Siyasi parti mitinglerinin düzenleneceği alanın kapasitesinin katılımcı sayısından az belirlenmesi, algı yönetimi ve psikolojik savaşın birer örneğidir.

Kalabalığın meydana sığmadığı bir izlenim yaratmayı hedefler.

Bir mitingin yapıldığı alanda yoğun bir kalabalık oluşturmak siyasi partinin popülerliğini ve gücünü vurgulamak için önemli bir unsurdur.

Ancak bazen miting düzenlenecek alanın gerçek kapasitesinden daha küçük seçilmesi bir algı oluşturmayı amaçlar.

Miting alanı için bilinçli olarak daha küçük kapasiteli bir yer belirlenir ve mitinge katılmak isteyen insanlar meydana sığmayacak şekilde bir izlenim alır.

Bu durum dışarıda kalan insanların "meydan hıncahınç dolu" veya "halkın yoğun ilgisi" gibi algılarla karşılaşmasına neden olabilir.

Bu da mitingin popülaritesini ve talebini artırmak, medyada ve kamuoyunda daha fazla ilgi çekmek için kullanılabilir.

Algı yönetimi açısından bu taktik siyasi partiye olan ilgiyi ve destek algısını artırmayı hedefler.

İnsanlar, meydana sığmayan kalabalığı görerek siyasi partinin popülerliğinin ve destekçi sayısının yüksek olduğunu düşünebilirler.

Fakat belirtmek gerekir ki, miting alanının kapasitesini katılımcı sayısından az seçmek, bir algı yönetimi stratejisi olarak kullanılan bir taktiktir.

Gerçek katılımcı sayısı veya siyasi partinin gerçek destekçi sayısıyla ilgili bilgi sunmaz.

Bu nedenle siyasi bir etkinliği değerlendirirken dikkatli olunması ve gerçek verilere dayanarak değerlendirme yapılması gerekmektedir.

Not: “Algı Yönetimi ve Psikolojik Savaş” kitabımdan bir bölüm okudunuz…