Gün geçmiyor ki yurdun bir köşesinden cinsel istismar veya tecavüz haberi gelmesin! Üstelik artık bebeklere bile saldıranlar var! Bir olay, iki olay bile olsa vahim ama durum çok daha tehlikeli bir hal almaya başladı.

Cinsel suçlarda gerçekten artış var ve artık kimseye çocuk emanet edilmemesi yönünde bir anlayış gelişiyor. Tıpkı Batı toplumlarında olduğu gibi...

***

Psikiyatri uzmanları, çocuklara yönelik cinsel saldırıda bulunanların çoğunlukla, kendi çocukluklarında böyle bir olay yaşadığını veya uyuşturucu kullandığını söylüyor! Öyle ki bazı olaylarda sapıkların hedefi kendi çocukları bile olabiliyor! Çünkü beyinleri insan beyni olmaktan çıkıyor! Hayvanlar ise zaten yavrulara dokunmuyor.

Yoksa insanlar, son zamanlarda yediklerinden, içtiklerinden veya kullandıkları ilaçlardan mı etkileniyor? Ülkemizde artık halk sağlığını bir kenara bırakın, askerler zehirleniyor. Askerin kendi yemeğini pişirmesi uygulamasına son verildi. Yemek işi özelleştirildi ve yandaşlara verildi. Şu anda Afrin'deki operasyona katılmak için bölgeye gelen askerlere verilen yemeğin kalorisi düşük. Bir kuru fasulye tabağında 10-15 fasulye tanesi sayabiliyorsunuz. Fasulye çorbası yani!

Araştırdığınızda yemek şirketinin sahibi bir bölge milletvekilinin kardeşi çıkıyor! Hangi komutan buna itiraz edebilir? FETÖ'cü ilân edilerek ordudan atılmak işten bile değil. Aslında bu tür olaylar da "hakka tecavüz" ama iktidarın umurunda bile değil.

***

Son olarak Bahçeşehir'de bir lisede görevli temizlik görevlisinin bir süredir kız öğrencileri taciz ettiği iddiaları üzerine, veli ve öğrenciler okul önünde eylem yaptı. Başakşehir İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü tarafından da okul müdürü ve temizlik görevlisi hakkında soruşturma açıldı.

Velilerden biri "Öğrenciler, müdüre gidip şikâyet ettiğinde 'canım bu çocuklar da çok dar giyiniyorlar' diye cevap verildi" derken, bir diğer veli ise "Bir çocuk okulda tacize uğruyorsa artık neresi güvenilir?" diye konuştu.

***

Yine, öğrenci yurdundan kaçan veya kandırılarak götürülen 14-17 yaşlarındaki dört kız çocuğunu, Kayışdağı'nda bir kaz çiftliğine kapatan, cinsel istismarda bulunan, istismar görüntüleriyle şantaj yapan kişi İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin baskınıyla yakalandı.

Kızların 3'ünün yurda geri döndüğü ancak korktukları için konuşmadıkları ortaya çıktı. Yakalanan kişinin ise "çocuk kaçırma ve alıkoymak" suçundan da sabıkası var!

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Gamze İlgezdi, verdiği bir soru önergesinde, olayın asıl sebebini de açıklıyor sanki:

* "Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, koğuş tipi yetiştirme yurtlarının, 'Çocuk Evleri'ne dönüştürülmekte olduğunu açıklamıştı. Bakan Kaya 'Evde yetişen çocukların hayalleri bile değişiyor. Ya evlerdeler ya da çocuk evleri sitesi dediğimiz gene sıcak yemekleri mutfaklarında piştiği, alışverişlerini kendileri yaptığı ve daha özel ilgi gördükleri evlerde yaşıyorlar!' demişti.

*İstanbul Ataşehir'de meydana gelen olayda istismara uğradığı tespit edilen çocuklarımız, 5-6 çocuğun bir arada kaldığı, ev tipi modelde özel bakım alan çocuklarımız mıdır? Öyleyse çocuklarımız bu evlerden kaçma gereğini neden duymaktadır?

*Çocuk Evleri çalışmaları için hangi dernek ve vakıflarla iş birliği protokolü imzalanmıştır? Protokol imzalanan dernek ve vakıflara mensup kişiler arasında şiddet, taciz ve istismar olayına karıştığı tespit edilenler var mıdır?"

***

Kaz çiftliğinde de sıcak yemek var mıydı? Yoksa bir sıcak yemek uğruna bütün ülke bir kaz çiftliğine döndürülmüş de farkında mı değiliz?