Milleti temsil ettiğini söyleyenlerin bir kısmının milleti değil de kimleri temsil ettikleri maalesef yaptıkları yemin şovlarla ayan beyan ortaya çıkmıştır. Öyle olunca millet, bu vekillerin çalışmalarının, söylemlerinin ve yaptıklarının millete hizmet olduğuna nasıl inanacaktır? Ya o büyük laflarla bunları aday gösterip, kefilleri benim diyerek halkın huzuruna çıkan liderlerin bu olaylara seyirci kalışı ve destekleyici tavırlarına bakıldığında kahretmeyecek midir?

                 Öğretilenler veya halkın bildiği kadarıyla, o Gazi Meclis ki, ülkenin geleceği, vatanın selameti halkın mutluluğu için ve halk adına önemli kararların alındığı yerdir. Orada bu kararı alanlar ise yetmiş sekiz milyonun temsilcileridir. Partileri şu veya bu parti olabilir. Orada millet adına varlar ve millet için görev yapmaktadırlar. Halk o vekilleri oraya gönderirken bir yerlere mesaj vermek için Meclis'te şov yapın diye seçmediler.

                Liderler ise kendilerine karşı eleştiride bulunanları, bazı yanlış gidişata karşı çıkanları veya başka partinin haklı önerisine destek vereni parti disiplinine uymadı diye ihraç ederken, halkı yok sayıp belli kesimlere mesaj verenlerin ve şov yaparak bizleri rencide edenlerin yaptıklarıyla halkı temsil etmeyeceğini aleni beyan edenleri, kendi çıkardıkları yasa ve tüzükleri yok sayanları neden savunur da uyarma ihtiyacı dahi duymazlar?

                Ey iktidar partisi; tüm ülke insanının temsilcisi olduğunu söylerken, vekillerinden bazılarının sanki yalnız kendisi Müslüman'mış gibi besmeleyle yemine başlaması, diğer vekiller siz Müslüman değilsiniz anlamına gelmiyor mu? Bu yapılan diğer vekiller için bir hakaret değil midir? Bir diğerinin Rabia işareti yapması ben bu milleti değil de Mısır'ı temsil ediyorum anlamı taşımıyor mu? Sormak gerekirse aynı vekil, yerinden yurdundan edilen, onca şehit veren Türkmenler için ne yapmıştır? Bir vekilinizin belirttiği gibi içinde Türk kelimesi geçtiği için yemin metnine de andımıza olduğu gibi karşı olabilirsiniz. Unutmayın ki bu metne uymak zorundasınız.

                Ya ana muhalefet partisi, sol yumruklarınızı havaya kaldırarak, göğsünüzde garda öldürülenlerin resimleriyle yemin ederek şov yaparken, sadece solcular ve bölücülerden mi oy aldığınızı sanıyorsunuz? Lideriniz şehit evinde, siz bölücü cenazesinde kimi kandırmaya çalışıyorsunuz? Kaldı ki öyle olsa bile, siz o mübarek çatı altında ettiğiniz yeminde Türk milletine hizmet edeceğinizi söylemiyor musunuz? Türkiye'de yaşayanlar sadece solcu ve bölücülerden mi ibaret? Keşke o resimlerin yanına şehitlerinde resimlerini takabilseydiniz. Sosyal demokratlık bunu gerektirirdi.

                Ha o bölücü partiye gelince, Türkiye partisiyim diyeceksin, Türk kelimesini söylemeyerek yemin metnini değiştireceksin. Eğer Türk kelimesine o kadar alerjin varsa maaş aldığın devlet Türkiye Cumhuriyeti, görev yaptığın yer de Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Oraları da terk etmelisin. İsimleri bu olan yerlerde ve yemin metninde Türkçeden başka dil olmadığına göre bunları yok sayarak Arapça ve Kürtçe konuşmalar yasaları yok saymak değil midir?

                Tüm bunları halkın oylarının verdiği dokunulmazlık zırhının altına sığınarak yapıyorsanız, unutmayın ki o zırh size bunları yapasınız diye giydirilmedi. Giyindiren bu halk soyundurmasını da bilir. Ben milletin aslı olarak, o Meclis'e milletin temsili olan bayrakla dahi giremezken, siz vekillerin böylesine şovlar yapmanıza liderlerin seyirci kalmasını, basının bunu yapanları ödüllendirme adına çalışmalara girmesini, Türk ve Türkiye düşmanlarının alkışlamasını anlıyorum. Ancak bu millet sizin ne yapmak istediğinizi de anlayarak, zamanı gelince geçmiştekilerden hesap sorduğu gibi sizlerden de bunların hesabını da soracaktır.

                Hele ki, o cici çocuk rolündeki yavru muhalefetin, kendi tabanının feryadına tehditlerle karşılık verirken, olanlar karşısındaki sessizliğini de halk üzülerek izlemektedir. Acaba bu zihniyetteki yöneticileriyle muhalefette böyle susarken, iktidarda olsalar ülkenin başına kim bilir ne belalar açarlar diye de düşünmektedirler. Görünen o ki, Türk milleti balık hafızalıdır, bir dahaki seçime kadar her şeyi unutur. Biz yiyelim içelim her türlü nimetten faydalanalım, tanınmamız için şovlarımızı da yapalım gerisi ise teferruat diyorsunuz.

                Belki de kendinizce haklı olabilirsiniz. Öyle olmasa yıllardır izlediğimiz açık ve kapalı şovlara rağmen yerlerinizi koruyup halkın geleceğini karartmazdınız. Unutulmasın ki uyuyan bu dev bir gün uyandığında bunu yapanlar kaçacak yer arayıp, yüce millete yalvaracaktır.