Aleniyeti olmayan bir duruşma süreci. Savunma yapamayan avukatlar, çürütülmüş deliller, gözaltında 5-6 yıl... Anayasa kararını umursamayan bir yargı, bir hukuk garabeti...
Geçen yazımda Ankara’da, bir parka teleferik yapmak için 50 yıllık 40 çam ağacını kesmelerini ve Yenimahalle halkının isyanını anlatırken,  “teknolojiden faydalanmıyor, onunla oynuyorlar”  demiştim. Bu da adalete inanmıyor ve onunla oynuyorlar gibi bir şey.
Teknolojiyle hadi geç tanıştılar diyelim ya adaletle?.. Adalet bizim dinimizin ve kültürümüzün temel taşıdır. Allah’ın isimlerinden biri  “Adl” dır yani o adildir ve adil olunmasını ister.
Başbakan, son dinlediğim konuşmasında,  “vatandaşını tehdit eden devlet  ceberut devlettir”  diyor. Tıpkı seçim barajının yüzde onda kalmasının Türkiye’ye 10 yıldır istikrar getirdiğini söylemesi gibi. Güler misin, ağlar mısın?
Bu arada şunu da söyleyeyim, epeydir aklımda, Şırnak’ta da havaalanı açtı. Halkı coşturmak için tepkileri önlemek için bulunmuş harika bir çare, yoksa havaalanı açmanın bir yatırım, bir üretim olmadığını fabrika açmak demek olmadığını herkes biliyor.

***

Şu son 10 yıllık fetret devrini kaybedilmiş yıllar sayacağız ama korkuyla susturulmuş halk, yasaklanmış bayramlarını yeniden ihya ederek ve en son, Gezi Parkı’nda uyanarak korkuyu üzerinden attı. Şimdi önümüzde 5 Ağustos Silivri-Ergenekon duruşması var. En seçkin subaylarımızın, gazetecilerimizin, siyasetçilerimizin, bilim adamlarımızın hastalıklarına bile itibar etmeyerek, annelerinin cenazelerine hapishane arabalarıyla götürerek itibarsızlaştırılmak istendiği bir Ergenekon davası en az 3, 4, 5, 6 yılını hücrelerde geçiren bu seçkin insanlar için karar günü.
13 Aralık günü o şiddetliği soğuğa ve zulme direnen Türk halkı 5 Ağustos’taki karar gününde de hukuk ve vicdan için Silivri’ye koşacaktır. Tıpkı Ergenekon’dan çıkan yiğitler gibi.
Silivri duruşmalarında bulunan bir genç anlattı; yargıç ayakta durup söz isteyen üç avukatı jandarmaya attırmak istemiş. Salonda bulunan 250 avukat birden ayağa kalkmış, arkadaşları çıkarsa kendilerinin de çıkacaklarını belli etmişler. Yargıç bu kararından vazgeçmiş. Bu güzel örneği unutmayın ve Ergenekon’dan çıkışta bulunun, yiğitler...
-----------
Düzeltme: Çarşamba günkü yazımda, “maddeten” kelimesi yanlışlıkla  “madden”  yazılmış, düzeltirim.