Korkaklık...

Hala yıllar önce tarihimizde ilk ve tek kez yönettiği bir Dünya Kupası maçı nedeniyle Doğan Babacan adı ile tesselli bulduğumuz hakemlerimizin, son yıllarda Avrupa arenasında neden yer almadıkları ve her maçtan sonra büyük tepkilere maruz kaldıkları Fenerbahçe-Beşiktaş derbisinde meydana çıktı.
Geçenlerde UEFA Asbaşkanı sayın Şenes Erzik’in bir TV’de yaptığı söyleşide belirttiği gerçek, hakemlerimizin durumunu net olarak ortaya koyuyordu.
Sayın Erzik’in, hakem olmak için var olması gereken nitelikleri birer birer saydıktan sonra söylediği şu sözler ;  “İyi bir hakem olmak için olmazsa olmaz dediğimiz en önemli özellik “CESARET” dir. Hakem korkmamalı. Hakem cesaretli olmalı. Bu olmazsa başarılı hakemlikten bahsedemeyiz. Hakemlerimizi Avrupa’da göremeyiz” ne kadar doğru ve gerçekti...
Evet gerçekten hakemlerimizin her hafta en çok konuşulan ve en çok tartışılan mercii olmasının tek nedenin ’Korkaklık’olduğu böylece tescillendi. Ve pazar gecesi Saraçoğlu stadında oynanan Fenerbahçe-Beşiktaş derbisinde de bu acı gerçek açık açık
belgelendi...
Maçın hakemi Hüseyin Göçek ile bu maça bütün itirazlara rağmen bu hakemimizi atayan MHK’nın bu işi beceremedikleri bütün açıklığıyla belli oldu.
Verdiği yalnış değerlendirmeler ve kararlar maçın sonucunu direkt olarak etkilerken Göçek’in korkaklığı, Türkiyedeki hakemlik gerçeğinin cevabı gibiydi.
Verdiği yalnış kararların, göremediği ve süzemediği posizyonların ötesinde; oyuna hakim olamayan, özellikle Fenerbahçeli futbolcuların saldırgan tavırlarına sessiz kalan, sarı lacivertli futbolcuların kendisine gösterdiği sert ve kabadayı tavırlarına karşı duramayan, kart gösteremeyen, sahada kuyu kazan Bilica’yı oyundan atamayan Hüseyin Göçek’in korkaklığı hakemlerimizin başarısızlıktaki en büyük ve tek gerçeğiydi.
Ve Eflatun’un sözleri de Türkiye’deki hakemlerimizin durumunu ne güzel ortaya koyuyordu : “Korkaklar hiçbir zaman zafer anıtları dikmemişlerdir.”

Yazarın Diğer Yazıları