Okullarımızda bu yılın eğitim öğretimi başladı diyemiyorum. Nedeni ise eğitimin yok edilerek öğretime devam ediliyor olmasıdır. Şimdi ise bazı bölgelerde öğretimin de ortadan kalkarak bir ucubenin yaşanacağıdır. Tüm bunlara rağmen, idare edenler tarafından atılacak hamasi nutuklara bakılacak olursa, vatanını, bayrağını ve milletini seven bilgiyle donatılmış insanlar yetiştiriliyor denmesidir.

                Yedi yüz bin eğitim çalışanı ve on sekiz milyon öğrencisiyle öğretime başlayan okullarımıza bakıldığında, öğretmen eksikliği, mevzuat yetersizliği, yandaş kayırmacılığı ile karşı karşıya olan eğitim öğretimimizde, öğretmenin yorgunluğu ve bıkkınlığı sonucu insan yetiştirmeden çok adeta çocukların ve gençlerin gelecekleriyle oynanarak ruhsuz ve cahiller ordusu oluşturularak vakit doldurulacaktır.

                "Ne kadar para o kadar köfte" mantığına sahip bir anlayıştan başkaca bir şey de beklenemezdi. Diğer taraftan teröristleri koruma ve kollama yöntemi sonucu, artış gösteren terör olayıyla birlikte bu okullarda öğrenci ve öğretmenin can güvenliği dahi sağlanamazken,  okulların bir kısmı da adeta bölücülerin militan temin ettiği kuruluşlar haline getirilecektir.

Öğretmenlerin feryadı duyulmuyor

                Ülkenin malum bölgesinde asayiş kuvvetlerinin bile sokağa çıkamadığı, sandık güvenliği sağlanamadığı için yerlerinin değiştirildiği, üç yüzün üzerinde okulun yakıldığı, yolların kesilip kimlik kontrollerinin yapıldığı, bölgeye diğer bölgelerden gelenlerin devletin ajanları olarak görüldüğü ve on bin çocuğun okulda olması gerektiği halde dağa çıktıkları düşünüldüğünde neler yaşanacağı şimdiden görülmektedir.

                Yakılan okulların yenileri yapılamadığı için oluşan fiziki mekan yetersizlikleri, can güvenliği olmadığı için öğretmenin gayrimeşru yola giderek sahte evlilik yapıp bölgeden kaçmayı düşünür olması, bir kısım öğretmenin ise rapor alması veya istifaları sonucu okullara gitmemesi değil eğitimi, öğretimi dahi çıkmaza sokmaktadır.

                O bölgeye gönderilmek üzere alınan on binlerce yeni öğretmenin feryatlarının duyulmaması, korkuyorsa gitmesin denilerek insanların aç ve çocukların cahil kalmasının düşünülmemesi, şehitlik en büyük mertebe diyerek, garibanların şehit edilmesi üzerinden makamların korunması bu kadar basite indirilmemelidir.

                Bölgede kalan komünist, sözde İslamcı ve bölücü öğretmenlerin ise çocukların beynini yıkayarak dağa gidişlerin ve vatan ve millet düşmanı yetiştirilmesinin yanında, boş olan kadrolara bölgenin insanlarından öğretmenlik vasfına haiz olmayanların alınarak bırakın eğitim öğretimi milletin vergileriyle bölücü militan yetiştirilmesi kaçınılmaz olacaktır.

Gençlerimizin beyni yıkanacak

                Sadece ilk ve orta öğretimde bu sıkıntılar yok. Sıkıntıların daha büyüğü ise o bölgedeki üniversitelerde yaşanacaktır. Geçmişten bilineni kadar üniversitelerin büyük çoğunluğu PKK militanlarının hâkimiyetindedir. Buraların açılışıyla birlikte özellikle başka bölgelerden üniversiteye büyük ümitlerle gelen gençlerimizin de beyni yıkanarak dağa çıkarılacak, karşı gelenlerin ise asker polis cenazeleri gibi cenazeleri gelecektir.

                Tüm bunları ülkeyi yönetenler bilmiyor mu? Elbette biliyorlar. Çünkü bu ülkeyi bu hale getirenler yaptıklarını bilmezler mi? Yaz tatili münasebetiyle bu sorunlar çok az yaşanmakta. Bu nedendendir ki öğretmenlerin yaz seminerleri bulundukları yerde yaptırılmıştır. Hocalarımızın bölgeden uzakta olmaları bazı üzüntü ve sıkıntıları önlemiştir.

                Ancak şimdi ise gün gelip çatmış, kaçacak hiç bir yer kalmamıştır. Okullar ve üniversiteler açılmak zorundadır. Yöneticiler gereken güvenlik önlemlerini aldılar mı diyecek olursak, güvenlik birimlerinin dahi kendini korumada zorlandığı, her gün şehitlerimizin geldiği bir ortamda silahsız ve amaçları sadece eğitim öğretim olanların oradakiler tarafından devletin ajanı olarak görülmeleri en büyük çıkmazdır.

                Bölücülerin sloganı "Ya bu deveyi güder, ya da bu diyardan gidersinizdir." Öğretmen ya ekmek parasından vazgeçip aç yaşayacak ya da onların dediklerini yapacaktır. Aynı şekilde üniversite öğrencisi ya onlara uyacak veya okulunu terk edecektir.

                Bu işin çözümü, iktidarın o bölgedeki pislikleri temizlemesidir. Bunu da yaparken, vatan ve bayrak mitingleriyle halkı kandırma yerine gözle görülür icraatlara girmesi gerekiyor. Teröre karşı yürütülen isteksiz ve yetersiz operasyonlar yerine, terörün beynine giden damarlar kesilmelidir.