Rahmetli Aziz Nesin Türklerin % 60’ı aptaldır deyince, çok tepki almış ve hassasiyet gösteren birçok kişi Türklere hakaretten Nesin’e dava açmıştı. Aziz Nesin, amacının Türklere hakaret etmek olmadığını belirtmiş ve kendisinin de Türk olduğunu söylemiştir. Bu tutumunu da bir örnek ile anlatmaya çalışmıştır.  “Bir anne geri zekalı olarak dünyaya gelen çocuğuna nasıl ömrünü feda ederse, ben de Türklere öyle yapıyorum”  diyerek hakaretten ziyade bir öfkeden sonra sarf edilen bir söz olduğunu ve bunu söylemekten de pişman olmadığını belirtmiştir.  Bizim amacımız da kişilere, topluluklara veya kurumlara saygısızlık yapmak ve rencide etmek değildir. Özellikle de Türkleri aşağılayıcı bir tutumumuz da olmaz, olamaz. Halkıyla, toprağıyla, kapasitesi ve potansiyeliyle daha iyi yerde olması gerekirken, bu ülkede içte ve dışta başımız beladan kurtulmuyor. Ülkede ölen ölene, bir maden ocağında 300 kişi ölüyor ve hiçbir sonucu olmuyor, Ülke kaynakları çarçur ediliyor, sefalet ve yoksulluk had safhada, dışta ülkemiz büyük sorunlar yaşıyor, ülke bütünlüğü bozulmuş, yargıya, orduya güven kalmamış, adalet yok olmuş, 1,5 milyon aile devletten 13 yıldan beri sosyal yardım almakta (Bunun bir başka anlamı 13 yıldır yoksul ),  çalıyor ama bize de veriyor, çalıyor ama çalışıyor, siz kuruntu yapıyorsunuz, siz iftira atıyorsunuz ülkede sorun yok, Müslümanlar iyidir gibi laflar duyuyorsunuz.    
 Türkiye’nin dokusuyla oynandı, Türküm demek suç hale geldi ve Türküm diyenler devletten uzaklaştırıldı. Devlet otoritesi kalmadı, Güneydoğu bölgesi artık farklı muamele görüyor,  mezhepler, tarikatlar, zaviyeler, tekkeler, cemaatler sanki normal bir halmiş gibi sürekli ülke gündeminde, çağdaş ve modern Türkiye’den eser kalmadı. Basın özgür değil, hükümete yakın olmayan, esnaf, tüccar ve sanayici maliye müfettişlerinden korkar hale geldi. Dış politikada herkesle kavgalı, yurt dışında itibarı gitmiş, inanırlığını kaybetmiş bir ülke oldu. Hırsızlık, adam kayırma, beceriksizlik, cumhuriyetin değerlerine ve Atatürk prensiplerine düşmanlık,  Türkiye’nin Türk olma karakterini yok etme çabaları, Türkiye’nin maddi ve manevi birikimini batan geminin malları ve ganimet gibi paylaşma, herkese bir parça sus payı verilerek ülke yok edilmektedir.
İstanbul’daki Yahudi ve Ermeniler AKP’yi destekleme açıklamaları yaptılar, İslamcı dindarlar, Marksist Leninistler, sarhoşlar, liberaller oy veriyor, nasıl oluyor, bunların ortak noktası nedir. Bunları bir araya getiren ortak bir felsefe ve dava olamaz, zira bunların birbirinden çok farklı ihtiyaçları, amaçları ve beklentileri vardır. Bu kadar farklılığın bir ideal etrafında toplanması mümkün değildir bu bir organizasyondur.  Bunlarda ancak çıkar birlikteliği olur. Bu çok farklı insanları ayrı ayrı tatmin ve memnun etmek için beklentilerini karşılamak zorundasınız. Bu ancak, Türkiye’nin zenginliğini, birikimlerini ve ülke bütünlüğünü peşkeş çekmekle olur. Bunlar, görmek isteyenler ve görebilenler için herkesin gözü önünde cereyan etmektedir. Bu açık seçik duruma rağmen bazılarının bunu görmek istemediği ve göremediği de doğrudur.
***
İngiliz Profesör Richard Lynn Avrupa’da yaptığı zeka araştırmasında Türklerin ortalama zekasının ( IQ, Intelligence  Quotient  ) 90 olduğunu bulmuştur.  107 IQ ile Avrupalıların en zekisinin Almanlar, en düşük zekaya sahiplerin ise Sırplar olduğu bildirilmiştir. Türkiye Sırpların ardından ikincidir. Şempanzelerin 85 IQ’e kadar çıktığı bilinmektedir. Dolaysıyla bazı insanların zekasından daha yüksektir. Batılı ülkeler bu durumu bildiklerinden bu tip insanları eğitirler ve topluma kazandırmak ve ülkeye verecekleri tahribatı önlemek için zekalarına uygun meslek edindirip iş verirler.
ABD’de bir grup bilim adamı, Latin Amerika da ki bazı politikacıların seçim yasalarını ve halkın yoksulluğunu istismarı üzerine dikkat çeken bir takım araştırmalar yapmıştır. Bunlar içerisinde dikkat çekenlerden bir tanesi, orta zekaya sahip şempanzeler üzerine olandır. Şempanzelerin, çıkarlarının paralelin de hareket ettikleri görülmüştür. Beş kişinin önüne beş sandık konmuş ve ufak bir çalışma sonucunda şempanze kendisine verilen kağıt parçasını kendisine muz verenin önün de ki sandığa atmıştır.
***
Amacımız bir mesaj vermek veya bir kesimi rencide etmek değildir. Dünya da neler oluyor, neler yapılıyor, bilim ne diyor bunlardan haberdar etmektir. Ülkemizde olup bitenlerden içimiz yanıyor ve bir şey yapamamakta bizi çok üzüyor. Tek çaremiz muhalefetin daha akıllıca ve daha çok çalışıp ülkede gerçekte ne olup bittiğini halka anlatmaktır. Kurtuluş Savaşı’nda Yunanlılarla iş birliği yapan Çerkez Ethem’den,  Cumhuriyete ve Kurtuluş savaşına karşı çıkan Dersimli Seyit Rıza ve İskilipli Atıf Hoca gibi Türklük ve Cumhuriyet düşmanlarından, Türkler adına özür dilenmesi, Türklere ve Cumhuriyete bir hakarettir. Her ülkede yüksek ve düşük zekalı insanlar vardır, önemli olan batılılar gibi tedbir almaktır. Belki de ilerde kişi başı düşen milli hasıla tespiti gibi kişi başı düşen az zekalı sayımı da yapılacaktır. Ülkemizde halkın önemli bir kısmı maalesef ülkedeki oyunları göremiyor, bir kısmı da gördüğü için özellikle destek oluyor. Zekası düşüklerle hainler aynı amaçta olmasalar bile aynı davranışta bulunmaktadırlar. Bunu görüp de bir şey yapamamak insanı kahrediyor.