Oynanmakta olan oyuna karşı dikkatli olun

     13 yıldır ülke üzerine karabasan gibi çökmüş bir iktidar var. Halk işsizlikten bunalmış, pahalılıktan bizar olmuş, yolsuzluklardan gına gelmiş ve can korkusundan sokağa çıkamaz bir durumda yaşamaya çalışmaktadır. İktidar ise oyun üzerine oyunlar oynayarak gününü gün edip yedi sülalesinin geleceğini garanti altına almış halen biraz daha, biraz daha diye direniyor.

     Oyunların neler ve oyuncuların kimler olduğunu gören halk, 7 Haziran'da şöylesine bir silkelenerek, bu oyun ve oyuncuların bize göre olmadığını söyleyerek, senaristleriyle birlikte oyunculardan da hesap sormaya kalktı. Halk bunu yaparken ne acı ki, senaristler yeni oyunlarını çoktan yazmış ve oyuncular belirlenerek çekimlere başlanmıştı.

     Oyun öylesine ustalıkla yazılmış, oyuncular da öylesine bir sergilemede bulunuyor ki; tıpkı bir sihirbazın kılıçla adam kesmesi misali bazı gözler baktığı halde görmüyor ve alkışlanıyordu. Oyunun konusu vatan, millet ve tek bayrak, bunlara karşı gelenler ise haindi. Yabancı sömürgeci güçlerle mücadele, para spekülatörlerine karşı savaş, dünya liderliği gösterisi ve çalışkanlık temaları işleniyordu. Sahneye konan bu oyunlar insan damarındaki kan misali herkese lazım olan şeylerdi.

                Oslo'da yapılan pazarlıklardan bahsedilmiyor, vaat edilenler inkâr ediliyor, Türkler geçmişteki gibi "Etrak-ı bi idrak" olarak görülüyor. Haritalar açılarak üzerinde toprak paylaşımları konuşuluyor, bölücülerin milis güç kazanımlarına ve silahlanmasına göz yumuluyordu. Yandaşlarla ülke ganimet paylaştırılır gibi paylaştırılıyor ve vaat edilen '3 Y', yok kabul ediliyordu.

     Devletin kasaları soyuluyor, hırsızlar yargılanmıyordu. "Hırsız var veya açım" diyenler dövülerek içeri alınıyordu. Önce Yeni Osmanlıcılık, sonrasında da Yeni Türkiye imajları çiziliyordu. Bölüşümde ortak tanınmıyor, daha sonraları bunlar paralel ve vatan hainleri olarak ilan ediliyordu. Asker hasım kabul edilerek, savcılığa soyunulup, ülkenin Genelkurmay Başkanı terör örgüt kurucusu sayılıyordu.

     İnsanların inançları sömürülüyor, her şey başörtüye indirgeniyordu. Camiler birer parti teşkilatı gibi kullanılıyor, imamları propagandist yapılıyordu. Bölücülerle varılan anlaşma gereği onların istekleri yerine getirilirken, şehit cenazesi gelmiyor "Ülkede huzur var" deniliyordu.

     Oynanan tüm bu oyunların bir göz yanılmasından ibaret olduğunun anlaşılması, oyuncuların da çıkarları uğruna her şeyi yapacakları öğrenilip de 7 Haziran'da dur denilmesi üzerine başkaca planlar devreye sokularak oyunlar değiştiriliyordu. Bölücülüğe verilen tavizler karşılığında büyük oy alarak saltanatlarını devam ettireceklerini düşünürlerken, bölücüler, komünistler ve sözde İslamcıların bir araya gelmesi ve bunlara muhalefetin de destek vermesiyle bugünkü duruma düşüyorlardı.

     Önceki oyunlarının tutmadığını görenler, yeni bir oyun olan koalisyon kurma bahanesiyle ortaya çıkıp milleti kırk beş gün oyalayarak transferler peşine düşüyor, orada umduğunu bulamayınca bir başka oyunları olan erken seçim oyununu sahneye koyuyorlardı. Bu oyunla hem diğer partilere gereken darbeyi vurmayı, hem de olacak seçimde tek başına iktidara gelerek hesap vermekten kurtulmayı düşünüyorlardı.

     Arzularının bir kısmını içeren partileri karıştırma işini başarıyorlar, bölücülerden elde edemediği desteği milliyetçi kesimden almak üzere vatan ve millet edebiyatıyla, fakirin ve fukaranın çocuklarının şehit olmalarını izleterek duygulara hitap ederek, dünkü kankalarına bugün kan kusturuyorlardı.

     Seçimde tek başlarına iktidar olma arzularını ne kadar başarırlar bilmem ama, vatan ve millet diyen partinin yöneticisinin baştan beri bunu görememesi veya görmezlikten gelmesi işlerini kolaylaştırıyordu. Ayrıca kendilerine hizmette kusur etmeyenleri ve çıkarlarını her şeyin üstünde tutanları bulunmadık Bursa kumaşı misali üst görevlere taşımalar oyunun içinde mi diye düşündürüyordu.

     Sadece bu olsa, bugüne kadar söylemleri ve takip ettiği rota ile camiayı kırgınlar ordusuna dönüştürerek öteleştiren, ülkücü değil de yol arkadaşlarıyla yoluna devam eden birisiyle bir yere varılmaz diyenleri çoğaltan bir parti yöneticisiyle oyuna gelmemek mümkün müdür? Yine de tüm olanlara rağmen söylemlere bakmaksızın ülkenin geleceğini düşünerek hareket edip 13 yıllık üzerine çökmüş karabasandan kurtulmak için oynanan oyuna dikkat et!

Yazarın Diğer Yazıları