Türk Cumhuriyetleri arasında istikrarlı bir iş birliği zemini oluşturmak adına turizm alanındaki faaliyetlerin ne denli önemli olduğunu geçen yazımızda ortaya koymuştuk. Özellikle Türkiye’deki vatandaşlar üzerinde yaptığımız araştırma sonuçlarına göre her 100 kişiden 81’inin Orta Asya Türk Cumhuriyetlerini görmek ve tanımak istemesi dikkate alınması gereken bir bulgudur. Üstelik bu kişileri istekli hale getiren ifadelerin % 79’unun “Atalarımın geldiği toprakları görmek” ve “sahip olduğum Türk Dünyası bilinci” şeklinde belirmesi Türk Dünyası kavramının hâlâ belirli ölçülerde geliştirilebilir olduğunun da kanıtıdır. Oysa ki Türk Cumhuriyetlerinde yaşayan insanların bu ülkeleri görmek, tanımak ve turistik bir merkez olarak seçmesinin önündeki en büyük engellerden birisi ulaşım fiyatlarındaki pahalılık ve alt yapı koşullarındaki yetersizliktir. 
Konuyu biraz daha detaylandıracak olursak; Türkiye’de ve hatta Türk Dünyasında ulaşım ve enerji konusundaki en önemli uzmanlardan birisi gazeteci Güntay Şimşek’tir. Geçenlerde Güntay Bey bizim bu konudaki araştırmamızı köşesine taşıyınca araştırmada ifade edilen hususlar Pegasus’un sahibi Ali Sabancı’nın dikkatini çekmiş ve Güntay Bey’i aramış. Zira uçak bilet fiyatlarıyla ilgili detaylı değerlendirmemizin bu yıl ana teması turizm olan Türk Konseyi’nde konuşulmuş olma ihtimali kendisini heyecanlandırmış. Sabancı, yazıyı okuduktan sonra Cumhurbaşkanlığından bir yetkili ile görüşmüş. Ancak ne gariptir ki yapılan zirvede uçak bilet fiyatları başta olmak üzere turizm ve ulaştırma konusunda hiçbir görüş alışverişinde bulunulmadığına yönelik bir bilgi verilmiş kendisine...
Gerçekten böyleyse çok üzücü... Madem konuşulmayacak, tartışılmayacak ve sorunların üzerine gidilmeyecek neden ana tema turizm olarak belirleniyor? Bu sorunlar başta olmak üzere bir sürü emek harcanıp öneri olarak sunulan çalışmaların yetkili makamlarca yeterince irdelenmemesi Türk Dünyasının birlikteliğine ne gibi bir katkı sağlayabilir?
Aslında Pegasus ve Türk Cumhuriyetlerine uçan pek çok firma, bilet fiyatlarını düşürerek daha fazla yolcu taşımaya hazır. Ancak Güntay Şimşek’in belirttiği üzere ülkelerarası hava yolu anlaşmaları gereğince ana firmaların sınırlandırdığı fiyatların dışında fiyatlandırma yapılması mümkün değil. Bu kısıtlama Türk Hava Yolları için de geçerli. Yani Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ve Türkiye arasındaki turist gidiş-gelişinin önündeki en büyük engel, Türkiye başta olmak üzere o ülkelerin ulaştırma konusundaki kuruluşları ve ana havayolu şirketlerinin belirlediği kısıtlayıcı fiyat politikalarıdır. Şimşek, bilet fiyatlarındaki inişin söz konusu ülkeler arasında serbest piyasa koşullarının bir an önce oluşturulmasıyla sağlanabileceği görüşünde.
Fakat bunu kim yapacak? Böyle bir süreç nasıl başlatılacak?
Öğreniyoruz ki Türk Dışişlerindeki “Türk Cumhuriyetleri” şubesi bir süre önce kapatılmış... Bu şube vaktiyle Türk Cumhuriyetleri arasında turizmin geliştirilmesi için içerisinde uçaklara yönelik konaklama ve yakıt indirimi, turistler için kişi başına teşvik primi gibi önerilerin yer aldığı bir program bile hazırlamış. Yeni yapıda “İkili Siyasi ve Afrika İşleri Müsteşar Yardımcılığı” uhdesinde  “Orta Asya ve Kafkasya Genel Müdür Yardımcılığı” makamı mevcut. Bu konudaki eksiklik diğer Türk Cumhuriyetlerinde daha da belirgin. Peki uçak bilet fiyatlarının ucuzlayabilmesi ve Türk halklarının kendi arasında daha fazla seyahat edebilmesi mümkün müdür?
Bu konuya devam edeceğiz...