Diş sağlığı çocuklukta başlayarak alışkanlık haline dönüşen yararlı bir alışkanlıktır. Çocuğa diş sağlığı eğitimin verilmesi üç konuda önemlidir. Birincisi, bu eğitim erken yaşlarda başlamalıdır.
En uygun başlama yaşı 2-3 yaşlarıdır. Bu yaşlarda çocuklar hem anne babalarına hayrandırlar, hem de pek çok davranışlarıyla onları taklit etmektedirler.  Ve bu yaşlarda öğrenmeye açıktırlar. Bu yaşlarda başlatılan bir eğitim kesinlikle başarılı ve kalıcı olacaktır. Türkiye’deki ilkokullarda yapılan bir araştırmaya göre , öğrencilerde, %45’lere varan çürük diş oranı saptanmış. Bu oran, tüm dünya ülkelerini göz önünde bulundurduğumuzda bile çok yüksektir. Bu konuda önemli bir başka yanlış olan iki değer yargısından ilki, ailelerin çocuğun ilk çıkan dişleri olan süt dişlerindeki çürüklerin hiç önemli olmadığını düşünmeleridir. Bu düşünce çok yanlış ve sağlık açısından tehlikelidir. Dişte çürük var demek, o dişte mikrop odağı var demektir. Çocuğun süt dişleri de mutlaka fırçalanmalı ve çürüklerin tedavisi yoluna gidilmelidir. İkinci yanlış inanış ise diş hekimine gitme korkusundan dolayı diş tedavilerinin gecikmesidir. Pek çok kişi, diş ağrısı dayanılmaz boyutlara gelmeden ya da ağzı davul gibi şişmeden dişçiye gitmez. Bu şekilde dişçiye gitmek demek, o dişin ne olursa olsun kaybedilmesi anlamına gelmektedir. Ağzımızdaki dişlerin sayısı bellidir. Tüm dişlerimizin belli fonksiyonları vardır. Bir azı dişinin kaybedilmesi, çenenin o kısmının verimli kullanılamaması anlamına gelmektedir. Bu durum başka sindirim problemlerini de beraberinde getirecektir. Siz veya çocuğunuz dişçiye gitme korkusu duyuyorsanız bu konuda psikolojik destek alabilirsiniz. Rahatlama ve EMDR uygulamaları bu alanda çok başarılı sonuçlar vermektedir. Günümüzde yurt dışında ve Türkiye’de, diş hekimine gitme korkusununun ortaya çıkmaması için diş hekimlerinin palyaço kılığına girdiklerini, muayenehanelerinde diş şeklinde oyuncaklar ve diş şeklinde muayene koltukları kullandıklarını biliyoruz. Bu tip uygulamalar, çocukların diş hekimiyle ilk tanışmalarının keyifli , neşeli ve korkudan uzak olduğu ortamları hazırladığı için yetişkin yaşlarda da devam edecek olan diş hekimine gitme korkusu hiç ortaya çıkmamaktadır.
Dişlerimizin sağlığını korumak için öncelikle yediklerimize, sonrasında da diş fırçalamaya dikkat etmeliyiz.
Devam edecek