Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Mustafa Hakan ÜNSER

Mustafa Hakan ÜNSER

Kazara olmayan kazalar zinciri

Gerçek kurgudan daha acayiptir, çünkü kurgu, olabilirlikleri gözetmek durumundadır; gerçeğin öyle bir zorunluluğu yoktur. Mark Twain

Ancak çok yetenekli bir roman yazarı ya da senarist böyle bir kurgu yapabilirdi:

Cumhuriyetin yüzüncü yılının ertesi sabahı İstanbul sokaklarında gezinen üniversiteli kahraman elinde Suudi bayrağıyla aynı şeklin ve rengin verilmiş olduğu tevhit bayrağıyla dolaşarak hilafet isteyen yobazı yumruklardı. Sonra “flashback”lerle Riyad’daki soyunma odasına gidilirdi. Milliyetçi paylaşımları yüzünden tutuklanan milliyetçi gençlerin haberleri olan gazete kupürlerini, son seçimden kısa kısa liderlerin öfkeli konuşmaları, montaj videolu mitingleri ve HÜDA-PAR'ın Şeyh Said açıklamaları pasajlar halinde arka arkaya dizilirdi.

Bütün bu olan bitenin bir senaryo olduğunu söylemiyorum ama hikâyemiz bu… Böylesi kapsamlı bir projeyi yapacak akıl ve bu projeyi hatasız uygulayacak kadroların olmadığı malumumuz. Fakat yöneticilerimiz "ne olursa olsun" aymazlığı içinde oldukları için biz bu önlenebilir "kaza"lara maruz kalıyoruz.

Çünkü yöneticilerimiz büyük dava adamları ve büyük dava adamları hata yapmazlar. Ancak şunu da biliyoruz ki vatan evlatlarının birbirine düşmesi onların dinamosudur. Bunun sonuçlarını umursamazlar. Umursamamalarının asıl nedeni davalarına şark usulü adanmışlıklarıdır. Şark usulü adanmışlık öğretisinin temelinde galiba Hz. İbrahim'in oğlu İsmail'i kurban etmek istemesinden ve sonrasında koç kurban etmesinden gelen bir esinlenme var. Dökülen ya da dökülecek kanı "kutsal dava" için feda edilmesi gerekli bedel olarak görüyorlar ve o kan hep koç gibi vatan evlatlarının kanı oluyor.

Biz belli ki vitesi boşa almış yokuş aşağı sallamışız. Kaza aslında uzun zamandır geliyorum diyor ve biz sadece görmezden geliyoruz.

İş güvenliği alanında her kaza beş temel nedenin arka arkaya dizilmesi sonucu oluşur. Buna "Kaza Zinciri" denir. Bu beş adım 1) Doğuştan gelen özellikler ve sosyal çevre, 2) Kişisel kusurlar, 3) Tehlikeli hareket-Tehlikeli durum, 4) Kaza olayı ve 5) Yaralanma/ölüm olarak sıralanabilir. Bu silsileden herhangi birinin ortadan kaldırılması durumunda kaza zinciri kopar ve kaza gerçekleşmez. Önlenebilir bir kaza ama önlemesi gerekenler ve önleyebilecek olanlar o kürsülerden konuşanlardır. Onların istemesine bağlı olarak önlenebilir.

Önlenebilir kazaların gerçekleşiyor olması gerçekten çok üzücü. İktidar sahipleri sorumluluklarını bir kenara bırakıp enerjilerini örneğin miting yapmaya harcıyorlar. Mitingler genellikle iktidarların beğenilmeyen politikalarına karşı politika oluşturulmasını sağlamak için yapılır. Bizim iktidar rol çalıyor ve adeta muhalefetmiş gibi coşkulu mitingler yapıyor. Bir kaç "neden?" sorusuyla son mitinglerini bu kapsamda anlamaya çalışalım:

Miting neden sabah namazından sonra camilerden başladı?

Yılbaşı kutlamaları günah ise tüm yurtta yapılan yılın ilk sabah namazı buluşması nedir?

Neden yılbaşı sabahı seçildi, yılbaşı kutlayan kesime gözdağı mıydı? Neden bir miting alanı varken Galata Köprüsü üstünde yapıldı?

Neden tevhit bayrakları açıldı?

Mazlumdan yana olmak için neden sizin çizdiğiniz şablonun içine girilmek zorunda?

HAMAS'ı olumlamadan Filistinlilerin yanında olunamaz mı?

Niyet hayır, akıbet hayır... işte kaza oldu...

Adam Filistinlilerin kurtuluşu için Türkiye’nin rejiminin değişmesinin gerektiğini isteyen döviz ve sloganların atıldığı mitingden gelmiş. Bundan dolayı Türk olmamakla suçlanıp yumruklanmış. Ağzı kan içinde, elinde tevhit bayrağı:

-Ben de Müslüman’ım ben de Türk’üm diye bağırıyor... Türk'e ve Türklüğe ait her şeye karşı olanlarla birlikte ama farkında değil. Anlaması gerekmiyor davası için ölür, öldürür.

Şunu çok iyi anlamalıyız, bu millet ekonomik krize, vergilerinin nerelere harcandığına göre falan oy vermiyor. Sosyolojik olarak ayrıştıkça rasyonellikten uzak taraftara dönüşüyor takımına oy veriyor. Türkiye'de olmuş ve olacak her seçimde dini siyasete alet edenler olacaktır, çünkü karşılığı var, bu milletin dini hassasiyetini hafife alan yanılır.

Peki, ne zaman normalleşeceğiz?

Normalleşmek için öncelikle tahriklere kapılmadan siyaset yapmayı öğrenmemiz gerekiyor. Ondan sonrası için gereken adımları ancak bu hedefi gerçekleştikten sonra atabileceğiz.

Yazarın Diğer Yazıları