Prof. Vamık Volkan "CIA'cı değilim"

Bu köşede, “Kimdir bu Vamık Volkan”  diye başlayan yazı yazmış “CIA ilintili bu kişi ve birliktelikleri” diye devam etmiştik..
Prof. Volkan’la hareket eden “Ekopolitik” ten sayın Tarık Çelenk bir açıklama gönderdi.. Ama öncesinde Prof. Vamık Volkan’dan gelen “sinyallere” yer verelim..
Prof. Volkan Akşam gazetesinde, “CIA-MOSSAD” bağlantılarını reddeden bir açıklama yaptı.. Şöyle dedi:
“CIA veya MOSSAD için çalışmıyorum. Ben hiçbir hükümet için çalışmadım. Ne CIA, ne MOSSAD... MİT’e bir konferans vermiştim, herkes gibi bir akademisyen olarak. FBI bir yerde insanları yaktı. 8 akademisyen buldular ’FBI’ın kabahati neydi, niye insanlar yakıldı, bulunsun’diye. Ben uluslararası alanda bu işlerde çalıştığım için beni seçtiler. Bu komitenin başında bir Türk’ün olması şeref olmalıydı bizim için. Bir akademisyen olarak FBI’ya rapor sundum ben, FBI’cı olarak değil...”
Mesele bu olunca bize düşen elbette özürdür..
Bu arada aynı gazetedeki şu sözlerine de katılmamak mümkün değil Prof. Volkan’ın..
“Şeyh Sait Kürt olduğu için asılmadı. Dine bağlılık Atatürk düşmanlığını gerektirmez. Türk kelimesi ırkçı bir anlamda kullanılmadı. Türkiye’yi Atatürk doğurdu. Kendi ayağımıza kurşun sıkıyoruz...”  Prof. Dr. Volkan, ne dindarlığın, ne de Kürt veya farklı etnik kökenden gelmenin Atatürkçü olmakla çelişmediğini güçlü tezlerle savunduğu bir çalışmaya imza atmış...
Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi Genel Koordinatörü Tarık Çelenk’in satırlarını da sunalım..
“... Söz konusu ” Bilgi Notları ve Reçeteler “ metninde yansıtılan görüş ve öneriler katılımcıların şahsi görüşleri olup Ekopolitik’in görüşlerini yansıtmamaktadır.
11 Aralık Cumartesi günü gerçekleştirdiğimiz ” Türkiye’nin Büyük Çatısı: ‘Demokratikleşmeye Doğru Türkiye’nin Çekirdek Ekipleri & Türkiye’nin Ağacı “ başlıklı çalıştayımız ardından 15 Aralık Çarşamba günü Ekopolitik Genel Koordinatörü A. Tarık Çelenk ve Ekopolitik Danışmanı Prof. Vamık Volkan, sayın Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’ü Çankaya Köşkü’nde ziyaret ederek söz konusu çalıştayda katılımcıların ortaya koydukları görüş ve önerileri içeren “Bilgi Notları ve Reçeteleri” Sayın Gül’e sunmuşlardır.
Ekopolitik, 17 Aralık 2010 tarihli Taraf gazetesi manşetinden Kurtuluş Tayiz imzasıyla verilen ” Köşk’e Kürt Reçetesi “ başlıklı ve 20 Aralık 2010 tarihli Sabah gazetesi manşetinden Hazal Ateş imzasıyla verilen “Tabuya Meydan Okuyan Rapor” başlıklı haberlerde, sitemizdeki “Bilgi Notları”ndan yapılan alıntılarda bir takım sorunların mevcut olduğunu tespit etmiştir:
Taraf gazetesinde  Ekopolitik’in sayın Gül’e sunduğu çözüm reçetesinde, “özerklik talebinin tartışılması, anadilde eğitim” gibi kimi konuların yer aldığı ifade edilmiştir. Kuşkusuz bu, Ekopolitik’in değil Ekopolitik Türkiye’nin Büyük Çatısı (TBÇ) çalıştayı katılımcılarından bazılarının şahsi önerileri olarak sayın Cumhurbaşkanı’na iletilmiştir. Ancak bu haberde yer alan öneriler, www.ekopolitik.org internet sitesinde ayrıntılı bir şekilde yayınlanan “Bilgi Notları”nın “Reçeteler” kısmında yer alan pek çok reçete önerilerinden yalnızca bazılarıdır.  Hazal Ateş imzalı “Tabuya Meydan Okuyan Rapor” başlıklı Sabah gazetesi haberi ise sayın Tayiz’in haberinden çok daha ciddi problemleri taşımaktadır.
Haberin iç manşetinde TBÇ’nin katılımcıları tarafından ortaya konulan yaklaşık 70 farklı öneriden yalnızca iki tanesi mahiyetindeki “Kürtçe seçmeli ders olsun” ve “Özerklik tartışmaya açılsın” önerilerine yer verilmiştir.”

Yazarın Diğer Yazıları