğimizi gösteririz; Devlet Bey bastırdığı kahkahalarına ek olarak acaba "Sefam olsun" da diyecek mi....

      * * *

      Cumhurbaşkanımız, burnuna darbe alan AKP'li vekilin evine kadar giderek geçmiş olsun dileğinde bulunmuş, beşere yakışanı yapmış...

      AKP'liler tarafından hırpalanan CHP'li vekillerden birinin evine herhalde vakit bulamadı ki gitmedi.  

      Cumhurbaşkanımızın bu gibi hallerde parti farkı gözetmeden taraflara eşit davranacağını biliyoruz. Vakti olsaydı herhalde darp edilen CHP'li vekillerden birine de uğrar, geçmiş olsun derdi...

 

Şundan bundan

-----------------------------------------------

      *Ahmet Davutoğlu açıkadı, vaktiyle Pensilvanya'daki iblisle görüşmesini isteyenin dönemin başbakanı Erdoğan olduğunu söyledi. "Git bir konuş, ne istiyor öğren" denince o da gitmiş görüşmüş. Hatırlayacaksınız, "Ne istedilerse verdik" cümlesi, o tarihten sonra çok konuşulur oldu...

      *Servis aracı ârızalanınca okula gidemeyen çocuk valiye telefon edip "Makam aracını göndersene vali amca" deyince olan olmuş, vali aracıyla gelmiş, öğrenciyi alıp okuluna götürmüş. Vali dediğin böyle olur, Kırıkkale'deki gibi; halkına gavat diyen de  vali olur ama Sakarya'daki gibi...

      * Yandaş gazeteler ABD ile aramızda hasıl olan gerginliğe bakıp yansız dış politika uyguladığımızı yazıyor. Dikkatsiz keratalar; daha dün Rusya ile hava savunma anlaşmasını imzalayan kim; Böyle yansız dış politika mı olur diye sorsak, biz diyorsak olur cevabı alırız. Ne yapalım, yandaş tosunların işi bu, kıvırmak...

 

 

 

NÜKTE LEZZET VERİR

--------------------------------------------------

 

       ÖNEMLİ bir haber portalındaki şu cümleye bakın:

       -Bazı vatandaşların ise kayarak yere düştüğü görüldü...

       Bu yaşa geldim ,kayarak havaya düşen insana rastlamadım.

       * * *

       İSTANBUL yedi tepeden ibaret bir kenttir derler; bugüne kadar doğrulayamadım çünkü tepeleri sayamadım. Eğer öyleyse bu iddiayı değiştirmemiz lâzım; çünkü İstanbul, sekiz tepeden ibaret bir kenttir. Şehitler Tepesi'ni de unutmayalım!

 

 

 

ANLAMLI SÖZLER

---------------------------------------------

       İNSAN için ülkeye sadakat, her zaman; hükûmete sadakat, hak ettiği zaman.                                             (Mark TWAİN)

Yazarın Diğer Yazıları