Ses çıkmazsa "yola devam"!

Mehmet Uçumlar, Şükrü Karatepeler davul-zurna çalarak "eyalet sistemi"ni ilan ederken Erdoğan'ın gıkı çıkmadı. Ne zaman ki referandum ortağından sert çıkış geldi, açıklama yaptı. "Bu sisteme en başta ben karşıyım" dedi. İnanalım mı? Haftalardır Türkiye'yi eyaletlere bölen demeç yağmurunda kendisinin payı yok mu? Ak Parti'de hiç kimse reisin izni olmadan böylesi çıkışta bulunamaz. Erdoğan'ın yıllardır uyguladığı taktik bu. Çetrefilli işleri önce yakın çevresine söyletiyor sonra gelen tepkileri kefeye koyup devam ediyor. Ya da vitrinden kaldırıyor. Kanımca bu defa da aynı yolun denendiği şeklinde. Devlet Bahçeli'nin "Bunlar Ak Parti'yi sabote ediyor" şeklindeki görüşüne ilkokul çocukları inanmaz. Doğru olan bu söylemlerin "iç pazarlıklarla, kamuoyuna sunulduğu". Yarın oy verirken herkesin dikkate alması gereken "Türkiye'nin eyaletlere bölünebilmesi gerçeğidir". Ülkesini sevenler mührü basarken bunu akıllarından çıkarmamalı.

Dünyadan haberi yok

MHP Genel Başkanı, sadece parti içi muhalefet ve Meral Akşener'le ilgili sorulara sinirlendi. Bu arada ihraç edilecek bir ismi daha öğrendik; "Kadir Koçdemir". O da topun ağzında. En uzak ihtimalle seçimde listeye alınmaz.

Bahçeli başkan yardımcılarının sayısından habersiz. "En fazla üç olur" demekle yetindi. Başkan vekili olacağı söylentilerini yalanladı. "Partili Cumhurbaşkanı" konusuna desteğini yanında getirdiği gazetelerle açıkladı. Bunlar Ulus gazetesinin İsmet İnönü ile ilgili tarihi nüshalarıydı. Mutlaka tarih profesörü yardımcısı Semih Yalçın hazırlamıştır.

En eğlenceli soru-cevaplar magazin ağırlıklıydı. Bahçeli parmağındaki yüzüğün taşıdığı anlamları bir kez daha tekrarladı. En sevdiği televizyon dizileri sıralamasında ilk ikiye "Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz" ile "Efsane"yi koydu. Balgat'taki herkesin bildiği Cesur ve Güzel'i gürültüye getirdi. Tesadüfe bakın Star'da başlayıp NTV'de devam eden söyleşisinde Kıvanç Tatlıtuğ-Tuba Büyüküstün'ün dizisini bu defa kaçırdı. Her halde 04.30'daki tekrarında yakalamıştır.

Nazlı Çelik'in sunumunu beğendim. Ortalarda dolaşan ne kadar çetrefilli konu varsa yöneltti. "Ay-Yıldızlı kolye" yine boynundaydı. Devlet Bahçeli'nin Star'daki izlenme payının kanal yönetimini tatmin etmediği ortada. İlk arada sadece NTV'de devam edildi.

Kelime sonlarında bulunan "daki"leri hâlâ "Da-Ki" diye uzatan Bahçeli'nin konuşması hiç kimseyi cezbetmiyor.

Öte yandan Star Ana Haber'deki fahiş hatayı vurgulamak istiyorum. "Vekaletli spiker" Ece Belen Süper Loto ile Millî Piyango'yu birbirine karıştırdı. Kızcağızın dünyadan haberi yok. Amiyane tabirle ayakta uyuyor. Doğuş Grubu'nun tüm güzel gözlü spikerleri bilgi fukarası. "Ekran süsü" olmakla yetiniliyor.

***

Beşiktaş'ta hüsran

Sekiz yabancıyla sahaya çıkan Kartal, maç öncesi olayların faydasını görüp erken gol buldu. İkinci yarıda ise "Çanakkale geçilmez"i uygulamaya çalıştı. Tam "başarıyoruz" derken kalemizde iki gol gördük. İlki neyse de ikincisinde kaleci Fabri'nin -Fabricio- şımarıklığını affetmek mümkün değil. Etrafında dört Lyon'lu var çalım atmaya çalıştı. Topu kaptırıp rövanşı zora soktu. Rakip sahada attığımız gol avantaj ancak Ebubekir'in -Aboubakar- cezasının devam etmesi handikap. Riske atılmayan Quaresma'nın oynayacak olması avantaj. Ağır seyirci baskısını da göz önüne alırsak Mustafa Denizli'nin tabiriyle tur şansımız "yüzde 51".

Ciddiye alalım

Lyon ve çevresinde yaşayan 130 bin Türk ve diğer ülkelerden gelen vatandaşlarımızla bir ara ev sahibi olduğumuzu sandım. Vodafone Arena'da çağrılara uyan Fransızları fazlaca görmeyeceğimizden eminim. İşi ciddiye alan Beşiktaş tarihinin ilk uluslararası yarı finaline ulaşır, diyorum.

Naklen yayına gelince. TRT'nin maç anlatıcıları zaten iyi. Yorumcuları idare eder. İşin bir de uğur tarafı var. Kurumun iki büyücü ismi Pınar Akkan Şehri ile Hakan Altürk'ün totemleri bu kez başarılı olamadı. Dilerim İstanbul'daki oyunda vudu -karabüyü- uygularlar. Böylece Fransızların elini ayağını bağlarlar.

***

YERELDEN ULUSALA: "Yare Söyle" Erzurum'dan canlı yayınlanan THM programı. Türküler bizim özümüz. Nurullah Akçayır'ın konukları Fatih Koçak, Ülkü Eyüboğulları ve Vahit Alkır'dı. Hemşehrileri İbrahim Erkal'a "acil şifalar" dileklerini yolladılar. Ben de onlara katıldım. Programda yayınlanan bölgesel ilanlar ise çok hoş. Muammer Usta'yı ezberledim. Cağ kebabının kesimi, kadayıf dolmalarının dizilişi muhteşem. İnsanı Pavlov'un itine çeviriyor.

...

TÜRKİYE GERÇEĞİ: Aslan gibi bir genç Show TV'de "Bir Sorun mu Var" yarışmasına katıldı. "Gakkoşum" dedi. Üniversite 'elektrik-elektronik mezunuyum'u ilave etti. "Elazığ pazarlarında sebze-meyve satıyorum"u ekleyince fazla söze gerek kalmadı.

Yazarın Diğer Yazıları