Ankaralı Turgut”  Bey’in son eseri halkımız tarafından gene büyük teveccüh görmüş bulunuyor.. Kendilerinin bu baş yapıtını TV ekranından dinleyince bendeniz de çakıldım kaldım...
TBMM’den bir yansımasını duymadım henüz... Ankaralı Turgut Bey, fidayda temposu ile tüm dinleyenlere gerdan kırdırıp oynatarak icra ettiği eserinde diyor ki;
“Esnafın hali ne olacak
Kime hesap sorulacak
Çiftçinin hali ne olacak
Kime hesap sorulacak
Ne kap kaldı ne kap kacak
Bu millete kim bakacak?”
Ardından da el kol temposu ile sıralıyor...
 “Yoğurt süt ayran bize
Ballı kaymak vekilim size
Çok çalıştınız başkanım
Taze taze kaymak size
Alman lazım yemen lazım
Sonra farkı görmen lazım
Afyon’dan vekilime
Taze taze kaymak lazım
Kaymak lazım kaymak lazım
Vekilime kaymak lazım..”
Bu dev eserin camiamıza hayırlara vesile olmasını dilerim.
Devam edelim...
“Lüküs hayat vekilim size
Sürünmek ölmek bize
Kuru ekmek soğan bize
Ballı muzlu kaymak size
Alman lazım yemen lazım
Sonra farkı görmen lazım
Afyon’dan vekilime
Taze taze kaymak lazım”
H  H  H
Vatandaş, Avcı’nın kitabına ne diyor:
Kırklareli cezaevinden yazan okuyucumuz Erkan Çelik’in satırları ilginç...
“..Son haftaları meşgul eden ” o “ meşhur kitap. Hanefi Avcı’nın yazdığı ” Haliç’de yaşayan Simonlar “ adlı kitapta yazılanlara göre hareket edilirse ben de savcı olsam, iddianame hazırlardım. Kitapta bazı söylemleri dışında, adeta sol örgüt PKK’ya hayranmış gibi cümleler kurmuş, örgütün sanki devletimizin polis, asker ve istihbarat birimlerinden daha iyi çalışma sisteminin olduğunu överek ve karşılaştırarak yazmıştır. Fakat kendisinin de ifade ettiği gibi, ben sağ görüşlü ve muhafazakarım diyor, böyle bir insanın yıllarca terörle mücadele ve sol örgütlerle adeta savaşmış kahraman bir polisin bu kitabı, tam tersini düşünmeye yol açmıştır okuyucularına. Bence bu kitap başka birileri tarafından yazılıp eline sıkıştırılmış, onun üzerinden prim yapılmaya çalıştılar. Bunu da başardılar. Bazı üst düzey devlet büyüklerimizin de bence bu kitap basılmadan haberi vardı, şuna bağlıyorum devlet birimlerimizin İmralı’daki cani ile görüşmesi onun belirlediği ” yol haritası “ da bu kitabın bir parçasıydı. Bu kitap sayesinde yandaş medya ve gazete yazarlarının desteği ile halkın tepkileri ölçülmeye çalışıldı. Bunun sonucunda ” Aysel Tuğluk “un İmralı’ya gitmesi ve ardından barış söylemleri ve ateşkes uzatmalarına bu kitabın da çok katkısı olduğu kanaatindeyim. Yapılan pazarlığın sonucunda, örgüt mensuplarının ve son şehir yapılanmasındaki (KCK) üyelerinin hapishanelerden çıkması ve mevcut hükümetin seçim çalışmalarına yardımcı olmasıyla amaçlarını bir bir gerçekleştirecekleri kanaatindeyim. Durmak yok, saldırın. Zaten asker de susturuldu (YAŞ) bitti. Paşalarımız emekli oldu. Unutmasınlar! Ülkemizi bekleyen ve bekleyecek olan o kadar Türkiye sevdalısı gencimiz var ki (Mustafa Kemaller)tükenmez, biri gider biri gelir...”