AKP Türkiye’de eğitimi betona gömdü!

Her yere üniversitesi açarak içi boş binalar yapmanın ötesine geçemedi maalesef!

Gencecik çocukları hayalleriyle, umutlarıyla beraber tıka basa niteliksiz binaların içine doldurdu!

O çocukların anaları, babaları binbir zorlukla okuttu evlatlarını 4 yıl boyunca!

Yemediler, yedirdiler; içmediler içirdiler çocuklarını.

Tek bir istekleri vardı. Evlatları okusun bir yerlere gelsin, hayatlarını kurtarsın!

Kimisi diyordu ki evladına; oku da benim gibi yağ, kir, pas içinde çalışma, düzgün bir işin olsun!

O çocuklar hayalleriyle, umutlarıyla oynandığının farkında olmadan yıllarca dirsek çürüttü!

Belki aç günler geçirdi, hayalini kurduğu geleceğin gerçekleştiği düşüyle!

Zahmetlerle geçen 4 yılın sonu ise koca bir hiçliğe çıktı!

Artık işsizdiler!

Özel sektör tecrübesi yok diye iş vermezken tecrübe fırsatı da vermiyordu!

İş fırsatı verenlerse asgari ücret teklif ediyordu!

Nasıl geçinsin insanlar açlık sınırının 9 bin 425 TL olduğu bir ülkede, 8 bin 506 lirayla!

Mecbur kamuda aradılar çareyi!

Tek çareleri devlet memuru olmaktı, en azından her ay maaşlarının ne zaman yatacağı belli olacaktı, özel sektörde alacakları üç kuruşun ne zaman yatacağı bilmecesi yanında!

Diyetisyeninden mühendisine, anaokulu öğretmeninden psikoloğuna hiçbir alanda yeterli atama yok!

Bakanlıklarda görev almaları gereken İktisadi İdari Bilimler Fakültesi mezunları da en mağdur olan grupların başında geliyor.

İşletme, İktisat, Maliye, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi, Kamu yönetimi gibi alanlardan mezun olan gençlerin büyük çoğunluğuna bugün market reyonlarında rastlamak mümkün.

Adaletli nitelik ve sayıda kadro verilmeyen gençlerimiz bugün üç harfli marketlerde asgari ücrete çalışmak zorunda kalıyor!

Şöyle düşünün geçen sene alanda açılan 846 kişilik bir kadroya tam 45 bin mezun başvurdu!

Ön lisans alımlarında ise açılan kadrolara başvuran iki kişiden biri, kadroya yerleşmeyi başardı!

Bunun en büyük nedeni ise, o gençleri yıllar önce 4 yıl üniversite okumaya yönlendiren sistem!

Herkesi 4 yıl okumaya iten sistem, ara eleman açığı yarattı ülkede!

Evet ülkemizde ciddi bir ara eleman açığı sorunu var, herkes beyaz yakalı olmak istiyor.

Ancak geçmişte bu bölümlere yönlendirilen, bu bölümleri bu ülkeye hizmet etmek için okuyan binlerce gencimiz üç harfli marketlerin eline mahkum mu edilecek?

Torpillinin mülakatta üst sıralara çıkarıldığı Türkiye’de binlerce genç market reyonları arasına hapis mi edilecek?

Diğer taraftan toplum sağlığını ve geleceğimizi garantiye alacak diyetisyenlere inatla kadro verilmiyor?

Sağlık Bakanı bu konudaki sorulara cevap bile vermiyor?

Çocuklarımızı emanet edeceğimiz anaokulu öğretmenleri, çocuklarına kavuşmaya gün sayarken onların yerine açık ücretliyle giderilmeye çalışılıyor?

İçinde bulunduğumuz ekonomik bunalım her birimizi antidepresan bağımlısı haline getirirken psikolog atamaları halen neden yapılmaz?

Psikolojik danışmana hangi birimizin ihtiyacı yok?

Ya bizi sağlığımıza kavuşturan ilaçları üreten kimya bölümü mezunlarımız?

Onlar olmasa sağlığımıza nasıl kavuşacağız?

Aslında hepsi birbiriyle bağlantılı!

Sen yeterli kimyageri atamazsan vatandaşını sağlığına kavuşturacak ilaçları üretemezsin. Psikolog atamalarını gerçekleştirmezsen vatandaşını tedavi edemezsin.

Çocuğunu eğitecek anaokulu öğretmeni atamak yerine ücretliye yönelirsen binlerce mağdur yaratırsın

Diyetisyen atamalarını yapmazsan obezitede Avrupa’da 1.sırada olmaya devam edersin.

Kritik bakanlıklarına vatan aşkıyla yanan gençlerini atamaz da torpille sıralama belirlersen o kurumların yerle bir olmasına vesile olursun!

Liyakati bitirsen ülkeyi de bitirirsin!