GÜREL YURTTAŞ / Yeniçağ

Türk futbolunun hali ortada. Kulüpler ne doğru dürüst yönetilebiliyor, ne de sahadaki oyun bir şeye benziyor!
Edirne''den öteye yokuz!
Üstelik Avrupa ile aramızdaki fark giderek daha da açılıyor.
Tıpkı "Benim nerem doğru ki?" diyen deve misali.
Berbat yönetilen Türkiye Futbol Federasyonu ve başta MHK olmak üzere kurumlarının saçma sapan kararları futbolu uçuruma sürüklüyor.
Yakında seçim (!) var. TFF''nin yeni başkanı haziran ayı ortalarında belli olacak. Seçim dediysem adı bu; aslında direkt atama yapılacak. Ve futbolu yeni yönetecek isimle yönetim kurulu belli olacak.
Adaylıkları konuşular isimlere bakıyorum;
1-Mevcut başkan Servet Yardımcı. İş adamı.
2-Mehmet Büyükekşi. O da iş adamı.
Tıpkı Nihat Özdemir''in olduğu gibi. Yıldırım Demirören gibi. Mahmut Özgener gibi.
Neden futbolun içinden bir adam olamıyor.
Futbol oynamış, teknik direktörlük yapmış, tecrübe kazanmış, işi bilen insanlar tercih edilmiyor da hep iş adamları futbolun başına geçiyor?
Aynı olayı tekrar tekrar yapıp, farklı sonuç beklemek akıl tutulması değil mi?
Bizim futbol adamlarımız ne güne duruyor?
Ben adayımı söyliyeyim: Mustafa Denizli.
Var mı Türkiye''de daha tecrübelisi?
Uzun yıllar futbol oynadı, teknik direktörlük yaptı. Avrupa''da da çalıştı.
Sözü bir özü bir.
Üstelik futbolun bir bileni.
Kulüplerin yapısını da biliyor, sorunlarını da. Kim bilebilir ondan daha iyi bu işin çaresini?
Başarılarını saysak sayfalar yetmez. Avrupa''ya başkaldırımız onunla başlamadı mı? Üç takımı da şampiyon yapan teknik adam olarak tarihe adını yazdırmadı mı? Bazıları gibi sadece 3 büyükleri çalıştırmakla sınırlı da kalmadı hocalığı; Anadolu kulüplerinin de tozunu yutmadı mı?
Peki; benim adayım diyorum da kendisi ne düşünüyor acaba?
Kaçma hocam, çık ortaya!
İlan et adaylığını. Kıyıda köşede oturma.
Türk futbolunun ihtiyacı var sana. Lütfen saklanma.
Haaa... "Eğer olursam da ya seçilmezsem" diyorsan.
Onu da seçmeyenler düşünsün; bir gün hesap vakti gelir nasıl olsa!