Korkulu bir bekleyiş

Bunca yıllık gazetecilik hayatımda böyle bir olayı ilk kez gördüm.

Bir bankanın insan kaynaklarından sorumlu genel müdür yardımcısı istifa ediyor. Bu kişi Türkiye'nin en büyük bankalarından biriyle prensipte anlaşıyor. Bu kişi istifa ettiği bankadan daha ertesi günü tüm eşyalarını toplayıp vedalaşıyor ve yeni bankasında işe başlamak için hazırlığını yapıyor.

İstifa ettiği bankada çalışanlar adeta bayram sevinci yaşadılar. Sosyal medyada bu adamın gidişi ile ilgili o kadar şey yazılıp çizildi ki! Geçen hafta da belirttiğim gibi küfür eden, beddua eden, ah eden çok sayıda kişi var.

Gelen elektronik postanın haddi hesabı yok.

Hepsinin hikayesinde bir dram var.

Bu genel müdür yardımcısının uyguladığı insan kaynakları politikası o kadar can yakmış ki!

Bu kişi gerçekten bu kadar nefreti ve öfkeyi hak ediyor mu bilemiyorum. Ancak ortada çok ciddi bir tepki var.

İstifa ettiği bankada sevinç yaşanırken, bu genel müdür yardımcısının geçeceği bankada çalışan binlerce bankacıda ise bir panik başladı.

Paniğin nedenini anlamak mümkün...

Hepsinin korktuğu işimizden olacak mıyız?

Çünkü bu genel müdür yardımcısının daha önce çalıştığı bankada yüzlerce bankacı işsiz kalmış, işsiz kalmakla da dramı bitmemiş bir daha iş bulamamışlar.

Onların iddiasına göre, söz konusu genel müdür yardımcısının uyguladığı politika nedeniyle referans kirliliği var.

İşten çıkartılan bankacı başka bankaya iş için müracaat ediyor her şey olumlu ama son dakikada kabul edilmiyor.

Gerekçeleri, olumsuz referans.

Aslında olumsuz referans bankacılık sektörünün genel sorunu.

Sadece bu bankada değil birçok bankada yaşanıyor. Ancak bu genel müdür yardımcısına yönelik bu konuda suçlamalar var. Suçlamalar delile dayalı değil ama odak noktası bu kişi.

Şimdi işe başlayacağı bankada korku zirvede.

Dedikodu mekanizması öyle bir çalışıyor ki, söylentilerin ardı arkası kesilmiyor.

Personel çıkartmak için bu bankada işe başlayacağından tutun da küçülme operasyonu yapacağı ve çalışanların tazminatsız kovulması için bu göreve geleceği bile konuşuluyor.

Bu kurum kurumsal bir banka. Öyle olacağını hiç sanmıyorum.

Bir de gerçek var ki, bu beyefendi yüzlerce işçiyi kapının önüne koyduğu gün karikatürle, çalışanların 1 Mayıs işçi bayramını kutladı. Yani işini kaybeden insanlarla alay etti.

Bu unutulamaz.

BDDK ne yapacak?

Gelelim en önemli konuya. Bu şahısın yeni bankada göreve başlaması için BDDK'nın onay vermesi gerekiyor.

BDDK henüz onay vermedi. Vermiş olsaydı şu ana kadar göreve başlamış olması gerekiyordu.

Sürenin uzaması ile birlikte bankacılık kulislerinde çeşitli iddialar dolaşmaya başladı.

İddialar arasında BDDK'nın resmen olmasa da söz konusu bankanın üst düzey bir yetkilisine tavsiye niteliğinde "hayır!" demiş.

Gerekçe olarak da geçen hafta dikkat çektiğim gibi, BİMER ve CİMER'e giden yüzlerce şikâyet.

Bir başka iddia ise sosyal medyadaki hiç hoş olmayan paylaşımlar. Nitekim daha önceki görev yaptığı kurumdan bir başka genel müdür yardımcısı istifa etti ve hakkında savcılık tarafından "Türklüğe hakaretten soruşturma" sürüyor. Bu kişinin sosyal medya hesaplarındaki paylaşımda bu beyefendinin de beğenmeleri var. Yani alkış çalmış.

Tabii ki bunların hepsi iddia. Ortada kanıtlanmış hiçbir şey yok. Ortada olan yüzlerce bankacının bu kişiye tepkisi ve gideceği bankada çalışan binlercesinin korkusu...

BDDK son yıllarda vicdanlı insanlar tarafından yönetilen bir kurum. İnanıyorum ki, bu insanlar bir kez daha vicdanlarıyla karar verecek.

Ya da tavsiyede bulunacak!

Gelişmeleri takip ediyorum.

Yazarın Diğer Yazıları