Zaman zaman ayaklar altına alınan, zaman zaman oy deposu olarak faydalanılan, zaman zaman ilkel bir ideoloji ve milliyetçilere cüzzamlı muamelesi yapılan, zaman zaman 'kendisi iktidarda ama müntesipleri cezâevlerinde' olan, zaman zaman tüm argümanları meydanlardan canhıraş feryatlar halinde miting nutukları olarak atılan milliyetçilik... Hülâsaa oyun hamuru gibi özellikle muktedirlerin istedikleri şekli verdiği milliyetçilik...

Bir 'güvenlik doktrini' ve 'ihtiyat akçesi' olarak her lâzım geldiğinde tedâvüle sunulan ve hisseleri tavan yapan milliyetçilik...

Ülkenin Güneydoğu'sundan yükselen ve akademinin koridorlarında imzalanarak 'barış bildirileri'yle tecviz edilen(!) etnik bölücülük karşısında, 'kandan beslenenler' veya 'doğru dürüst Fatiha okumayı bilmeyenler' olarak tahfif edilen, referandum öncesi idam sehpâsında bedel ödeyen milliyetçinin 'hayata vedâ mektubu' okunarak taltif edilen milliyetçilik...

Siyâset sahnesinde oldukça karmaşık ve netâmeli bahislerin mevzuu, politik satrancın da hamle malzemesi milliyetçilik...

Değerli büyüğümüz ve ağabeyimiz İskender Öksüz'ün Panama Yayıncılık, Temel Kavramlar Serisi'nden çıkan 'Millet ve Milliyetçilik' kitabı, milliyetçiliği bu sıkıcı ve gergin bahislerden kurtarıp, bir vuzuh iklimine taşıyan derinlikli bir kitap. Kitabın kapağındaki derinlere kök salmış ağaç görseli muhtevâsıyla mütenâsip.

"Bilimin, millet ve milliyetçilik hakkında söylediklerini uzman olmayanların da anlayacağı bir dille açıklamaktır" cümlesiyle izah etmiş kitabın gâyesini İskender Öksüz.

Kitabın içinde sık sık atıf yaptığı merhum Erol Güngör'ü de onun şu görkemli tespiti ile anıyor İskender Öksüz:

"Hakikatten kötülük çıkacağın düşünmek için ya sahtekâr ya geri zekâlı olmak gerekir. Kötülükler yalan ve yanlışlardan doğabilir. Hakikatin bir takım fertlere veya küçük gruplara -eğer onlar kendileri hakkındaki gerçeği gizliyorlarsa- zararı gelebilmekle birlikte cemiyetin bütünü için ancak faydası olabilir".

Dünya fikir çevrelerinin ve bilhassa millet ve milliyetçilik ile ilgili birinci derecede ilgili bilim dalı olan sosyolojinin millet ve milliyetçilik konusundaki düşüncelerini, tespitlerini, teorilerini kapsıyor 'Millet ve Milliyetçilik' kitabı.

Ne mutlu bize, çocuktuk kitaplarını okuyorduk, yarım asrı geçeli epey oldu hâlen yeni yazdığı kitabı okuyoruz... Daha nice sağlıklı yıllara ve kitaplara değerli ağabeyimiz İskender Öksüz...

Gittiler/A. Yağmur Tunalı

Keşke daha çok yazan olsa... Portreler... Müşterek hayatlarımızı etkileyen, müşterek hayatlarımızda farklı ölçülerde ve biçimlerde iz bırakanların portreleri daha çok yazılsa keşke... Hem gelecek nesillere miras olarak kalan albümler, hem de mahrem ve müstear hatıralar olarak kültür tarihimizin terekesi arasından çıkacak ve miras olarak vârisler yani gelecek nesillerle buluşacak olması bir vefa mesâisi...

Dostumuz A. Yağmur Tunalı Bey'in, Panama Yayıncılık'tan çıkan 'Gittiler' isimli kitabı bir solukta okunacak kitaplardan.

Bir kültür ailesi albümü gibi.

Siyah Kehribar'ın Tarık Buğra'sı, son Osmanlılardan Sâmiha Ayverdi, Çile'nin Necip Fâzıl'ı, Bu Ülke'nin Cemil Meriç'i, Annem Öldü mü şiirinin Bahtiyar Vahapzâde'si, Elveda Gülsarı'nın Cengiz Aytmatov'u, Kıbrıs'ın Rauf Denktaş'ı, O Topraklar Bizimdi'nin Cengiz Dağcı'sı ve diğerleri... Hepsinin hepimizin hayatında bıraktığı izleri takip edebilmek için, hepsinin hayatımızdaki farklı tesirlerini hatırlamak için ve zaman zaman kütüphâneden indirip portrelerden bir tânesini okumamızı sağlayan dostumuz A. Yağmur Tunalı Bey'e müteşekkiriz 'Gittiler' kitabı için.